"Tek favori Federer değil"
Roger Federer bu yıl Wimbledon’a favori olarak mı başlıyor?
Roger Federer bu yıl Wimbledon’a favori olarak mı başlıyor?
Hayır, Federer tek başına favori değil. Kesinlikle değil. Zira beş setlik maçlardan bahsediyoruz, birkaç tane üst üste beş setlik maçla nasıl başa çıkabileceğini bilemeyiz. Aynı durum diğer yaşlı tenisçiler için de geçerli. Novak Djokovic, Federer ve Rafael Nadal her zamanki gibi favoriler. Ben Novak’ı son birkaç aydaki performansından ötürü bir adım ileride görüyorum. Federer’in artık beş setlik maçları kazanabileceğinden emin değilim. Üç setlik maçlarda tabii ki o favori, ancak set sayısı beş olunca her şey değişiyor. Novak, Roger ve Rafa, belki beş altı başka oyuncu burada kazanmak için olağan şüpheliler olacaklar.
Federer’in bir Grand Slam daha kazanabileceğini düşünüyor musunuz?
Wimbledon onun bir Grand Slam daha kazanması için en büyük şansı. Hatta tek şansı olduğunu düşünüyorum. Wimbledon’da, çimde nasıl oynanacağını bilmeyen bir oyuncuya karşı, sahanın yarısını kullanarak üstünlük kurabiliyorsunuz. Kimi oyuncular, Wimbledon öncesi hiç çimde oynamıyor ve buraya gelip çimde iyi oynamayı düşünüyor. Böyle 20-25 oyuncu var ve bu durum Roger’a, turnuvayı kazanmak adına büyük bir şans veriyor. Uzun lafın kısası, bence bu turnuva Federer’in kazanabileceği son Grand Slam.
Nadal, Roland Garros’ta şampiyon olarak 18. Grand Slam şampiyonluğunu elde etti. Sizce 20 Grand Slam şampiyonluğu bulunan Federer’I yakalayabilecek mi?
Tabii ki yakalayabilir. Rafa, çok agresif bir oyunla herkese karşı kazanabilir, tıpkı Avustralya Açık’ta yaptığı gibi. Bunu Roland Garros’ta kendisi söylemişti, dolayısıyla kazanmayı zorlayacağına inanıyorum. Paris’te yine kazandığı için rahatladı Rafa. Bundan sonra kazanacağı her şey onun için bir bonus olacak. Nadal için her şey hava durumuna bağlı. Eğer Londra’da zemin kuru ve sıcak olursa kazanma şansı artacaktır.
Dominic Thiem’in Roland Garros’ta yaptıklarından yola çıkarak, onun Nadal’ın halefi olduğunu söylemek mümkün mü?
Bence genç oyuncular için sorulması gereken soru şu: Bir Grand Slam’in nasıl kazanılacağını biliyorlar mı? Kei Nishikori, David Goffin, Grigor Dimitrov, Dominic Thiem gibi oyuncular, Grand Slam kazanmaya yakınlar, ancak bir Grand Slam finaline nasıl kazanacaklarını biliyorlar mı? Şu ana kadar bilmiyor gibi gözüktüler ve bu durum onlar için problemin büyük bir kısmını oluşturuyor. Kısacası, Rafa ve Novak oynamaya devam ediyorken Thiem bir Grand Slam kazanabilir mi, bilemiyorum.
Büyük üçlüden bir sonraki jenerasyonun bir Grand Slam kazanabileceğini düşünüyorum. Thiem, toprak kort tenisi oynamak yerine tenis oynamayı tercih ederse Grand Slam kazanma şansı artacaktır.
Büyük üçlüden bir sonraki jenerasyonun Grand Slam’lerde işlerinin zor olduğuna değindiniz. Peki ondan da sonraki jenerasyon için neler söylenebilir? Stefanos Tsitsipas, Felix Auger Aliassime, Frances Tiafoe gibi oyuncular var.
Bu isimleri bir Grand Slam zaferi için en büyük adaylar olarak görüyorum. Kadınlar tenisinde benzer bir durum var, yeni nesil kadın tenisçiler Serena Williams’a defalarca mağlup olmadılar. Tsitsipas’ı ele alalım, Federer’e karşı bir galibiyeti bir de mağlubiyeti var. Nadal’ı da yendi. Bu en iyi isimlerle birkaç kez oynadı ve gördük ki onlardan, onların isimlerinden korkmuyor. Eğer bu yeni nesil erkek tenisçiler Novak’tan, Rafa’dan, Roger’dan korkuyorlarsa, bu korkunun sebebi -bir önceki jenerasyonun aksine- bu tenisçilerin isimleri değil, dünya sıralamasında tepede olmaları.
Avustralya Açık’ta Tsitsipas’ın Federer galibiyetinde gördüğümüz gibi, bu yeni jenerasyon en iyileri devirebiliyor. Hâlâ beş setlik bir maçta söz konusu büyük isimleri yenmek kolay değil ama onları zorlamak, sonraki maçlarda onları zor duruma sokabiliyor. Daniil Medvedev, Tsitsipas, Aliaasime, Denis Shapovalov, Karen Khachanov; bu isimler hâlâ genç jenerasyonu oluşturuyor. Ve bu 21-22 yaşındaki ve daha küçük yaştaki raketler büyük üçlüyü mağlup edebilirler.
Ashleigh Barty Roland Garros’ta şampiyon oldu. Bu başarıyı nasıl elde etti? Roland Garros ve diğer Grand Slam’lerde neden bu kadar farklı kadın raket şampiyon oluyor?
Kadın tenisinde çok farklı oyun tarzı var. Kadın raketler geçtiğimiz on yıldan fazla sürede Williams kardeşlerden oldukça etkilendiler. Williams kardeşlerin mükemmel bir hücum yeteneği vardı ve diğerler tenisçilerin buna karşı koyacak kalitede savunmaları yoktu. Artık birçok kadın raket, oyunlarının hücum yönünü geliştirdi. Ancak durumun Ash Barty özelinde biraz farklı olduğunu düşünüyorum. O hem çok iyi bir savunmacı hem çok iyi bir hücumcu. Kadın tenisi, bu gelişimle birlikte daha komplike bir hâl aldı. Ash Barty’nin bu komplike oyunu oynayan, oyunun her yönünde iyi olan ilk tenisçi olduğunu düşünüyorum. Artık oyuncular ve antrenörler oyunun her iki tarafında da üst seviyede olmak için çabalıyorlar.
Ash Barty ilk büyü kupasını kazandı ve gelecek beş yıl içinde beş ya da altı Grand Slam daha kazanacağını düşünüyorum. O, şu an dünyanın en iyi oyuncusu.
Serena Williams’ı şu an nerede görüyorsunuz? Wimbledon’da kupaya uzanabilir mi?
Serena son üç haftadır çimde antrenman yapıyor. İstisnasız her gün çalışıyor. Binlerce servis atıyor, binlerce return vuruyor ve ben bir tenisçinin, onun Wimbledon’a hazırlandığından daha iyi bir hazırlık yapabileceğini hayal edemiyorum. Serena bu yıl ya da gelecek yıl, bir Grand Slam kazanabilir. Bir tenisçinin 40 yaşına geldiğinde bir şey kazanamayacağını düşünüyorum. O yüzden 37 yaşındaki Serena’yı büyük bir merakla izleyeceğim. Bana göre Serena burada favorilerden biri.
Kadınlarda tek bir favori yok gibi gözüküyor. Sizce şu an en güçlü kadın raket kim?
Ash Barty’nin Serena Williams’la birlikte favori olduğu söylenebilir. Serena’nın Roland Garros’ta elendikten sonra çim kort üzerinde günde iki üç saatten fazla antrenman yaptığından emin olabiliriz. Çimde rahat bir şekilde oynayan yalnızca birkaç tenisçi olduğunu düşünüyorum. Zira oyuncular çim üzerinde büyümüyor ve genelde çim üzerinde antrenman yapmıyorlar. Wimbledon 2019, Serena’nın 24. Grand Slam’ini kazanması için bir şans. Diğer raketler toprak ya da sert zeminde daha rahatlar, fakat Wimbledon’ın çim zeminli merkez kortunda Serena’ya karşı oynamak hiç kolay değil.
Wimbledon’da bu iki isme ek olarak Karolina Pliskova ve Naomi Osaka’yı da göz ardı etmek yanlış olacaktır.
Günümüzde neden Martina Navratilova ve Steffi Graf gibi kadınlar turunu domine eden tenisçiler göremiyoruz?
Serena’nın Navratilova ve kendi döneminin baskın oyuncuları gibi bir tahakküm yarattığı söylenebilir. Ayrıca, o zamanki tenis farklı bir tarzda oynanıyordu. Bu dominant isimler topa oldukça sert vuruyor, risk alıyorlar. İyi günlerinde olduğunda işleri tamamen yolunda gidiyor. Ancak erkeklerin aksine defansif yetenekleri daha kısıtlı oluyor.
Dürüst olmak gerekirse, Serena’nın ardından günümüzde dominasyon yaratabilen bir oyuncu olmamasının birçok sebebi var. En büyük sebep ise oyun tarzlarının değişiklik göstermesi. Ash Barty’yi özel kılan şey de bu. Ash şu an kadınlar turundaki açık ara en yetenekli oyuncu.
Eline Svitolina’nın bu yıl bir turnuva kazanamamış olmasının sebebi nedir?
Bir sebebi olduğunu düşünmüyorum. Svitolina birçok alanda aktif ve kort dışında oldukça mutlu gözüküyor. Kendisi hâlâ çok genç, yeterince çalışırsa mükemmel sonuçlar almaması için bir sebep göremiyorum.Kadınlar turunda şu sıralar dikkatleri üzerine çeken birçok isim görüyoruz. Sizin özellikle takip ettiğiniz raketler kimler?
Amanda Anisimova ve Bianca Andreescu çok iyi oyuncular. Ancak bu oyuncular birkaç hafta çok iyi gözüküyorlar, ardından oyunlarında bir düşüş oluyor. Bu, genç oyuncuların ana problemi. İyi günlerinde oldukça yüksek seviyede oynuyorlar ancak kötü günlerinde yeterli seviyeye çıkamıyorlar ve özgüvenlerini kaybediyorlar. Fakat işler yavaş yavaş değişiyor. Yeni kadın raketler isimlerini duyuruyorlar ve kimin kimi hangi zeminde ne zaman yeneceği tahmin edilemez oluyor. Örneğin Ukraynalı Dayana Yastremska şu an çıkışta ve oldukça iyi seviyede.
Kadın raketler oldukça ofansif oynamayı düşünüyorlar, birçoğu için durum böyle. Kimin iyi gününde olduğunu ve kimin olmadığını kestirmek bir hayli güç.
Çeviren: Enes KANBUR