Haberler
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

Bahçeli: Durum ciddi, Türkiye hazır olmalı

Bahçeli uyardı: Durum ciddi, Türkiye hazır olmalı

Bakan Güler: Zap'ta kilit kapatıldı, toplamda 2 bin 564 teröristin etkisiz hale getirildi

"Zap'ta kilit kapatıldı" diyen Güler ses getirecek rakamı ilk kez paylaştı

Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı

Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı

Antika sevdasını "Kurdun kan yalaması gibi vazgeçemiyorum" diyerek anlattı

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Sakarya Karasu'da yaşayan ve evini antika ürünlerle 40 yılda adeta müzeye çeviren 60 yaşındaki emekli içindeki durumu "Kurdun kan yalaması gibi vazgeçemiyorum" diyerek anlattı.

Sakarya'nın Karasu ilçesinde yaşayan ve meraklı olduğu antika ürünlerle evini 40 yılda adeta müzeye çeviren 60 yaşındaki Yunus Çelik, "Kurdun kan yalaması gibi, vazgeçemiyorum. Ömrüm boyunca da devam edeceğim" dedi.

60 yaşındaki Yunus Çelik, çocukluk yıllarında çalışmak için Almanya'ya gitti. Burada 40 yıl boyunca çalışan Çelik, eline geçen her ürünü antika olacağı düşüncesiyle evinin bir köşesine koydu. Topladığı ürünleri yıldan yıla ülkesine getiren antika meraklısı, Türkiye'deki evini 700'den fazla antika ürünle adeta müzeye çevirdi. Parçalar arasında saat, radyo, mızıka, kantar, ustura, vazo, kumanya, mekik makinası ve buna benzer birçok ürün yer alıyor. Antika ürünleri evin dört bir yanına büyük bir özenle yerleştiren Çelik'e misafirlik için gelen dostları kapıdan girdiklerinde bu manzara karşısında büyük şaşkınlık yaşıyor.

"ANTİKA MERAKI BENDE 40 YIL ÖNCE BAŞLADI"

Antika tutkusunun kurdun kan yalamasına benzeten Yunus Çelik, antikaya olan aşkının her geçen gün çoğaldığını belirterek, "Antika merakı bende 40 yıl önce başladı. Önce bir kaç parça derken, kurdun kan yalaması gibi oldu, iştahım kabardı. Bu noktaya kadar getirdim. Yelpaze çok geniş, bir yere takmadım kafayı. Ustura, mızıka, kantar, radyo, saatler aklınıza ne gelirse. 700'den fazla farklı dekor ve süs eşyası ile aletler bulunuyor. Vazolar, kumanya, tartı aletleri, halı mekikleri var. Buradaki en eski ürün kantarlardır. 1900'lü yılların ürünleri var burada. Burası tamamen tarih. Postane kantarları var elimizde 50'den fazla" dedi.

Antika sevdasını 'Kurdun kan yalaması gibi vazgeçemiyorum' diyerek anlattı

"ÖLENE KADAR VAZGEÇMEYECEĞİM"

Kendisine ait 'müze eve' bazı vatandaşın tepkisiz kaldığını, bazılarının ise hayranlık duyduğunu belirten Çelik, "Vatandaşlarımızın bazıları pek ilgi göstermiyor. Buraya öyle arkadaşlar geliyor ki hayran kalıyorlar. Birilerine gösterdiğim zaman mutlu oluyorum. Bu hurdaları buraya neden getirdin diyenler de var. Şaşırtıcı buluyorlar, pozitif güzel buluyorlar. Takdir ediyorlar, ben de büyüteceğim bu işi. Ölene kadar dönmek istemiyorum. Buraya müze ev diyorlar, benim evim müze gibi. Dışarıdan yalnızca bir ev gibi gözüküyor ama içine giren şaşırıyor. Sergilemek için farklı projelerim var" diye konuştu.

Antika sevdasını 'Kurdun kan yalaması gibi vazgeçemiyorum' diyerek anlattı

Antika sevdasını 'Kurdun kan yalaması gibi vazgeçemiyorum' diyerek anlattı

Antika sevdasını 'Kurdun kan yalaması gibi vazgeçemiyorum' diyerek anlattı

Antika sevdasını 'Kurdun kan yalaması gibi vazgeçemiyorum' diyerek anlattı

Antika sevdasını 'Kurdun kan yalaması gibi vazgeçemiyorum' diyerek anlattı

Antika sevdasını
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yaşam
title