Çocuk Yaşta Evlendirilince Üzüntüsünü Dizelere Döktü
Karaman'ın Ermenek ilçesine bağlı Görmeli köyünde 13 yaşında evlendirilen ve şu anda 61 yaşında olan Ayşe Koçer, yaşadığı zorlukları dizelere döktü.
İlkokuldan sonra babası tarafından okutulmayıp zorla evlendirilen, çocuk yaşta çok büyük sorumlulukları yüklenen, yaşı ilerleyip biraz rahat edeceği zaman da hastalıklarla boğuşmaya başlayan Koçer, yaşadığı tüm acıları yazdığı şiirlerde yansıttı.
"ÖĞRETMEN OKULUNU KAZANDIM"
İlkokul mezunu olmasına rağmen okumayı çok seven, araştıran Koçer, film gibi hayatını anlattı.
Okulu 13 yaşında bitirdiğini anlatan Koçer, "Okula giderken ailem 'iş yaptıracağız' diye ders çalışmama izin vermezdi. Okulda dinlediklerimle yetinirdim. Okuduğum, dinlediğim hiçbir şeyi unutmazdım. Okul müdürümüz ailemden saklı sınava girmemi sağladı. Öğretmen okulunu kazandım. Müdür, babamla konuştu. Babam 'kız çocuğu okuyup da ne yapacak' diye göndermedi ama ağabeylerimi, erkek kardeşlerimi okuttu." diye konuştu.
"AĞLAYA AĞLAYA EVLENDİRİLDİM"
İlkokuldan mezun olur olmaz evlendirildiğini dile getiren Koçer, şöyle devam etti:
"Henüz 13 yaşındayken evlendirildim. Zayıf, çelimsiz bir kız çocuğuydum. 'Evleniyorsun' diye hazırladılar. Atın üstünde çok küçük olduğum belli olmasın, iri görüneyim diye pamuktan bir yelek dikip elbisemin altına giydirdiler. Onu giyince daha şişman görünüyordum. Ağlaya ağlaya evlendirildim. Hiçbir şey bilmiyorum. Kayınvalidemin yanında yaşıyorduk. Görümcemin, eltimin çocuklarına baktım. Yemek yapmayı 2 sene sonra öğrendim. Çok sıkıntılar çektik. Çocuklarım yetişti, okudu. Sıkıntılarımı şiir yazarak hafifletmeye çalıştım. Duygularımı, söyleyemediklerimi şiirlerimle dışa vurdum. Acılarım, yaşadıklarım beni şair yaptı. Şiirlerimi bulduğum defterlere yazdım. Birçoğunu eşim yırttı. Yırttı diye ona da şiir yazdım. Yazdığım şiirleri unutmam, ezberimde kalır."
BABASINA ŞİİRLE SİTEM ETTİ
Koçer, çok istemesine rağmen kendisini okutmayan ve küçük yaşta evlendiren babasına sitemini, "Küçük yaşta babam, verdiniz beni/ Huzur bulamadım, mutluluk hani/ Mutlu olmayanın yanıyor canı/ Yanıyor canım, yanıyor babam/ Zorla verdiniz de danışmadınız/ Gönlün var mı diye konuşmadınız/ Toplanıp derdimi bölüşmediniz/ Yanıyor ciğerim, yanıyor babam/ Çok küçük everdin, hakkımı verin/ Kalbimden açılan yaralar derin/ Toplanın başıma derdimi görün/ Yanıyor ciğerim, yanıyor babam/ Çocukluk hakkımı aldın elimden/ Tomurcuk gül iken kırdın dalımdan/ Bana çektirdiğin düşman zulmünden/ Yanıyor ciğerim, yanıyor babam." dizeleriyle dile getirdiğini aktardı.
EŞİ ŞİİR DEFTERİNİ YIRTINCA KAHROLDU
Aynı yastığa 48 yıldır baş koyduğu eşi Hasan Koçer'in bir gün şiir defterini yırtması üzerine ise üzüntüsünü "Sanki elim kolum kırılmış gibi oldu" sözleriyle anlatan Koçer, hissettiklerini "Hançer vurdun yüreğime delindi/Ciğerlerim bölük bölük bölündü/Yeter çektirdiğin sonum göründü/Taştan mı yüreğin sevdiğim senin/Hançerin elinde, her gün vurursun/Düşman mısın ki hep karşımda durursun/Azrail misin, hep canımı alırsın/Taştan mı yüreğin sevdiğim senin/ Mutluluk yerine acılar verdin/ Beni acıttın, sen murada erdin/ Beni öldürmek mi meramın, derdin/ Taştan mı yüreğin sevdiğim senin." dizelerine döktüğünü ifade etti.