Hem Karaciğerini Hem Kalbini Verdi

Organ nakillerinde, Türkiye'nin önemli referanslarından biri olan Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinin '500. karaciğer nakli' kutlamasına karaciğer nakliyle hayata tutunan kişiler katıldı. 13 yıl önce kendisine karaciğerini bağışlayan Yılmaz Ceylan ile evlenen Uzel Ceylan, "Hem ciğerini hem kalbini bana verdi, evlendik" dedi.

Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinin '500. karaciğer nakli' kutlaması, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığında düzenlendi. Kutlamaya, karaciğer nakli gerçekleşen kişiler katılarak organ bağışı konusunda herkese duyarlılık çağrısında bulundu. Programa çocukları Abdullah ve Osman'la katılan Uzel Ceylan'ın kendisine karaciğerini veren Yılmaz Ceylan ile hayatını birleştirdiği öğrenildi. 13 yıl önce dalağındaki sorun nedeniyle sürekli hastanede yattığını belirten Uzel, şöyle konuştu: "Çok sıkıntı çektim. Tam dalak ameliyatı olurken karaciğerimde sorun çıktı, 'Bir ay ömrün kalmış' dediler. Sonra sağolsun nakil yaptılar. Hatta bana karaciğerini veren kişiyle evlendim. Hem ciğerini hem kalbini bana verdi, evlendik. Sonra iki oğlumuz dünyaya geldi. Herkes bu konuda duyarlı olmalı. Zaten nakil yapılan kişi de sorun olmuyor, eşim verdi şuan çok sağlıklı."

BABASINA KARACİĞERİNİ VERDİ

Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde son nakil işlemi Hüseyin Tunca isimli hastaya yapıldı. Kızı Zeynep Orta'nın karaciğerini bağışlamasıyla hayata yeniden tutunan Tunca, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hiç beklemedim. Kızımın karaciğerini naklettiler. Bir ay içinde nakil işlemi gerçekleşti. Ben kendimi şanslı hissediyorum. Kızım benden daha hevesliydi."

"TÜRKİYE SÜRPRİZLER ÜLKESİ"

Dokuz Eylül Üniversitesi Organ Nakil Merkezi Mesul Müdürü Prof.Dr. İbrahim Astarcıoğlu da Türkiye'de karaciğer nakli hakkında bilgi verdi. 1997'de karaciğer nakil sayısı 38 iken geçen sene bu sayının bin 248 olduğunu belirten Astarcıoğlu, şunları söyledi: "Bu korkunç bir patlamadır ve bu alanda iddialı olan Avrupa ve Uzak Doğu ülkelerinin dikkatlerini üzerine çekmiştir. Çok büyük bir başarı. Türkiye sürprizler ülkesi. Nakillerin yüzde 80'ini canlı verici kaynakla yapıyoruz, yüzde 20'sini kadavradan yapabiliyoruz. Bu da bizim modern ülkelerle rekabete girmemizi önlüyor. Canlı verici karaciğer naklinde başarılarımız çok üst düzeyde. Bu da onları şaşırtmaya devam ediyor bizim için gurur kaynağı."

Programa, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Refik Mas, İzmir Bölge Başsavcısı Celal Kocabaş ve Kıbrıs Konsolosu Uğur Umar da katıldı. - İZMİR