Haberler
Putin, açık açık tehdit etti: Sabrımız bir gün mutlaka tükenecek

Putin, ilk kez bu kadar açık tehdit etti! Sözleri yaklaşan savaşın habercisi

Türkiye'nin yanı başında şiddetli çatışma! Muhalifler adım adım ilerliyor

Türkiye'nin yanı başında şiddetli çatışma

Kırıkkale'de yere çöp atanlar güvenlik kameralarından tespit ediliyor

Bir ilde daha başladı! Caddede, sokakta kamera ile takip ediliyorlar

İstanbul'da sahte içkiden 2 kişi hayatını kaybetti

İstanbul'da kabus yeniden hortladı: 2 kişi öldü, sayının artmasından korkuluyor

Horizon: Zero Dawn İnceleme

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Bazı oyunlar vardır oynamaya vakit ayıramazsın, bazı oyunlar vardır oynamaktan vakit bulamazsın.

Evet, spotta da söylediğim gibi, bazı oyunlara vakit bulmak zor olurken, bazı oyunlardan vakit ayırmak güç olabiliyor. Horizon: Zero Dawn da cümlenin ikinci kısmında kendine yer bulan önemli yapımlar arasında duruyor. Oyunun açık uçlu bir dünyada geçmesi bir yana, kendinizi post apokaliptik bir ortamda bulmanız, oyuna daha sıkı sıkıya sarılmanız için başlıca sebeplerden biri. En azından benim için öyle.

İncelememiz boyunca oyunun tüm detaylarından bahsedeceğim, ancak baştan şunu söyleyeyim: Horizon: Zero Dawn, PlayStation 4 ve Pro'ya özel bir yapım. O nedenle PC ve XBOX sahibi arkadaşlar bir miktar üzülebilirler. Öte yandan oyunun yapımcı ekibi Guerrilla Games'i tanıyanlar, daha önceden Killzone serisiyle de yalnızca PlayStation sahiplerini sevindirdiklerini de bilirler.

Neyse, hemen oyuna geçelim; zira anlatacak çok şey var.

GEÇMİŞİN GÖLGESİNDE


Horizon: Zero Dawn, gelecekle geçmiş arasına sıkışmış, ancak buraya devasa bir dünya sığdıran bir oyun. Evet, oyun gelecekte geçiyor, fakat bildiğimiz dünya artık yok; yaban bir dünya ve hayatın içindeyiz. Bu noktada aklımıza Far Cry Primal geliyor, fakat bir fark var: Buradaki devasa hayvanların hepsi robot!

Evet, Horizon: Zero Dawn'da, robotik hayvanların ve aşiretlerin olduğu bir dünyaya gözlerimizi Aloy isimli bir çocuk olarak açıyoruz. "Annesiz" doğduğu için aşiretler tarafından dışlanan babasıyla birlikte yaban hayatta bir başına yaşamak zorunda kalan Aloy, önce hayata babasının gözlerinden bakmayı öğreniyor ve onun öğretileriyle ilk adımlarını atıyor. Oyunun ilgi çekici bir hikayesi var. Adımları takip ettikçe daha fazla içine gömülüyor ve oyuna devam etmek istiyorsunuz. Oyunun temasını post apokaliptik bir ortamın oluşturması ve görselliğin tek kelimeyle muhteşem olması da bunu fevkalade tetikler nitelikte.

Ancak burada bir parantez de açalım hemen: Oyunda tek takip edeceğiniz senaryo kuşkusuz ana hikaye değil. Yan görevler ve yan hikayeler de sıkça mevcut. Öyle ki bazı yan görevler uzun uzadıya bir hikaye sunabiliyor sizlere. O nedenle onları takip ettiğinizde ana senaryodan bir miktar uzaklaşabiliyorsunuz ve bu da hikayeden kopmanıza sebep olabiliyor.

Öte yandan madem sözü buradan açtık, evet, oyunda çok sayıda yan görev ve dolayısı ile yan karakter, yani NPC mevcut. Ancak bu NPC'lerin hiçbiri oyuna Aloy kadar dahil olmuyor, herhangi bir derinliği yok. Yani, onlara çok bel bağlamayın. Öte yandan yan görevler de bir süre sonra tekrara bağlayabiliyor.

Bu arada NPC'lerle yapacağınız konuşmalar da çoktan seçmeli oluyor. Akılcı veya duygusal seçimler doğrultusunda yaptığınız konuşmalar, majör olmasa da minör biçimde hikayeye etkide bulunabiliyor.

Kaynak: Chip.com.tr / Teknoloji
title