Elebaşılığını Ziya Hoca'nın yaptığı sahte e-imza çetesi böyle çökertildi

Türkiye diploma skandalıyla sarsılırken, e-imza çetesi operasyonunun perde arkası da ortaya çıktı. Liderliğini daha önce de benzer sınav usulsüzlüklerine ilişkin soruşturmalarda adı geçen ve 5 yıl cezaevinde kalan Ziya Kadiroğlu'nun yaptığı tespit edilen çeteye yönelik operasyonun 5 Kasım 2024 tarihinde yapılan ehliyet sınavındaki şaibe iddiaları sonrası başlatıldığı öğrenildi.
Üst düzey kamu görevlilerinin e-imzalarını kopyalayarak sahte diploma düzenleyenlere yönelik başlatılan soruşturmada her gün yeni detaylar ortaya çıkarken, sahte e-İmza çetesinin nasıl tespit edildiği ve çökertildiğine dair bilgilere de ulaşıldı.
İşte adım adım tüm süreç…
- 5 Kasım 2024 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı, ehliyet sınavındaki veri tabanındaki puanlar ile sınavlara ait modüldeki puanların farklı olduğunu tespit ediyor. Bu durum, MEB'in kullandığı yapay zeka destekli uyarı modülünün verdiği "ALERT" ile fark ediliyor ve süreç başlatılıyor.
- Aynı gün, MEB'e bağlı teknoloji birimleri incelemeye başlıyor ve ehliyet sınavında sahte e-imza ile işlem yapıldığını tespit ediyor. Sahte e-imzalar derhal iptal ediliyor.
- MEB Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü, geriye dönük tüm log kayıtlarını incelemeye alıyor. Sonuç olarak sadece ehliyet sınavında yetkisiz erişim tespit ediliyor.
- Tespitlerin ardından MEB, sınav sonuçları değiştirilmiş olan 91 adayın puanlarını orijinal haline getiriyor.
- 7 Kasım 2024'te elde edilen tüm yetkisiz erişimler, log kayıtları ve IP adresleri, MEB Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü'ne bildiriliyor. Ardından MEB Hukuk Hizmetleri, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunuyor.
- MEB'de sahte e-imza ile yapılan ve siber saldırı olarak nitelendirilebilecek işlemler anında fark edilip iptal edildiği için, iddia edilenin aksine, kimseye ehliyet verilmiyor. Bu süreçte çetenin çökertilmesinde MEB'in tespitleri kritik bir rol oynuyor.
- MEB, BTK, YÖK gibi devlet kurumlarının sahte e-imza çetesi ile ilgili tespitleri Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nı daha derin bir soruşturma yapmaya yönlendiriyor. Birkaç ay boyunca savcılık ve emniyet birimleri koordinasyonunda çetenin üyelerinin neler yaptıkları tek tek tespit ediliyor.
- 7 Ocak 2025'te de çeteye yönelik operasyonlar başlıyor, 23 Mayıs 2025'te çete tüm yapılarıyla çökertiliyor.
- Çetenin çökertilmesinde Ulaştırma-Altyapı Bakanlığı(BTK-USOM), Milli Eğitim Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı'nın koordineli şekilde çalışması çok etkili rol oynuyor.
ÇETE LİDERİ KİM?
Soruşturma kapsamında e-imza sahtekârlığına imza atan şüpheliler 6 kişiden oluşuyor. Çetenin liderliğini ise daha önce de benzer sınav usulsüzlüklerine ilişkin soruşturmalarda adı geçen ve 5 yıl cezaevinde kalan Ziya Kadiroğlu yapıyor. Düzce Üniversitesi'nde doktora yapan Kadiroğlu çevresinde "Ziya Hoca" ismiyle biliniyor. İddianamelerde 6 şüpheli için "organizatörler" tanımı yapılıyor.
354 YIL HAPİS İSTEMİYLE YARGILANMIŞTI
Öte yandan, çetenin elebaşı Ziya Kadiroğlu'nun, 2016 yılında 16 kişilik sahte diploma şebekesinin lideri olarak tutuklanıp "suç örgütü kurmak", "resmi belgede sahtecilik" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlardan 354 yıl hapis cezası istemiyle yargılandığı öğrenildi. Kadiroğlu, bu davada beraat edip serbest kaldı. 1999'dan bu yana birçok kez yargılanan Kadiroğlu, 2010, 2012 ve 2016 yıllarında "örgüt lideri" sıfatıyla üç ayrı soruşturma geçirdi. Edinilen bilgiye göre, yalnızca 2002 ve 2005 yılına ait dosyalardan ceza aldı ve beş yıl cezaevinde kaldı, diğer 10 davadan ise beraat etti.
KAÇ E – İMZA ÜRETİLDİ
Şüphelilerden Ayhan Ateş ifadesinde "Ziya Kadiroğlu'nun e-imza olaylarının en başındaki kişi olduğunu, 270 e-imza üretildiğini, yine joker eleman olarak tabir edilen çok iyi yabancı dil bilen Yakup isimli şahsın 2006-2010 yılları arasında yapılan yabancı dil sınavlarına sokularak sınavlarda başarılı puanlar aldırıldığını ve üniversitelere öğretim görevlisi, akademisyen olarak yerleştirilen Türkiye geneli 400'den fazla kişi olduğunu, birçoğunun doçent ve profesör olduğunu" iddia etti. Ateş'in sorgusunda bu kişilerin kim olduğuna ilişkin bir açıklamada bulunmadığı öğrenildi. İddianamede, bu iddiaya ilişkin savcılığın bir tespiti de yer almadı.