Klasikler, büyük turlar, Froome, Sagan, olimpiyatlar... Bisiklette 2020 sezonu üzerine
Büyük turlardan başlayalım. Üç büyük turda da iki takım hakimiyet kuracak gibi gözüküyor: Team INEOS ve Jumbo-Visma. INEOS, Richard Carapaz’ı; Jumbo-Visma ise Tom Dumoulin’i kadrosuna kattı.
Büyük turlardan başlayalım. Üç büyük turda da iki takım hakimiyet kuracak gibi gözüküyor: Team INEOS ve Jumbo-Visma. INEOS, Richard Carapaz’ı; Jumbo-Visma ise Tom Dumoulin’i kadrosuna kattı. Sizce bu iki takım harici herhangi bir takım büyük turlarda şans sahibi olabilir mi?
Sarper Günsal: Trek Segafredo’dan Vincenzo Nibali’yi Giro d’Italia’da başarılı olurken görebiliriz. Ama Tour de France’ta bir başka takımın genel klasmanda şans bulması çok zor gibi.
Berkem Ceylan: Françaises des Jeux, geçen sene güçlü bir Fransa Bisiklet Turu koştu. Özellikle Thibaout Pinot özelinde… Benim aklıma ilk olarak onlar geldi ancak FdJ, INEOS’un Chris Froome ya da Egan Bernal etrafına kuracağı gibi, ya da Jumbo-Visma’nın Dumoulin’in etrafına kuracağı gibi bir takım kurabilir mi? Çok emin olamıyorum.
Bire bir lider karşılaştırması yapmak mümkün. Ama derinlik olarak bu iki takımın önüne geçen bir ekip gözükmüyor.
S.G.: Ayrıca Pinot’nun liderlik anlamında birtakım kırılganlıkları olduğunu görüyoruz.
Takımlardan isimlere geçelim. Philippe Gilbert bu yıl merakla izlenecek isimlerin başında geliyor. Geçtiğimiz dünya şampiyonasında istediği şampiyonluğu alamamıştı. Bu sezonu Lotto Soudal’de geçirecek. Ve önünde sanki tek bir hedef var: Milano-San Remo (M-SR).
B.C.: Her bisikletçinin böyle tek bir hedefi olabiliyor. Ancak bunu söyleyip de gerçekleştirebilen bisikletçi sayısı çok fazla değil. Gilbert, bunu başarabilen nadir isimlerden biri. Dolayısıyla onun kariyerinde kazanamadığı tek anıtsal yarış kalması (Milano-San Remo) ve bunun uğruna yeni takımıyla üç yıllık bir sözleşme imzalaması, bana onun önümüzdeki üç yıl boyunca M-SR’yu kazanmak için yarışacağını, o yarış için antrenman ve diyet yapacağını düşündürüyor.
S.G.: Üç hakkı var yani.
B.C.: Kazanabilir mi? Ben çok emin olamıyorum. Bu konuda tereddüt etmemin en büyük sebebi Gilbert’in yaşı. 37 yaşında. Poggio (M-SR parkurunun finişine 5,6 km kala yer alan yokuş) genç ya da otuzlu yaşlarının başlarındaki bisikletçilerin patlayıcılıklarını ve dayanıklılıklarını sergiledikleri bir yokuş. Bu yüzden zor görüyorum, ama umarım ki kazansın.
S.G.: Kazanması için son yıllarda M-SR’da gördüğümüz denklemin değişmesi, Cipressa’dan (finişe 21,5 km kala yer alan yokuş) kopup gelen bir kaçış grubunun yarışı alması lazım. Yani son yıllarda gördüğümüz taktiklerle biraz zor. Ama şunu söylemek lazım; eğer Poggio’nun zirvesini 10 saniye farkla geçilirse, o zaman yarış kazanılır.
B.C.: 2019’da İspanya Bisiklet Turu’nda öyle bir etap kazanmıştı. Dik bir yokuşta atak yaptı, inişte ucu ucuna aldı etabı. Bilbao’da biten etap olması lazım.
S.G.: Ama bu sene o sene değil. Çünkü M-SR’yu Peter Sagan kazanacak.
B.C.: Sarper Günsal’ı senelerdir tanıtırım, senelerdir birlikte yarış anlatırız. Hiç bu kadar iddialı olduğunu görmemiştim.
Benim sevdiğim bisikletçilerden birini sormak istiyorum size: Sam Bennett. Bennett, Vuelta’da iki etap kazanmıştı ama eğer Deceuninck-Quick Step’inki gibi güçlü bir sprint trenine sahip olsaydı daha fazlasını kazanabilirdi. Bora-Hansgrohe’de öyle bir tren yoktu. Bu yıl, çok daha güçlü bir sprint geleneği olan Quick Step’e gitti İrlandalı sprinter. Size kariyer sezonu geçirebilir mi?
S.G.: Geçirebilir. Çünkü Quick Step’in o kadar kuvvetli bir sprint geleneği var ki, oraya kimi monte edersen et en az bir gömlek daha iyi oluyor. Mark Cavendish gitti Marcel Kittel geldi. O gitti Elia Viviani gitti. Şimdi Viviani gitti ve Bennett geldi. Cavendish ve Kittel, ayrıldıktan sonra Quick Step’teki günlerine dönemediler. Viviani’yi bu sezon göreceğiz.
Ancak Maximiliano Richeze gibi güçlü bir sprint domestiğinin ayrılması, Quick Step’e eksi yazabilir.
S.G.: Berkem’in çok sevdiği biri var, o da iş yapıyor.
B.C.: Michael Morkov. Tour Down Under’da beraber yarıştılar. Orada Bennett’ı galibiyete Morkov götürdü. Öte yandan Jose Alvaro Hodeg, Vuelta a San Juan’da yarışırken tecrübeli bir ismin eksikliğini sıkça hissetti. Sudan çıkmış balık gibi ortada kaldı sprintlerde.
S.G.: Çünkü Bert Van Lerberghe, Hodeg’ün domestiğiydi. Cofidis’ten gelen… Pek bir şey yapamadı.
Nairo Quintana sorayım mı?
S.G.: Sor tabii.
Arkea Samsic’e gitti. Kardeşi Dayer’i ve Movistar’dan takım arkadaşı Winner Anacona’yı da yanına aldı. Tour’da iddialı olacağını düşünüyor musunuz?
S.G.: Etap kazanmak isteyecektir. Tour genel klasmanında bir şeyler yapabilecek yaşı geçti. Ayrıca okuduğumuz haberler, Quintana’nın çalışma performansı anlamında da çağın gerisinde kaldığını düşündürtüyor.
B.C.: Arkea Samsic de teknoloji kullanımı ve antrenman programı anlamında en ileri takımlardan biri değil.
Chris Froome, geçtiğimiz sene Criterium du Dauphine esnasında berbat bir kaza geçirdi. Geçen yılın sonunda bisiklet üzerinde antrenmanlarına başladı. Onun asla eski temposunda olamayacağını söyleyenleri de duyuyoruz, aksini söyleyenleri de… Hem bu konudaki düşüncelerinizi öğrenmek istiyorum. Hem de şu soruyu ekleyeyim: Geraint Thomas ve Egan Bernal’in 2020 Tour’da olacağı kesinleşmişken, Froome da orada olursa nasıl bir INEOS izleyeceğiz?
S.G.: Bu konuda küçük bir skandal çıktı. Takımın sportif direktörü Dario Cioni, Froome’un yarıda bıraktığı kış kampından sonra, Fromme’un kendisini toparlayamayacağına dair bir şeyler söylemiş arkadaşlarına.
Ben, Froome’un gerek yaşı gerekse geçirdiği ağır sakatlık nedeniyle eski formuna dönemeyeceğini düşünüyorum. Neredeyse altı ay bisiklete binemedi. Ve takımın genel müdürü Dave Brailsford’un Bernal gibi büyük bir yeteneği ikincil role atmayacağı kanısındayım. Dolayısıyla ben Froome’un Tour’u -en azından bu sene- kazanamayacağını düşünüyorum.
Bu sene kazanamasa da sonraki yıllarda yapabilir mi?
B.C.: Tabii ki kolay değil ama Froome beşinci şampiyonluğunu kazanıp; Eddy Merckx’in, Jacques Anquetil’in, Bernard Hinault’nun ve Miguel Indurain’in olduğu beşler kulübüne girmek istiyor tabii ki. Bu çok ciddi bir motivasyon. Yalnızca bir şampiyonluk uzaktayken denemeden bırakması saçma olur. Ama gözü kara yöneticiler, bu tarz duygusallıklara pek müsamaha göstermeyebilirler. Özellikle de Bernal varken… Ivan Sosa’yı da o kontenjana koymak gerekiyor. Sosa bir Bernal değil ama büyük turlarda önemli işler yapabilir diye düşünüyorum.
Son Giro şampiyonu Richard Carapaz’ı Giro’ya göndereceklerdir.
S.G.: Carapaz’ı Giro’ya gönderecekler ama o, bu sefer radar altında yarışamayacak geçen sene olduğu gibi.
Peter Sagan, M-SR’yu kazanır diye bir iddia atılmıştı ortaya. Geçtiğimiz yılı bir dinlenme yılı gibi geçirdi Sagan.
S.G.: Sagan’ın bu yarışı çok istediğini biliyoruz. Formda da gözüküyor. Ayrıca yıllardır kaybede kaybede yarışın nasıl kaybedileceğini ve kazanılacağını çok iyi öğrendi. Bence bu sene kazanmanın bir yolunu bulacak.
Yalnızca M-SR’yu mu hedefler?
S.G.: Önce M-SR. Tour’da zaten bir etabı ve yeşil mayosu var. Ama bu sene ilginç olanı, Giro’da da yarışacak. Hem de ilk defa. Kısacası ben Sagan’a bu sene iki klasik zaferi, Giro’da bir etap yazıyorum. Tour’a kadar gücünü biraz kaybetmiş olabilir.
Son dünya şampiyonu Mads Pedersen’den bahsetmemek olmaz. Gökkuşağı mayoyla yarışacağı için dikkatler her zaman onun üzerinde olacak.
S.G.: Bir parantez açayım. Sayın Pedersen’i iki yıldır beynimize kazayan kişi Berkem Ceylan’dır. Pedersen her ne kadar Ronde ikinciliğinden bu yana iki yıldır pek bir şey yapmasa da Berkem sürekli ondan bahsetti.
B.C.: Çocuğa inandık. O da buralar geldi. Kontratını 2022’ye kadar uzattı. Trek takımına beklenmedik bir görünürlük getirdi çünkü. Bunun mükafatını aldı. Ancak şampiyon olduğu için, sürekli dikkatler üzerinde olacak. Çok formda olduğunda dahi işi kolay olmayacak. Ayrıca çok genç, 22 yaşında. 24-25 yaşlarından sonra tam bir yarış makinesi olabilir.
Dünya şampiyonundan, dünya şampiyonasının kaybedeni Matthieu Van Der Poel’e geçebiliriz. Geçtiğimiz yıl bile bir “underdog” değildi. Bu sene işi daha da zor olacak. Onun bir anıtsal klasik kazanmasını bekliyor musunuz?
S.G.: Anıtsal klasik olmasa da, Amstel Gold Race’i ilk seferinde çok çarpıcı şekilde kazanması, onun anıtsal klasiklerde ne denli büyük bir aktör olacağını gösterdi. Ama kazanırsa sıkılabilirim.
B.C.: Daha yeni piyasaya çıktı çocuk, neden sıkılasın?
S.G.: O yüzden sıkılırım, her şeyi şimdiden kazanmasın.
Bu sene olimpiyatlar var, Tokyo’da olacağız temmuz sonunda. Tam bie Julian Alaphilippe parkuru çizilmiş.
B.C.: Evet, olimpiyatlar Alaphilippe kokuyor. Fakat Sayın Alejandro Valverde, Sayın Vincenzo Nibali, Sayın Egan Bernal, Sayın Michael Woods… Hepsi orada iddialı olmak istiyor.
2018 Dünya Şampiyonası Yol Yarışı’na bir yarış izleyeceğiz gibi gözüküyor.
S.G.: Zorluluk açısından Rio’daki olimpik yarış gibi olacak. 2016 Rio çok kanlı bir yarış olmuştu. Öte yandan Valverde hakkında bir ek yapmak istiyorum. Dünkü yarışta (2020 Valensiya Bisiklet Turu 2. Etap) Tadej Pogacar’ı yokuşlu finişte geçemedi. Artık 40 yaşında, işi zor.
B.C.: Bu arada Pogacar da olimpiyat favorilerinden biri olabilir.
Son sorum şu: Bu sezon hangi yarışı anlatmak için sabırsızlanıyorsunuz?
S.G.: Benim için her zaman Paris-Roubaix.
B.C.: Klasikler ve Giro dönemi, sezonun en sevdiğim dönemi. Ama Belçika’daki küçük klasikleri de çok seviyorum. Omloop (Het Nieuwsblad), E3 (Harelbeke), mesela Gent-Wevelgem müthiş bir yarış.
Evet, Ronde ve Paris-Roubaix mükemmel yarışlar. Ama erken klasikler de çok güzel. Bunlarla birlikte Strade-Bianche’yi de çok seviyorum. Bir yarış tasarlasam tam olarak öyle bir yarış tasarlarım. Hem lokasyon hem de parkur olarak…
Net bir cevap alacak olursam?
B.C.: Omloop ve E3 diyorum.
Hazırlayan: Enes KANBUR