Tsyd Toros Zirvesi

Görüntü Dökümü :

Zirveye katılanlardan genel ve detay görüntüler

Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Başkanı Uğur Erdener'in konuşması

Spor Toto Teşkilat Başkanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu'nun konuşması

Spor yazarı Attila Gökçe'nin konuşması

Gazeteci Kaan Ark'ın konuşması

Milli yüzücü Beytullah Eroğlu'nun konuşması

Milli tenisçi Büşra Ün'ün konuşması

Görme engelli milli futbolcu Ercan Bayraktar'ın konuşması

Ercan Bayraktar ve Halit Kıvanç'ın maç anlatışı

Plaket töreninden görüntüler TSYD Toros Zirvesi

TMOK Başkanı Erdener:

"Şu ana kadar 32 milli sporcu Rio vizesi almaya hak kazandı. Beklentim, zar zor belki Londra'yı yakalayabiliriz. Bu noktalarda kendimizi ciddi boyutta sorgulamalıyız"

Spor Toto Teşkilat Başkanı Kasapoğlu:

"Hem kulüplerimize hem de federasyonlarımıza milyarlarla ifade edilen rakamlar aktarıyoruz. Bunun karşılığını alma noktasında çok iyimser konuşamayacağım"

Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) tarafından düzenlenen Toros Zirvesi'nde ilk gün oturumları yapıldı.

Antalya'nın Belek Turizm Bölgesi'ndeki Gloria Golf Resort Hotel'de düzenlenen seminerin ilk gününde "Rio 2016", "Türkiye'de Spor Ekonomisi" ve "Engelsiz Spor" konulu paneller gerçekleştirildi.

Fatih Kuşçu'nun moderatörlüğündeki "Rio 2016" konulu oturuma konuşmacı olarak Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Başkanı Uğur Erdener, Milliyet gazetesi spor yazarı Attila Gökçe ve NTV Spor yorumcusu Mert Aydın katıldı.

2016 Rio Olimpiyatları'nın son durumu hakkında bilgi veren TMOK Başkanı Erdener, Brezilya'nın başarılı bir organizasyon gerçekleştireceğine inandığını söyledi.

Oyunların Türkiye'deki yayın hakları konusunda soru işaretinin bulunduğunu anlatan Erdener, Rio'da ay-yıldızlı sporcu kafilesinin de 2012 Londra'ya göre azalacağına dikkati çekti.

Erdener, şu an itibarıyla 32 milli sporcunun Rio vizesi aldığını belirterek, "15-17 civarında sporcumuz da uluslararası federasyonun onayını bekliyor. Yani 50-55 civarında sporcuyu konuşuyoruz. Oyunlara mutlaka takım branşlarında da katılmamız gerekiyor" dedi.

Türkiye'nin 2012 Londra Olimpiyatları'na takımlar dahil 114 sporcuya katıldığını hatırlatan Erdener, "Zaten takım olmadığı takdirde 100 sporcuyu geçmemiz mümkün değil. Beklentim, zar zor belki Londra'yı yakalayabiliriz. Bu noktalarda kendimizi ciddi boyutta sorgulamalıyız. Spora çok iyi paralar harcamamıza karşın 78 milyon nüfusa sahip bir ülke, eğer 200 dolayında sporcudan oluşan kafileyi olimpiyat oyunlarına götüremiyorsa, sorgulamaları iyi yapmalı" diye konuştu.

Türkiye'nin dopingle mücadele konusunda önemli mesafe aldığına değinen TMOK Başkanı Erdener, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Buradan Sayın Yunus Akgül'e çok teşekkür etmek istiyorum. O dönem Türkiye Dopingle Mücadele Komisyonu oluşturulamamıştı. WADA bizi çok sıkıştırıyordu, ciddi bir yaptırım gelecekti. Sayın Akgül, 'Benden ne istiyorsan yapayım' dedi. Protokol hazırladık ve o protokolü okumadan havalimanında imzaladı. O sayede ciddi bir adım atıldı. Üç yıl önce Türkiye'de alınan 100 numunenin yüzde 14,5'i dopingli çıkıyordu. Bu asla kabul edilemeyecek bir rakamdı. 2015 yılı itibarıyla Türkiye'nin geldiği yer yüzde 1,5. Sporcular artık korkmak zorunda. Bunun kaçışı yok, analiz teknikleri çok gelişiyor. 10 yıl öncesine kadar sporcuların testleri tekrar yapılmakta."

Attila Gökçe ise milli sporcularda performans kaygısının, etik kuralların önüne geçmiş durumda olduğunu savundu. "Performans uğruna dopinge razı olan kültür geliştirdik" diyen Gökçe, "Olimpizmin en temel ilkeleri etik, fair play idealini kaybettik. Bir madalya uğruna her türlü doping rezaleti sergileyenleri savunma pozisyonuna geçtik" ifadelerini kullandı.

Ödül yönetmeliğine atıfta bulunan Gökçe, şunları kaydetti:

"Babasının 20 yılda kazanamayacağı parayı, Akdeniz Oyunları şampiyonluğu için sporcuya bahşediyoruz. Bu kadar büyük ödüllerin konulduğu, cumhuriyet altınlarının torbayla verildiği bir ortamda elbette etik kaygılar arka planlara düşer. Biz Rio'da madalya hesabı yapmayalım. Onun yerine bilimsel doğrularla hazırlanmış sporcu hazırlık programları uygulayalım. 14 yaşındaki sporcuyu bilimsel çalışmalarla dürüst koşullarda hazırlayarak, olimpiyatta onuruyla yarışacak hale getirebilirsiniz. Türkiye bunu denemeli. Mesele olimpik hareketin ne olduğunu anlayabilmektir. Madalyayı bırakıp oyunun özüne dönmek en önemli başarı olacaktır."

Mert Aydın da futbol ve atletizm branşlarında yaşanan yolsuzluk skandallarına dikkati çekerek, "İnsanların ne kadar yozlaştığını görmüş olduk. Dünya sporunun adaleti sağladığını, sporculara çok net bir şekilde göstermesi lazım. Bu anlamda Rio 2016 milat olacak. Olimpiyatlar yaşananların ardından en önemli geçiş noktasını oluşturacak" yorumunda bulundu.

"Türkiye'de Spor Ekonomisi"

Oturum başkanlığını Deniz Gökçe'nin üstlendiği "Türkiye'de Spor Ekonomisi" konulu panelde konuşan Spor Toto Teşkilat Başkanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, kuruluşun faaliyetleri ve yasa dışı bahisle mücadele hakkında açıklamalarda bulundu.

Teşkilatın çok geniş bir alanda hizmet verdiğini vurgulayan Kasapoğlu, "2015'te 9 milyarlık bir geliri var. Bunun 2 milyarlık kısmını spor kulüplerine, federasyonlara, bireysel sporculara sponsorluk olarak sağlıyoruz" dedi. Kasapoğlu, özellikle son 3 yılda sportif alanların yanı sıra gençlere yönelik faaliyetleri de desteklediklerinin altını çizdi.

Kasapoğlu, illegal bahis konusunda ise "Bu pazarın büyüklüğü bizi iş birliğine sevk etti. Bu bağlamda illegal bahisle ilgili yasal düzenlemeler yapıldı. İşin takibi konusunda medyamızın da desteğiyle gençliğimizin kaynaklarının çalınmaması adına etkili sonuçlar alınacağına inanıyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Teşkilatın kulüplere ve federasyonlara aktardığı kaynağın kullanımı noktasında yöneltilen soruyu da Kasapoğlu, şöyle yanıtladı:

"Hem kulüplerimize hem de federasyonlarımıza milyarlarla ifade edilen rakamlar aktarıyoruz. Bunun karşılığını alma noktasında çok iyimser konuşamayacağım. Temel sorunun, gerek kulüplerimizin gerekse de federasyonlarımızın kurumsallaşması noktasında yaşandığını düşünüyorum. Kaynakların daha verimli kullanılması noktasında sıkıntılar var. Karşılık alma noktasında kulüp yönetimlerindeki şeffaflık sorunu da ciddi bir engel oluşturuyor. Bu anlamda zihniyet değişimi gerekiyor. Balık vermeyi değil, balık tutmayı öğreten, dönüştürücü bir sponsorluk anlayışıyla, sporumuzun kaynakların daha etkin kullanacağına inanıyorum."

Bu panelin bir diğer konuşmacısı gazeteci Kaan Ark da illegal bahisle mücadele konusuna dikkati çekerek, "Buradaki en büyük sorumluluk bankalara düşüyor. Para trafiğinin takibi çok önemli. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun kesinlikle bu noktada harekete geçmesi lazım" ifadelerini kullandı.

Engelli sporcular, zorlukları anlattı

Cem Çınar moderatörlüğünde günün üçüncü ve son oturumunda paralimpik sporcular milli yüzücü Beytullah Eroğlu, görme engelli milli futbolcu Ercan Bayraktar ve milli tenisçi Büşra Ün, Türkiye'de engelli sporu yapmanın zorluklarını ve engelli sporunun Türkiye'deki geleceği konuşuldu.

Beytullah, 2016 Rio Paralimpik Oyunları'nda birden çok madalya hedeflediğini kaydederek, "Sosyal bir faaliyet olarak yaptığım sporda ileride olduğumuzu gördük ve 'bir gün ben de şampiyon olacağım' dedim. Ondan sonra ülkeme birçok derece getirdim. İnşallah Rio'dan ülkemize birden fazla madalyayla dönmeyi amaçlıyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Günlük hayatında önemli bir zamanı topu taşıma araçlarında geçirdiğini dile getiren Beytullah'a, Spor AŞ Genel Müdürü İsmail Özbayraktar, milli sporcunun ulaşım sorununu çözeceklerini ve özel bir araç tahsis edeceklerinin sözünü verdi.

Milli tenisçi Büşra, spor sayesinde öz güveninin geliştiğini belirterek, "Normalde şehir içinde bir yerden başka yere tek başıma gidemezdim. Korkardım. Spora başladıktan sonra otobüsle kulübüme gittim. Sizin için küçük olabilir ama sizler için küçük olan şey belki başkasının hayalidir. Bir otobüsle başladım, şimdi tek başıma yurt dışına turnuvalara gidiyorum. Tenis sayesinde İngilizce öğrendim. Annemin yardımına ihtiyaç duymadan her işimi kendim hallediyorum. Tenis beni hayal edemeyeceğim bir yere getirdi" diye konuştu.

Büşra, doping ile ilgili bir soru üzerine, "Hiç doping yapmadım. Yapmak da istemem. Organizasyonlarda kendi adımıza değil ülkemi adına da yarışıyoruz. Ülkemizin adına böyle bir leke gelmesini istemem" açıklamasını yaptı. Aynı soruyu yanıtlayan Beytullah da "Bir başarı Beytullah Eroğlu kazansın isterim. Doping yapınca onu doping kazanmış olur. Ben, benim olmayan bir şey almak istemem" değerlendirmesinde bulundu.

Milli futbolcu Ercan ise Rio Paralimpik Oyunları'nda mücadele edeceklerini hatırlatarak, "Türk bayrağını olimpiyatlara götürmeyi çok istiyorduk. Bu sözü verdiğimiz için Avrupa şampiyonluğunu kazandık. Rio'ya sadece kendimizi götürmeyeceğiz. Bizi destekleyen 78 milyonu yanımızda götüreceğiz. Madalya alamasak bir boynumuzu büktürmeyeceğiz. Türkiye, Rio'da en iyi şekilde temsil edilecek" şeklinde görüş belirtti.

Ercan Bayraktar, oturum sonrasında duayen gazeteci Halit Kıvanç ile kafasında kurguladığı bir maçı anlattı. Ercan'ın heyecanlı anlatışı eğlenceli anlar yaşanmasını sağladı.

Oturumlar arasında Expo 2016 Antalya Ajansı Genel Sekreter Yardımcısı Levent Murat Danışman, Expo 2016 Antalya, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor AŞ Genel Müdürü İsmail Özbayraktar ise spor kültürü hakkında sunum gerçekleştirdi.