Kim Ne Dedi?
Galatasaray’ın Eskişehirspor’u üç golle geçtiği maçı değerlendiren spor yazarları Ceyhun Gülselam ve Felipe Melo’nun performansını ön plana çıkardı.
Aslan evinde kral!
Rıdvan Dilmen – Sabah
Melo önderliğindeki Ceyhun-Selçuk'lu orta saha maça o kadar yüksek tempoyla başladı ki, aslında 32 dakikada karşılaşmayı bitirdiler.
Karşılaşmanın son dakikasında da olsa Burak'ın çapraz koşusunda buluştuğu topu, Umut'a 'Al da at' diye verdiği pozisyonla gelen üçüncü gol Galatasaray taraftarını fazlasıyla mutlu etti. Galatasaray, 'ben şampiyonluğu istiyorum' diyor. Yeter mi yarın göreceğiz. Galatasaray, Fenerbahçe'nin puan kaybını bekleyeceğim ama anlamı olması için kazanmam lazım bilincinde. G.Saray agresif oynadı, hak ettiği bir galibiyet elde etti.
Mehmet Demirkol – Fanatik
Topu rakibe bırakan ama savunma konsantrasyonunu kaybetmeyen bir ekip oldu Galatasaray.
Ancak beklenen kontraları yapamadı. Bunda Hajroviç'in oyun tarzının payı var. Topla çok iyi ancak hızlı hücumda yok. Dolayısıyla topu hızla hücuma çıkarma işi Eboue'nin yokluğunda sadece Sabri ve Burak'a kaldı. Tek santrforlu oyunda bir de savunma kanatları oyuna çok girmeyince de Sniejder, Bursa maçındaki gibi kendisini kaybettiremedi.
Bu oyunda savunma disiplini övgüyü hak ediyor. Ancak kontratak yönünde beklenen etkinlikte değillerdi.
Uğur Meleke – Milliyet
Galatasaray'ın şu anda kadrosunda bulunan 10 yabancısından 8'i Brezilya bileti almak için çabalıyor; bu motivasyon da Sneijder, Eboue ve Melo'dan sonra Telles'le Hajrovic'te, hatta Chedjou'da bile hissediliyor. Mancini de bildiğinden şaşmıyor, kadrosunun motivasyonundan dibine kadar faydalanmaktan geri durmuyor.
"Galatasaray City" projesi uzun vadede ne sonuç verecek, hiçbirimiz bilmiyoruz. Ama Mancini'yi kendi doğrusundan şaşmadığı, hiçbir rakip ya da hiçbir oyuncu ayırt etmeden takımını her kabın şeklini alacak sıvı bir hale dönüştürmekte kararlı olduğu için takdir etmek gerek. "Sıvı takım" galiba şu anda doğru yolda. "Galatasaray City" kazandıkça moral depoluyor. Mancini'ye de herhalde şu anda bunun keyfini sürmek kalıyor.
"Duygusal anlar yaşadım"
Mert Aydın – Fotomaç
Mancini'nin kafasında az pozisyon veren hatta mümkünse topu hiç kendi kalesinde görmeyen bir takım var. Ancak planını uygulayabilecek savunma anlayışını oluşturması kolay olmadı. Farklı bir disipline ihtiyaç vardı. Varlığını kabul ettirmekte zorlanan Ceyhun'un bir anda Mancini'nin gözdesi olmasının nedeni aslında yıllar önce Fatih Terim'in onu Alman 4. Ligi'nden milli takıma doğrudan almasıyla aynıydı.
Galatasaray, Mancini'nin kafasındaki oyunda rakip pas yapmayı seviyorsa topun arkasında olacak. Bu geriye çekilme değil baskıyla top kapmaya yol açacak ve ilerideki becerikli ayaklar işi bitirecek.
Hakan Ünsal - Hürriyet
Ceyhun'un varlığı Melo'yu rakip alanda çok daha etkin hale getirdi. Selçuk, Ceyhun'un varlığını hissettiğinden beri G.Saray için rakip alanda çok daha üretken bir oyuncu olmaya başladı. Ama Selçuk da 1-2 hafta sonra çok daha ofansif bir oyuncu olacak. Birbirini tetikleyen bu sebepler sonucunda Galatasaray, daha ofansif, daha çok pozisyon üreten ve daha çok gol atan bir takım oldu.
Levent Tüzemen – Sabah
Drogba'sız Galatasaray sahada heybetsiz bir görüntü veriyor. Boyuyla, posuyla tavırlarıyla ve güçlü fiziğiyle Drogba gerçekten sahada fazla yer kaplıyormuş. Galatasaray Drogba'nın heybetini gol bölgelerinde fazlasıyla hissetti. Burak'a enfes gol pası veren Hajroviç'in oyun zekasına, tekniğine sözüm olamaz.
Ama futbol sadece topla oynanan bir oyun değil. Topsuz oynamayı da öğrenmek gerekir. Hajroviç top ayağındayken mükemmel, topsuz oyunda yardıma gelmiyor. Mancini, Bosnalı'nın topsuz oyunda da olmasını sağlamalı.
Levent Tüzemen – Sabah
Çoğu zaman eleştiri alan, kimse tarafından beğenilmeyen Ceyhun'un da oynadıkça ciddi biçimde takımına katkı sağladığı dün gece görüldü. Eskişehirspor iyi futbol oynayan, seyir zevki veren bir takım. Ama (nasıl düşünmezler anlamıyorum) bir santrforları yok. Hürriyet sahaya ruhunu koyan oyuncu kimliğini dün de gösterdi. Takdir edilmesi gereken bir profesyonel.