Sony Xperia Z

Ruşen Göbel - - Geçtiğimiz yıl güzel ürünler ile karşımıza çıkmasına rağmen Samsung ve HTC gibi markaların arkasında kalan Sony, hazırlıklarını tamamlamış bir şekilde, emin adımlarla 2013'te yol alıyor. Firmanın ilk 2013 telefonu, amiral gemisi ünvanına sahip Xperia Z. Aylardır merakla beklediğimiz telefonu incelerken büyük keyif aldım. Umarım sizler de okurken / izlerken aynı keyfi alırsınız.

Tasarım

Sony Xperia Z'yi, tasarımıyla başlayarak incelemeye başlayalım. Ürün, pek çok haberde de okuduğunuz gibi 5 inçlik bir ekrana sahip. 5 inç ekran içeren bir telefonun, çok da küçük olamayacağı aşikar. Sony yine de, telefonu da, çerçeveyi de olabildiğince ince tutarak bunun üstesinden biraz olsun gelmiş. Cihaz, kendinden daha küçük ekrana sahip olan Galaxy S3'ten biraz daha küçük ve ince. 5 inç ekranlı telefon kullanmayı tercih edecekler için boyutu, oldukça başarılı.

Ergonomik açıdan değerlendirecek olursak, herhangi bir pozitif veya negatif değerlendirmenin yapılmasının çok da doğru olmayacağını düşünüyorum. Bir önceki Xperia serisinin aksine, gayet düz bir telefon olmuş. Düz yapısını bozan tek şey, sağ tarafında yer alan çıkıntı biçimindeki kilit - güç tuşu. Onun hemen altında ses açma - kısma tuşları yer alıyor olsa da, güç tuşu kadar belirgin değiller. Eski Xperia'larda yer alan deklanşör tuşuna, Xperia Z'de yer verilmemiş. İyi de yaptıklarını söyleyebiliriz. Zira ayarsız derecede sert deklanşör tuşları, fotoğraf çekimi sırasında titremeye sebep oluyordu.

Az sonra bahsedecek olduğumuz dayanıklılık özelliği sebebiyle, ürünün tüm portları kapaklı dizayn edilmiş. Micro SD kart yuvası, SIM kart yuvası, USB bağlantı noktası ve 3.5 mm portu, bir kapak ile kapatılmış. Açıkçası kulaklık takmak için bile bir kapağı açmak ile uğraşıyor olmak, bir süre sonra can sıkıcı bir hale gelebilir.

Gelelim en önemli ayrıntısına: Su geçirmezlik. Ürünün en önemli özelliklerinden bir tanesi, sıvı temasında size herhangi bir sorun yaşatmıyor olması. IP57 sertifikasına sahip olan cihaz, suya ve toza karşı dayanıklı. Xperia Z, suyun 1 metre altına ve 30 dakikaya kadar su geçirmiyor. Bu haliyle telefonunuzu kirlendiğinde yıkamanız mümkün. Ayrıca tatillerde deniz içerisinde fotoğraf / video çekmek de keyifli bir iş olacaktır.

Ürün, görsel anlamda eski telefonlarının biraz gerisinde kalmış. Evet, ürün ince. Evet, ürün su geçirmez. Ama bir "Sony tasarımı" göremiyorum cihazda. Ön yüzeyi komple ekranla kaplıyken, arka yüzey de dümdüz, metalik renkli malzeme ile kaplı. Çeşitli uygulamalar ile işlevlenen Xperia ışıklarına (Xperia S ve U'daki şerit, Sola'daki tek LED) bile yer verilmemiş...

Özellikler

En başta belirtelim: Sony Xperia Z içerisinde Android 4.1 kurulu olarak geliyor. Hazırlandığında, Android 4.2'ye geçiş yapılacak. Xperia Z, tabii ki TimeScape arayüzünü kullanıyor. Bu arayüzün özelliği, daha önceki Xperia incelemelerinde bahsettiğimiz gibi "basitlik". Sony'nin en başarılı bulduğum yönü olan TimeScape arayüzü, biraz daha geliştirilerek Xperia Z ile kullanıcılara sunulmuş. Artık eskisi gibi basit olmasa da eklemeler tadında bırakılarak, rakiplerine oranla basit kalması sağlanmış. Mesela artık bildirim çubuğunu aşağı indirerek çeşitli ayarlara ulaşabiliyoruz. Diyeceksiniz ki "Samsung'da zaten vardı". Evet, vardı ama o kadar çok seçenek sıkıştırılmıştı ki oraya, sağa veya sola kaydırma yapmamız gerekebiliyordu. Xperia Z'de yalnızca 4 adet ayar yer alıyor: Ses, BlueTooth, WiFi, internet. Ayrıca, eski ürünlerinde de yer alan Ayarlar kısayolu da en sağa yerleştirilmiş durumda.

Xperia Z'de gördüğüm en güzel özelliklerden biri de, uygulamalar arasında geçiş için kullanılan sayfaya eklenebilen mini uygulamalar. Buraya hesap makinesi ve kronometre gibi basit uygulamalar ve kısayolları konumlandırılabiliyor. Dahası, Play Store'dan indirilebiliyor.

Xperia Z'nin ekranı, tahmin edeceğiniz üzere harika görünüyor. 1920 x 1080 piksel çözünürlük sağlayan ekranı, 441 ppi değerini sunuyor. 441 ppi değeri, insan gözünün ortalama 300 ppi değerini görebildiği göz önünde bulundurulduğunda biraz gereksiz kaçıyor. Açıkçası Xperia S'in ekranından çok da farklı bir şey göremedim. Bu noktada gözlerimin ciddi anlamda hassas olduğunu da belirtmeden geçmeyim. LCD teknolojisi yerini yavaş yavaş IPS'e bırakıyor olsa da Sony, LCD sevdasından vazgeçmeyecek gibi görünüyor. Ürünün ekranı LCD olsa da, farklı açılardan bakıldığında çok da fazla bozulma yaratmıyor. Tabii IPS panel olsaydı, sıfıra yakın bir bozulma ile karşılaşacaktık. İçerisinde yüklü olarak gelen Bravia Engine 2 teknolojisi de, ekranın videolarda ve fotoğraflarda çok daha başarılı bir kalite sunmasını sağlıyor.

Görsel tarafta hal böyleyken, işitsel taraf hakkında da bilgi sahibi olalım. Ürünün müzik yeteneği, hali hazırda başarılı olan 2012 Xperia'lara göre geliştirilmiş. Walkman uygulaması üzerinde çok fazla değişikliğe gitmeyen Sony, minik eklemeler gerçekleştirmiş. Bu eklemelerden ilki, görselleştirici. Görselleştirici sayesinde telefonunuzda müzik dinlerken, göze hoş gelen görselleri görüntüleyebileceksiniz. Gerçek anlamda bir işlevi bulunmayan bu özellik, "süs" niyetine eklenmiş. Asıl geliştirme özelliği ise ses tarafında yapılmış. Cihaz, eskisinden daha fazla ses seçeneğine sahip. Menülerde yer alan seçenekler sayesinde çok daha başarılı bir müzik ziyafeti çekmeniz mümkün.

Ürünün beraberinde gelen kulaklıklar, eski Xperia'lardaki kulak içi kulaklıklardan farklı. Daha yeni bir model kullanılıyor. Bu yeni modelin ses kalitesinin, eskilere göre çok da farklı olmadığını düşünüyorum. Baslar yine güçlü, diğer sesler yine kısık. Telefon ve kulaklıklığı beraber değerlendirecek olursak, basların ve tizlerin çok başarılı olduğunu fakat ses seviyesinin yetersiz olduğunu söylemem gerekir.

Xperia Z'nin sağ alt tarafında yer alan dış hoparlörü hakkında, müzik kalitesi kadar güzel şeyler söyleyemiyoruz maalesef. Muhtemelen su geçirmezlik özelliğini sağlayabilmek için yapılan ayarlamalar, dış sesi olumsuz yönde etkilemiş. Dış sesi yeterli bulmadığımı belirteyim.

Performans

Öncelikle ürünün kamera performansıyla başlayalım. Xperia Z'nin kamerası, 13 megapiksel çözünürlüklü fotoğraf çekebiliyor. Bunun yanında 1080p video da, yetenekleri arasında. Evet, düz bir şekilde baktığımızda sayısal anlamda çok da dikkat çeken bir şey yok ortada. Fotoğraf çekme tarafında Exmor R sensörü, gayet iyi bir iş çıkrabiliyor. Gündüz çekimlerinde son derece başarılı sonuçlar elde edilebiliyorken, akşam çekimlerinde de ortalamanın üzerinde bir performans sergiliyor. Çekim esnasında noise dolu görünen görüntü, kaydedildiği anda noisedan arındırılıyor. Fotoğraflarda HDR teknolojisi de kullanılabiliyor.

Video tarafına göz attığımızda, HDR özelliğinin burada da kullanılabildiğini görüyoruz. HDR videolar sayesinde ters ışığa sahip olan ortamlarda herhangi bir görüntünün kaybolmaması sağlanabiliyor. Örnek video için, incelememizin video kısmına göz atabilirsiniz. Açıkçası bu işi bir cep telefonunun bu kadar başarılı yapmasını beklemiyordum. Fakat görünen o ki, Sony HDR video özelliğine ciddi kafa yormuş.

Ürünün ön tarafında 2.2 megapiksellik bir kamera daha bulunduğunu belirtmeden geçmeyelim.

Genel performanstan bahsetmeden önce, Xperia Z'nin iç donanımını hatırlayalım: 1.5 GHz hızında çalışan 4 çekirdekli Snapdragon S4 Pro işlemci, Adreno 320 GPU, 2 GB RAM, 16 GB depolama... Ayrıca ekstra depolama için Micro SD kart yuvası... Micro SD yuvası hariç tüm özelliklerin, LG Nexus 4 ile aynı olduğunu görüyoruz.

Xperia Z'nin, LG'Nexus 4'ün performansıyla benzer bir çizgide olmasını bekliyorduk doğrusu. Hatta 1080p ekran sebebiyle, performansının Nexus 4'ten düşük olacağını tartışıyorduk. Sony, arayüz optimizasyonunun dibine vurarak harika bir performans elde etmeyi başarmış. Sentetik testlerde son derece ciddi başarı elde eden Xperia Z, kullanılan arayüzün önemini gözler önüne seriyor. Oyun performansında da, herhangi bir sıkıntı çekmediğimi belirtmem gerek. Arayüzde çok çok hafif yavaşlaramalar mevcut olsa da, 4.2 güncellemesiyle beraber düzelecektir diye düşünüyorum.

Ürünün bataryası, beklediğimden iyi bir performans sergiledi. 2330 mAh olan bu batarya, 1 günün üzerinde, hatta 1 buçuk gün boyunca kullanımı mümkün kılıyor. Bu değerlere, inceleme süreci esnasında ulaşmış olmam da ilginç. Evet, sürekli olarak bir şeyler indirip çalıştırdım. Sürekli olarak kurcaladım. Buna rağmen gün sonunda %35 - %40'lık bir batarya seviyesi ile karşılaştım.

Batarya ömrünü uzatmak için, Sony'nin özel Stamina Modu seçeneği de yer alıyor. Bu seçenek, arka planda çalışan uygulamaları sonlandırarak çok daha uzun bir bekleme süresine sahip olmasını sağlıyor.

Son söz

Sonuca gelecek olursak, Sony bu sefer her yönüyle başarılı bir telefon yapmayı başarmış. Bunu yaparken ödün verdiği tek nokta, hali hazırda Xperia ekstrası olan tasarım olmuş. Bu açığı da, su geçirmezlik özelliği ile kapatmış. 2012 Xperia'ların donanımı, bulunduğu yıl için biraz güçsüzdü. Bu sene ise tam olarak güncel donanımı kullanmışlar. Kamera, ses ve arayüz başarıları da hesaba katılınca, geriye söylenecek pek bir şey kalmıyor...

Bu telefon "olmuş".

Ruşen Göbel - Teknokulis : http: //www.teknokulis.com