Haberler

Mösyö Julian Alaphilippe

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Pelotondaki bisikletçiler uzmanlık alanlarına göre çeşitli kategorilere ayrılırlar: Puncheur, tırmanışçı (grimpeur), sprinter, rouleur.

Pelotondaki bisikletçiler uzmanlık alanlarına göre çeşitli kategorilere ayrılırlar: Puncheur, tırmanışçı (grimpeur), sprinter, rouleur…Kökeni Fransızca olan bu terimlerden "puncheur" kısa ama patlayıcı yokuşlarda iyi olan, "grimpeur" ise hafif kütlelerinin yardımıyla uzun mesafe tırmanışlarda başarılı olan bisikletçileri nitelemek için kullanılır. Sprinterler kelimeden de anlaşılacağı üzere kısa mesafede çok hızlanabilen, "rouleur"ler ise uzun mesafedeki dayanıklılığı ile öne çıkan ve genelde zamana karşı etaplarda başarılı olan bisikletçilerdir.

Örnek vermek gerekirse Philippe Gilbert, Peter Sagan ve Alejandro Valverde gibi isimlere puncheur, Nairo Quintana ve Alberto Contador’a grimpeur, Elia Viviani ve Marcel Kittel’e sprinter, Tony Martin ve Bub Jungels gibi isimlere ise rouleur diyebiliriz.

Bazı bisikletçiler özellikleri itibariyle hem puncheur, hem sprinteur olarak nitelenebilirler. Bisikletin en popüler isimlerinden Peter Sagan buna bir örnektir.

Fakat günümüzde öyle bir bisikletçi var ki onu bu kavramlardan yalnızca biriyle ilişkilendirmek oldukça güç: Julian Alaphilippe.

Altıgen Fransız topraklarının tam merkezinde bulunan Saint-Amand-Montrod yerleşiminde 26 yıl önce doğan Julian Alaphilippe’i bir World Tour takımında izleyişimizin altıncı yılındayız. Tüm bu süreyi mavi Quick Step formasıyla geçiren Fransız, geçtiğimiz sezon tam on yarış galibiyeti elde ederek pelotonda kendine bir saygınlık edindi.

Geçen sezona Kolombiya Turu’nda bir etap galibiyetle başlayan Alaphilippe, Nisan ortasında La Flèche Wallone’u kazanarak yaz aylarında güçlü olacağının sinyallerini verdi. Temmuz ayı ise Alaphilippe için yılın en iyi dönemiydi. Tour’da kısa ama yüksek eğimli yokuşların olduğu iki etabı kazanan bisikletçi, puantiyeli "dağların kralı mayosu"nu kimselere bırakmadı.

Alaphilippe, Fransa Turu’ndan sonra ona çok uygun bir parkura sahip San Sebastian Klasiği’nde de mutlu sona ulaştı. Dünya Şampiyonası’na hazırlık amacıyla katıldığı Britanya ve Slovakya Bisiklet Turları’nda da dağlık etaplarda birer etap alıp genel klasman liderliğini elde etti.

Eylül sonundaki Dünya Yol Yarışı Şampiyonası’nda herkesin favori gösterdiği iki isim vardı; biri Alejandro Valverde, diğeri de elbette Alaphilippe. Belki sezonu oldukça yoğun geçirmekten, belki gününde olmamasından, yarışı lider Valverde’nin 43 saniye gerisinde sekizinci sırada bitirebildi Julian Alaphilippe.

2019 sezonunun ilk iki ayının ise Fransız için harika geçtiğini söylersek abartmış olmayız. Bu sezon 27 Ocak’tan 19 Mart’a kadar 20 gün boyunca yarıştı Alaphilippe: San Juan Turu’nda yedi, Kolombiya Turu’nda altı ve Tirreno Adriatico’da yedi gün bisiklet üzerindeydi. Buna ek olarak Strade Bianche’de de yer aldı. Alaphilippe, yarıştığı bu 20 günün tam altısını zaferle bitirdi. Dile kolay… Ve henüz nisan ayına dahi gelmedik.

Bu sezon katıldığı ilk yarış olan San Juan Turu’nda bir tırmanış etabını, bir de oldukça düz bir parkura sahip olan bireysel zamana karşı etabını kazanan Alaphilippe, Kolombiya Turu’nda ise kısa ve dik yokuşların olduğu bir etabı ilk sırada tamamladı.

Sıradaki durak Kuzey İtalya topraklarıydı. Bu sefer tek günlük bir yarışta, Strade Bianche’de zafere ulaştı Fransız. İşin ilginç yanı ise yarışın son kilometrelerine girerken herkes Alaphilippe’in kazanacağını biliyordu. Tartışmalar, bisikletçinin atağı nerede yapacağı ve nasıl kazanacağı üzerineydi. Bir başka deyişle Alaphilippe, Strade Bianche’yi “göstere göstere” kazandı.

Strade Bianche’den sonra İtalya’da kaldı Alaphilippe ve Tirreno-Adriatico’da start aldı. Kendine çok uygun parkura sahip ikinci etabı kazanan Fransız bisikletçi, bizlere şu ana kadar pek göstermediği bir özelliğini ise altıncı etapta sergiledi: Toplu sprint finişinde bitiş çizgisinden geçen ilk isim oldu. Hem de Elia Viviani, Peter Sagan, Fernando Gaviria gibi ustaların olduğu bir sprintte…

Tüm bu başarılardan ve zaferlerden sonra Julian Alaphilippe’i yazının başında tanımını yaptığımız kategorilerden hangisinde konumlandıracağız? Bireysel zamana karşı kazanıyor, toplu sprint finişinde kazanıyor, genel klasmanda lider oluyor, dik yokuşlarda patlayıcılığını gösteriyor… Ayrıca belirtmek gerekir ki yaşı henüz 26. Yani bir bisikletçinin zirveyi gördüğü yaşlara henüz gelmiş değil.

Önemli bahar klasiklerine yaklaşıyoruz. Sonrası ise Tour de France... Görünen o ki Alaphilippe’in ismini bu yıl birçok kez daha anacağız.

Hazırlayan: Enes KANBUR

Kaynak: EuroSport.com / Spor
ABD ve İngiltere'nin ardından Fransa'dan da onay çıktı: Ukrayna füzelerimizi kullanabilir

Batı, topyekun Putin'e savaş açıyor! Bir ülke daha Ukrayna'ya izin verdi

20 bin öğretmenin ataması yapıldı

Eğitim camiasına yeni öğretmenler katıldı

Belediyelere bağlı kreşler kapanabilir

Belediyelere bir kötü haber daha! Kreşlerin kapanması an meselesi

Arka Sokaklar'daki 'tarikat' sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

Arka Sokaklar'daki "tarikat" sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

title