Mesut'tan Hoeness'e Şamar Gibi Yanıt
SONRADAN ilçe olan, doğduğum Dereköy olarak bilinen Derebucak kasabasının futbol takımında yıllarca ilk 11'de maçlara çıktım. Üniversite döneminden itibaren de iyi bir futbol izleyicisi oldum. Futbol uzmanı değilim.
SONRADAN ilçe olan, doğduğum Dereköy olarak bilinen Derebucak kasabasının futbol takımında yıllarca ilk 11'de maçlara çıktım.
Üniversite döneminden itibaren de iyi bir futbol izleyicisi oldum. Futbol uzmanı değilim.
Ama Türkiye kökenli Alman Milli Takım oyuncusu Mesut Özil'e dönük eleştirilerin, karalamaların ve atılan çamurların mantığını, daha doğrusu mantıksızlığını hiç anlayamadım. Almanya'nın Rusya'da yapılan Dünya Kupası'na daha ilk turda veda etmesinin tüm faturası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la Londra'da bir araya gelip fotoğraf çektiren Mesut Özil'e kesilmek istendi. Futboldan anlayan da anlamayan da Mesut Özil'e verip veriştirdi.
Bunlar arasında yıllarca Alman Milli Takımı'nda forma giyen Bayern Münih'in Başkanı Uli Hoeness de vardı. Mesut Özil, "Irkçılığa ve saygısızlığa maruz kalmış hissederken, artık Almanya'yı uluslararası düzeyde temsil edemem" diyerek, bir daha milli formayı giymeyeceğini açıklayınca, Hoeness, Mesut'a karşı adeta bir 'karalama kampanyası' başlattı. Hoeness, "Bu hayaletin kararına sevindim. Mesut Özil yıllardır b.. gibi futbol oynuyordu. Şimdi de b..tan performansından sonra bir fotoğrafın arkasına saklanıyor. Mesut, son ikili mücadelesini 2014 Dünya Kupası'ndan önce kazandı. Mesut'un Alman Milli Takımı'nda yeri yoktur. O (Özil) olduğundan çok daha iyi pazarlanan bir ürün. Zaten Joachim Löw (Alman Milli Takımı'nın Teknik Direktörü) sık sık Londra'ya gidip Arsenal'in maçlarını izleseydi, sportif nedenlerle onu kadroya almazdı. Biz de bu tiyatroyu yaşamazdık" şeklinde saçma sapan açıklamalarda bulundu. Uli Hoeness bunları, yıllarca Alman 1. Lig takımlarından Schalke 04, Werder Bremen, İspanya'da Real Madrid ve İngiltere'de FC Arsenal takımlarında top koşturan bir oyuncu için söyledi. Hem de 92 kez Alman Milli Takımı forması giymiş, 23 gole ve golle sonuçlanan 33 asiste imza atmış Mesut Özil için.
*
İngiltere Premier Lig'de geçen hafta sonu Arsenal-Leicester City maçı vardı. Arsenal, Leicester City'yi 3-1 yendi. 1-0 mağlup durumda olan Arsenal'in ilk golünü 45. dakikada Mesut Özil attı. Arsenal'in ikinci golünde önemli payı vardı Mesut'un. Arsenal'in üçüncü golünün asistini yapan da Mesut'tu. Bu karşılaşmayı ve golleri hem Alman hem de Türk televizyonlarından izledim. İzlerken de kendi kendime, "Acaba Hoeness, Mesut'tun sergilediği bu performansı görünce utanmış mıdır?" diye sordum. Karşılaşma akşamı Almanya'da yayınlanan ciddi haftalık dergilerden 'Der Spiegel'in internet sitesinde de, "Özil gol attı, Özil büyüledi, Özil ayakta alkışlandı" başlıklı haberi okudum.
"Mesut Özil rüya gibi bir oyun sergileyerek Arsenal'i art arda 10. zaferine taşıdı. ve aynı zamanda bir de rekor kırdı" satırları yer alıyordu haberde. 2013 yılından beri Arsenal'de top koşturan Mesut Özil'e övgüler yağdırılıyordu. Sosyal medyada da öyle. Mesut'un Arsenal'de şimdiye kadar 30 gol attığı ve bunun da Premier Lig'de top koşturan Alman kökenli futbolcular arasında bir rekor olduğu hatırlatıldı.
*
İşte bunları okurken ve televizyon ekranlarında Mesut'un attığı golü, sergilediği 'rüya gibi futbolu' izlerken, Uli Hoeness'in, "Mesut son ikili mücadelesini 2014 Dünya Kupası'ndan önce kazandı" sözü aklıma geldi. Tabii o anda aklımdan, "Acaba bu maçı ve Mesut'un sergilediği performansı gören Uli Hoeness, böyle şeyler söylediği için hiç utanç duymuş mudur?" sorusu da geçti. Evet...
Mesut Özil, Uli Hoeness'e şamar gibi bir yanıt verdi.