Spor Güvenliği Çalıştayı, Riva'da başladı

Spor Güvenliği Çalıştayı, Riva'da başladı
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

SPORDA şiddet ve düzensizliğin önlenmesine yönelik ilgili paydaşlarla iş birliği ve koordinasyonun artırılması ile önümüzdeki sezona ilişkin güvenlik stratejilerinin belirlenmesi amacıyla İçişleri Bakanlığı koordinesinde 22-24 Temmuz tarihleri arasında düzenlenecek 'Spor Güvenliği...

SPORDA şiddet ve düzensizliğin önlenmesine yönelik ilgili paydaşlarla iş birliği ve koordinasyonun artırılması ile önümüzdeki sezona ilişkin güvenlik stratejilerinin belirlenmesi amacıyla İçişleri Bakanlığı koordinesinde 22-24 Temmuz tarihleri arasında düzenlenecek ' Spor Güvenliği Çalıştayı', Riva'da başladı.

TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri'ndeki çalıştayın açılışına; İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, Kulüpler Birliği Vakfı ve Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'un yanı sıra Süper Lig, 1'inci Lig, 2'nci ve 3'üncü Lig kulüplerinin başkanları ve idarecileri katıldı.

Çalıştayda konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Geçen yıl 510 müsabakada işlem tesis edildi. Olaylara karışan 6 bin 818 şahıs hakkında, 6222 sayılı 'Sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesine dair kanun' kapsamında yasal işlem yapıldı" dedi. Bakan Yerlikaya, "Türkiye, genç bir nüfusa sahip. Ülke nüfusumuzun yaklaşık yüzde 15'i gençlerden, yani 15-24 yaş aralığından oluşuyor. Bu büyük gençlik potansiyelinin sporla buluşması, sadece bir sosyal faaliyet değil; aynı zamanda barışın, birliğin, kardeşliğin ve geleceğin inşasıdır. Spor; bedeni güçlendirdiği kadar ruhu da olgunlaştıran, Toplumun farklı kesimlerini aynı tribünde buluşturan, Saygıyı, centilmenliği, azmi ve disiplini öğreten, evrensel bir değerdir. Spor; sadece hız, kuvvet ve zaferle ölçülen bir yarış değildir. Spor, önce ahlaktır, önce saygıdır. Rakibe, hakeme, tribündeki insanlara, en önemlisi de oyunun ruhuna saygıdır. Saygının olmadığı yerde spor, sadece sert bir rekabete dönüşür. Cumhurbaşkanımızın da ifade ettikleri gibi, "Spor, insanın fıtratından doğan rekabet duygusunun, medeni bir şekilde ifadesidir." İşte bu nedenle biz, gençlerimize sadece sporun kurallarını değil; sporun ruhunu da öğretmek zorundayız. Sporun ruhuna yakışan bir rekabet ortamı, tribünlerde saygı ve coşkunun hakim olduğu müsabakalar için, el birliğiyle çalışmak zorundayız. Biz sadece kazananı alkışlayan değil, centilmenliği ayakta selamlayan bir toplumuz, öyle olmalıyız. Buradan bütün genç kardeşlerimize sesleniyorum. Asıl şampiyonluk, kupayı kaldırmakta değil, rakibine saygı gösterdiğin o anda gizlidir. Spor düşman yaratmaz, dostluk üretir. Birlik duygusu üretir. ve unutmayın, kazanmak bir sonuçtur; ama saygı, daima bir seçimdir. İçişleri Bakanlığı olarak bizim en temel görevimiz, ülkemizin huzur ve güvenini sağlamaktır" ifadelerini kullandı.

'6 BİN 818 KİŞİ HAKKINDA İŞLEM YAPILDI'

Geçtiğimiz sezon 6 bin 818 kişi hakkında işlem yapıldığını belirten Yerlikaya, " Ülkemiz genelinde 2024-2025 sezonu boyunca, 98 bin 118 spor müsabakası gerçekleşti. Bu müsabakalara, 19 milyon 88 bin vatandaşımız katılım sağladı.1 milyon 88 bin 546 polisimizin görevlendirme işlemi gerçekleşti. Buna ek olarak, 325 bin 711 özel güvenlik görevlimiz de polislerimizle birlikte omuz omuza çalıştılar. Spor güvenliği için alınan tedbirlerin, sahadaki karşılığı son derece somut. Geçen yıl 510 müsabakada işlem tesis edildi. Olaylara karışan 6 bin 818 şahıs hakkında, 6222 sayılı 'Sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesine dair kanun' kapsamında yasal işlem yapıldı. UNESCO verilerine göre, spor müsabakalarında yaşanan şiddet olayları, gençlerin spora olan ilgisini ortalama yüzde 27 oranında azaltıyor. Avrupa Konseyi Spor Bölümü araştırmalarına göre, güvenli olmayan stadyumlar ve kötü tribün kültürü, kulüplerin toplam gelirlerinde yılda ortalama yüzde 18'lik bir kayba yol açıyor. FIFA Fair Play Komitesi, şiddetsiz bir maç atmosferinin taraftar memnuniyetini ve aile katılımını 2 kat artırdığını belirtiyor. İşte bu yüzden futbolun ruhunu yaşatmak, sadece oyunu değil, oyunun çevresini de temiz tutmakla mümkündür" şeklinde konuştu

'PROAKTİF GÜVENLİK YAKLAŞIMIYLA OLASI RİSKLERİ MÜSABAKA ÖNCESİ BERTARAF EDİYORUZ'

İl Spor Güvenlik Kurullarının doğrudan valilerin başkanlığında toplandığını söyleyen Bakan Yerlikaya, "Öncelikle Süper Lig risk analizlerinin yapıldığı ve tüm güvenlik tedbirlerinin karara bağlandığı İl Spor Güvenlik Kurullarımız artık, doğrudan valilerimizin başkanlığında toplanıyor. Bu sayede karar alma ve uygulama süreçleri hızlandı. Tüm stadyumlarda görev yapan Müsabaka Güvenlik Amirlerimizi, aynı stadyumda düzenli olarak görevlendirmeye başladık. Böylece müsabaka güvenlik amirlerimizin saha tecrübeleri ve taraftarlarla iletişimi güçlendi. Bu sezon için 125 asil, 125 yedek olmak üzere toplam 250 müsabaka güvenlik amiri görevlendirdik. Bunun yanında spor güvenliği branşını oluşturarak Spor Güvenliği Şube Müdürlüklerinde görevli personelimizin uzmanlaşmasını sağladık. Göreve geldiğimizde yalnızca 36 ilimizde Spor Güvenliği Şube Müdürlüğü mevcutken kurumsal kapasiteyi arttırarak tüm illerimizde Spor Güvenliği Şube Müdürlüklerini kurduk. Sporun kamuoyunun etkileme gücünü, spor alanlarında meydana gelen olumsuzlukların hem ülkemizdeki huzur ortamını bozabileceğinin hem de uluslararası boyutta itibarımızı zedeleyebileceğinin bilincindeyiz. Bu sebeple, müsabakalar için risk analizleri çok daha hassas hale getirildi. Daha önce; 'A' yani yüksek, 'B' orta ve 'C' düşük risk kategorilerimiz vardı. İlk defa mevcut olan bu 3 risk kategorisine, 'AA' yani 'çok yüksek risk' kategorisini de ekledik. Böylece yapılan analizler çerçevesinde, istenmeyen olayların yaşanma ihtimalinin yüksek olduğunu değerlendirdiğimiz müsabakalar için 'özel güvenlik tedbirleri uygulama kararı aldık; almaya da devam edeceğiz. Spor güvenliğini sağlamak, proaktif önlemlerle mümkün oluyor. Bu amaçla her hafta salı günleri, bakan yardımcımız başkanlığında topladığımız Merkez Spor Güvenliği Kurulu'muz, İllerden gelen tüm risk analizlerini tek tek değerlendiriyor. Böylece doğru risk analizleriyle, güvenlik önlemlerinin alınmasının takipçisi oluyoruz ve proaktif güvenlik yaklaşımı sayesinde, olası riskleri daha müsabaka oynanmadan bertaraf ediyoruz. Ayrıca; video konferans sistemiyle, hem spor güvenliğine dair alınması gereken genel tedbirler konusunda, hem de müsabakalar özelinde, illerimizle sürekli toplantılar gerçekleştiriyoruz. Tüm bunlara ek olarak, kurduğumuz kamera izleme merkeziyle, spor müsabakalarında, saha içinde ve saha dışında alınan güvenlik tedbirlerini anlık olarak takip edebiliyoruz. Ayrıca olayların büyük bir çoğunluğunun güzergahlarda olduğunu dikkate alarak, dinlenme tesislerindeki güvenlik tedbirlerini de artırdık. Özetle, müsabaka öncesi, sırası ve sonrasında güvenliği, tüm boyutlarıyla ele alıyoruz. Yabancı futbolcuların ve ailelerin de ülkemizde kalışlarıyla ilgili her türlü desteği, Göç İdaresi Başkanlığımız aracılığıyla veriyoruz vermeye de devam edeceğiz. Bir noktanın daha altını çizmek istiyorum. Taraftarlar, maçları Taraftar Kart ve elektronik bilet uygulaması sayesinde izliyor. Bu iki sistem sayesinde maçı kim, nereden izliyor, biliyoruz. Ancak protokol girişlerinde, görevlilerin elinde isim listeleri oluyor. Bu kişiler Taraftar kartını göstermeden, elektronik bilet işletmeden de protokolde maç izleyebiliyorlar. Tüm valilerime de talimat verdim. Hepsi protokol tribününe girmeden önce, ya taraftar kartlarını sisteme işletmiş olacak ya da elektronik bilet uygulamasıyla maçı izleyecekler. Protokol tribünlerine de kim giriyor, kim çıkıyor bileceğiz" dedi.

'ÖNCELİĞİMİZ SPORDA HUZURU SAĞLAMAK'

Herkesin önceliğinin sporda huzuru sağlamak olduğuna dikkat çeken Yerlikaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hangi takımı tutarsak tutalım, hangi renklere gönül verirsek verelim, hepimizin tek bir önceliği var. Görevimizi layıkıyla yerine getirmek ve sporda huzuru sağlamak. Çünkü güvenlik sadece bir polisiye meselesi değildir; ortak bir kültür inşasıdır. Takımlarımıza, taraftarlarımıza, yöneticilerimize, basına ve her paydaşa düşen ortak bir sorumluluktur. Bu sezonu hep birlikte omuz omuza vererek, Türk sporunu şiddetten, kargaşadan ve kutuplaşmadan uzak tutmalıyız. Sporun kardeşlik ve barış ortamına zarar getiren olumsuz davranışlarda bulunan şahıslara karşı başta 6222 sayılı kanunun adli ve idari hükümleri olmak üzere tüm yasaları titizlikle uygulayacağız. Samimi bir şekilde takımlarına destek olmak için eşiyle çocuğuyla spor alanlarına gelen vatandaşımızın huzurunu o az sayıdaki provokatörlere asla bozdurmayacağız."

GENÇLİK VE SPOR BAKANI OSMAN AŞKIN BAK: FUTBOLUN OLAYLARLA ANILMASINI İSTEMİYORUZ

Futbolun olaylarla anılmasını istemediklerine dikkat çeken Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ise, "Biz futbolun değerinin artmasını istiyoruz futbolun olaylarla anılmasını istemiyoruz. Futbolu vatandaş maçlara huzurlu bir şekilde gitmesini istiyoruz. Bu süreçte de yine güvenlik önlemlerini, İçişleri Bakanlığımız, Emniyet Genel Müdürlüğümüzle yapıyoruz. İl müdürlerimiz de çalışanlarımız da bu süreç içerisinde yer aldılar. Yine ifade ettiğimiz gibi talepler var. O talepleri tabii bu çalıştay sonrasında yine İçişleri Bakanımızla değerlendirdiğimiz bize düşen taraflarını özellikle biz Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak 100 drone satın aldık. Bu süreç içerisinde bize düşen paydaşlardan bir tanesi. Bu dronelar 81 ilimizde görev yapacaklar ve bu noktada da ilgili futboldan men almış futbolla ilgili soru soran veya futbolla ilgili kriminal bir suçu olan kişilerin futbol alanlarından uzak durması için. Görüntüyü alıyor ve ilgili operatör emniyete aktarıyor ve bu süreç içerisinde onlar gerekli önlemleri yapıyor. Dolayısıyla biz teknolojik yatırımları da yapıyoruz. Stat içindeki yatırımlarında gözden geçirilmesi yeni yatırımlar varsa onları da değerlendirmesi çok çok önemli" diye konuştu.

TFF BAŞKANI HACIOSMANOĞLU: TRİBÜNLERİ KAVGANIN, KAOSUN DEĞİL; DOSTLUĞUN, KARDEŞLİĞİN VE BİRLİKTE MAÇ İZLEME COŞKUSUNUN YAŞANDIĞI YERLER HALİNE GETİRMEK ZORUNDAYIZ

Futbolda şiddete karşı tek yürek olduklarını ve stadyumlarda şiddet, taşkınlık ve düzensizliğe karşı sıfır tolerans anlayışıyla hareket ettiklerini belirten TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, "İlk günden bu yana üzerimizdeki takım formalarını çıkartarak gece gündüz demeden futbolumuzun marka değerini yukarı çıkartma gayretinde olduk. Kutuplaşmadan yana değil birleştirmeden yana olduğumuzu ifade ettik. Federasyon olarak tarafsız kalarak, kulüplerimizin centilmence mücadele etmesini istiyoruz. Statlarımızın güvenliği futbolun geleceği için vazgeçilmez bir önceliktir. Tribünlerde şiddetin, taşkınlığın ve düzensizliğin hiçbir bahanesi olamaz. Federasyon olarak statlarda şiddete, taşkınlığa, düzensizliğe 0 tolerans anlayışıyla hareket ediyoruz. Sporseverlerin kendini güvende hissetmediği bir ortamda ne gelişim ne de başarı olur. Bu nedenle biz statlarda güvenliği sağlama konusunda son derece kararlıyız. Güvenliğin tesis edilmesi adına birçok teknolojik ve yapısal yeniliği saha içinde adapte ediyoruz. Statlarımızın çağın gereksinimlerine uygun olarak teknolojik yeniliklerle donatılıyor. Artık tribünlerde ve stadyum dışında futbolun kardeşlik ruhuna aykırı hareket edenler anında tespit edilebiliyor. Yeni teknolojilerin statlarda kullanılmasıyla stat içi ve dışında şiddetli olaylar büyük oranda azaldı. Futbol bu ülkenin ortak sevinci, heyecanı. Ancak bu heyecan şiddet ve kavga değil, centilmence ve huzurlu yaşanmalıdır. Ne yazık ki zaman zaman yaşanan olaylar ve taşkınlıklar sadece sahada oyunu değil futbolun birleştirici gücünü ve toplum huzurunu da gölgelemektedir. Geçtiğimiz haziran ayında yaptığımız ziyarette Sayın Cumhurbaşkanımız, Türk futbolunun uluslararası düzeyde hak ettiği yere taşınması gerektiğini ifade etmişti. Tribünlerin kardeşlik iklimiyle dolmasını isteyen Sayın Cumhurbaşkanımız 'Gerilimden değil, centilmenlikten beslenen bir futbol kültürü istiyoruz. Bu konuda hangi ligde olursa olsun tüm kulüplerimizin gereken hassasiyeti göstereceğine inanıyorum' demişti. Biz de Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadelerindeki beklentilerine paralel olarak bu yolda adımlar atmak ve centilmenlik kültürünü güçlendirmek zorundayız. Bu sadece federasyonun çabalarıyla değil, başta kulüplerimiz olmak üzere tüm futbol paydaşlarının sorumluluk bilinciyle hareket etmesiyle gerçekleşebilir. Bu anlamda çalıştay sadece yeni sezona dair planlama toplantısı değil, aynı zamanda futbolun ruhunu koruyacak ve sporda şiddete karşı ortak iradeyi güçlendirecek önemli bir adımdır. İçişleri Bakanlığı'mızın koordinasyonunda, emniyet ve jandarma teşkilatlarımız, federasyonumuz, kulüplerimiz ve yerel yönetimlerimizle birlikte yeni sezonda daha disiplinli daha organize ve daha etkin güvenlik önlemleriyle hazırlanıyoruz. TFF olarak biz tribünde barış ve kardeşlik, sahada rekabet anlayışıyla hareket ediyoruz. Statların; ailelerin, gençlerin, çocukların ve tüm futbolseverlerin güvenle, huzurlu buluştuğu alanlar haline getirme çabasındayız. Bizim için bu bir temenni değil, net ve tavizsiz bir hedeftir. Tribünleri kavganın, kaosun değil; dostluğun, kardeşliğin ve birlikte maç izleme coşkusunun yaşandığı yerler haline getirmek zorundayız. Futbolun şiddetin değil; birlikte sevinmenin, birlikte üzülmenin dili haline getirmek istiyoruz. Bu hedefler doğrultusunda atılacak her adımı ve kurulacak her iş birliğine en güçlü şekilde destek vermeye kararlıyız. Bu vesileyle başta bakanlarımız olmak üzere çalıştaya katkıda bulunan tüm kurumlarımıza, tüm güvenlik güçlerimize, kulüplerimize, güvenlik amirlerimize, yağmur çamur demeden görevlerini fedakarca yapan güvenlik personelimize ve emeği geçen tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum. Futbolda şiddete karşı tek yürek olduğumuzu, statlarımızda tam güvenlik sağlama konusundaki kararlılığımızı buradan yüksek sesle tekrar ediyorum" ifadelerini kullandı.

KULÜPLER BİRLİĞİ VAKFI BAŞKANI ALİ KOÇ: GENİŞ BİR ETKİ ALANINA SAHİP OYUNUN DÜZENLİ, GÜVENLİ VE ADİL KOŞULLARDA OYNANMASI İÇİN GÜÇLÜ BİR KOORDİNASYON GEREKMEKTE

Futbolun sadece bir spor değil, milyonların kalbine dokunan bir değer olduğuna dikkat çeken Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Ali Koç, "Türk futbolunun daha güvenli ve huzurlu bir zeminde ilerlemesi adına bir araya geldik. Emniyet güçleri futbol ve birçok spor organizasyonu için özveriyle görev yapıyor. Futbol, ülkemiz için yalnızca bir spor dalı değil, milyonların kalbine dokunan bir değer. Bu kadar geniş bir etki alanına sahip oyunun düzenli, güvenli ve adil koşullarda oynanması için güçlü bir koordinasyon gerekmekte. Güvenlik personeli masrafları, stadyumlarda kale arkalarına ayakta seyirci alınması, bazı maçlarda deplasman taraftarlarının sayısının stat kapasitesinin yüzde 30'una çıkarılması gibi konularda gerekli çalışmaların yapılması gerekiyor. Biliyorsunuz UEFA, maç formatlarında değişikliğe gitti ve artık rövanş maçları yok. Ancak özellikle Belçika başta olmak üzere Avrupa'da maçları izlemeye taraftarlarımıza ayrılıkçı bir muamele gösterilmektedir. Artık rövanş maçları olmadığı için karşılaşmalarda güvenlik bahanesiyle keyfi uygulama yapılmaktadır. Bize bu muameleyi yapan ülkelerin takımlarına bizim de benzer muamele yapmamız gerekmektedir" şeklinde konuştu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Spor
Haberler.com
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title