İnsan Vücudunda Bulunan 10 Körelmiş Organ ve Kas

Şüphesiz ki yüzyıllar önceki atalarımızdan çok daha farklı vücut yapılarına sahibiz. Gelişen teknolojiyle birlikte bilim insanları bu konuda onlarca çalışmaya imza atmış durumdalar. Vücudumuzu tanımak için şimdilik yeterli olan teknoloji, bu şaşırtıcı sistemin içinde yer alan organların da görevlerini bizlere gösterebiliyor.

Peki vücudumuzda yer alan her organı kullanıyor muyuz? Bu sorunun cevabı bazı sebeplerden dolayı olumsuz. Çünkü; vücudumuzdaki onlarca organın yanı sıra yüzyıllar öncesinden genlerimize işlenmiş olan ancak bugün kullanmadığımız birçok organ bulunuyor. Bu tip körelmiş olan organlara hayvanlar aleminde de bolca rastlanıyor.

1. Apandis:

Birçoğumuzun adını mutlaka duymuş olduğu apandis, selüloz sindiriminden sorumlu bir organdır. İnsanlığın şu anki vücut sisteminde salgılanan selüloz miktarı oldukça az olduğu için apandis görevini yerine getirememekte. Bu durumla birlikte bazı insanlarda apandis kaynaklı hastalıklar görülebiliyor. Bu tarz hastalıklara yakalanan insanların apandisleri direkt olarak alınır ve güncel araştırmalara göre apandisin vücutta bulunmamasının hiç bir eksisi yok.

2. Darwin'in Noktası:

İnsanlar da dahil birçok memeli türde bulunan Darwin'in Noktası, hayvan türlerinde seslere odaklanma amacıyla kullanılıyor. Hayvanlarda bu kadar büyük bir işleve sahip olmasına karşın insan vücudunda hiç bir işlevi kalmış değil. Darwin'in Noktası, dünya nüfusunun %10,4'ünde bulunuyor.

3. Harici kulak kasları:

Darwin'in Noktası gibi kulağımızda bulunan bir diğer körelmiş unsur ise harici kulak kasları. Kulak yapısında harici olarak bulunan bu kasların şu an yapabildiği tek şey kulaklarımızı hareket ettirmek. Memeli olan hayvanların bu kasları sesin yönünü anlamak için kullandıkları biliniyor.

4. Üçüncü azı dişi (20'lik diş):

Listemizin en az körelme kaydeden organı üçüncü azı dişlerimiz. Günümüzde herkeste bulunmasa da bu dişe sahip olan birçok insan çektirmek zorunda kalıyor. Bu dişin asıl kullanım amacıysa ot odaklı beslenmede selülozun sindirimine yardım etmek.

5. Kuyruk sokumu:

Birkaç kaynamış omurun oluşturduğu kuyruk sokumu, milyonlarca yıl önce kullanılan ve zamanla körelen kuyruklardan kalan bir kalıntı. Günümüzde bazı kasları desteklediği için bu organa olan ihtiyaç devam etmekte.

6. Palmaris Longus kası:

El bileğini diğer kaslarla birlikte bükmeye yarayan palmaris longus, primatların ağaçlara tutunarak yol katetmesine yardımcı oluyordu. Günümüzde tamamen körelmemiş olsa da birçok kişide bulunmakta.

7. Plantaris kası:

Ayaklarını elleri gibi kullanabilen hayvanlarda bulunan bu kas, günümüz insanlarının %10'unda bulunmuyor. Körelme sebebiyse oldukça az gelişmiş olması.

8. Üçüncü göz kapağı:

İnsanlar da dahil birçok memelide nadir olarak görülen bu göz kapağı, kuşlarda, sürügenlerde ve balıklarda bulunuyor. Günümüz insan formunda sadece kalıntısı bulunan bu yapının işlevine dair bilinen bir şey yok.

9. Beşinci ayak parmağı:

Bilim insanlarının araştırmalarına göre hiç bir işlevi olmayan beşinci ayak parmakları yani serçe parmaklar, primatların ağaçlara tutunmalarına yardımcı oluyordu ve şu anki formuna göre daha uzundu. Fakat günümüz insan formunda hiç bir işlevi yok ve zamanla tamamen insan vücudunu terk edeceği düşünülüyor.

10. Vücut tüyleri:

Tüm insanların üşüdüklerinde, korktuklarında veya utandıklarında tüyleri dikleşmektedir. Birçoğumuzun anlam veremediği bu olayın başrolü vücut tüylerinin asıl amacı vücudu tehlike anında daha iri göstermek ve sıcaklığı korumak. Günümüz insan formunda tüm işlevini yitirmiş olan vücut tüylerinin ve dikleşme olayını kedi ve köpeklerde sıkça görebilirsiniz.

Yukarıda gördüğünüz organlara ek olarak körelmese de vücudumuzdaki rolleri küçük olan organlarımız da mevcut. Tabii ki bahsi geçen bu organların yokluğunda bazı hayati fonksiyonlar hasar görebilir. Yukarıdaki ilgili haberden bu organlara göz atabilirsiniz. Bu tip listelerin daha fazlasına erişmek için bizi takip edebilirsiniz.