Tek Top Oynanınca...
Ahmet Akçay isimli hakem elbiseli kişinin Beşiktaş’a gol atmasından birkaç yıl sonra... Beşiktaş’ın 3 sene üst üste şampiyon olduğunda Zeki Önatlı, Şenol Fidan gibi gizli kahramanları vardı.
Kim ne dedi?
Veli ligin ya da Beşiktaş'ın en yetenekli oyuncusu değil ama mücadeleyle, kolektif ruhla ve kendisi için değil takım için oynamanın Türkiye'de her takıma gerekli bir sentezi.
Maçı 1-0'a getiren golde Veli ezbere oynamadı. Önce şut feyki atıp Olcay'ın rakip bekin arkasına kaçmasını bekledi. Golü getirecek doğru kararı tam zamanında verdi. Olcay tek top, Almeida tek vuruş derken Beşiktaş öne geçti. Eee, ne de olsa futbol "tek top" oynanınca güzel! Tıpkı Avrupa'nın en hızlı gelişen ligi Almanya Bundesliga'daki gibi. Veli adı Bundesliga olan bir diğer lig Avusturya'daki gibi karar verdi, uyguladı. Olcay, Duisburg ve Kaiserslautern'deki gibi tek pas verdi, Almeida, Werder Bremen santrforu Almeida gibi tek vuruşla golü attı.
"Şampiyonluk için savaşmalıyız"
Sahi, futbol tüm gelişmiş futbol ülkelerinde "tek top"la ve "tek top" pas felsefesi temel alınarak oynanıyor. Yine Bundesliga menşeli Gökhan Töre maçı 2-0'a getiren kornerde topu Atiba'nın olduğu yere değil, hareketlendiği yere attı. Atiba'nın markajcısı Babel'e attığı tersine vücut çalımı sonrası Pedro'yu bulması güzeldi. Golden sonra takım arkadaşlarının Pedro'ya öz kardeşleriymiş gibi sarılması daha da güzeldi. Ben de Pedro böyle oynadıkça onu keşfeden Beşiktaş gönüllü scout'larına öz kardeşlerimmiş gibi sarılmak istiyorum!
İptal edilen maç zaten gelişmiş bir futbol ülkesinde oynansa 3-0 olarak tescil edilirdi. Skor manidar şekilde hükmen olmadan 3-0'a gelmeden hemen önce Oğuzhan gereksiz zorlamadı. Yıllarca Arsenal altyapısındayken ilham aldığı Fabregas'ı andıran şekilde topu 5 adım ileriye isabetli atmak için topa bastı. Veli arka direkte Zeki-Şenol golü attı!
"Keşke bir maç daha yapsak"
Beşiktaş'ın 10 kişi kaldığı pozisyonda Serdar'ın sarı kartı varken yaptığı müdahale, ilk yarıdaki G.Saray maçında Bruma karşısında yaptığı hata kadar vahimdi. Sahi, Biliç ıssız adaya gitse yanına mutlaka Atiba'yı da alır. Sağ beke geçen Atiba futbol insanı değil de Beşiktaş Çarşısı'nda bir nesne olsaydı, İsviçre çakısı-İngiliz anahtarı karışımı olurdu herhalde! Biliç'in Antep maçında pres uygulatıp "Topu rakibe ver hızlı çık"çı Şota karşısında tam tersini yaptırması da takdire şayan.