Fıla Yönetim Kurulu Üyesi Rodika Yakşi."2020 Olimpiyatlarına Adayız Ama Hiç Kimse Gelip Bize Bir...
Hüseyin Yeşilkavak - Uluslararası Güreş Federasyonları Birliği (FILA) Yönetim Kurulu Üyesi Rodika Yakşi, "2020 olimpiyatlarına adayız ama hiç kimse gelip bize bir şey sormuyor" dedi.
Hüseyin Yeşilkavak - Uluslararası Güreş Federasyonları Birliği (FILA) Yönetim Kurulu Üyesi Rodika Yakşi, "2020 olimpiyatlarına adayız ama hiç kimse gelip bize bir şey sormuyor" dedi.
Yakşi, AA muhabirine, FILA Yönetim Kurulu Üyesi olarak, Güreş Federasyonu'nun Hamza Yerlikaya başkanlığındaki yeni yönetim kuruluna başarılar diledi.
Türk güreşinin Londra Olimpiyatları'nın ardından dibe vurmuş gibi görünse de yeni sporcular, yeni yönetim, yeni bir anlayış, birlik ve beraberlik ile bunun üstesinden gelebileceğini belirten Yakşi, yeni yönetim kurulunun en çok birlik ve beraberliği sağlama konusunda zorlanabileceğini ifade etti.
Yakşi, güreş camiasının bölünmüşlük içinde bulunduğunu, bu nedenle yönetim kurulunun işinin zor olduğunu dile getirerek şunları söyledi:
"Buna rağmen her zaman dibe vurmuş bir şeyi kaldırmanın daha kolay olduğunu düşünüyorum. Yönetim kurulu seçileli daha 2 ay oldu. Bugün için fazla bir yorum yapmak da doğru değil. Yakın zamanda Türkiye şampiyonası düzenlendi. Her sene yaşadığımız sorunları bu sene de gözlemledim. Şampiyonada maalesef iyi olan sporcular, seyirci getirebilecek sporculardan 120 kilogramda serbest güreşçi Taha Akgül dışında kimse yoktu. Katılmıyorlar. Nedeni senelerce araştırıldı hala bir çözüm getirilemedi. Anladığım kadarıyla başkanımız bir deplasmanlı lig başlatmak istiyor. Hatırladığım kadarıyla deplasmanlı lig 1994-1995 senesine kadar vardı. Bu, canlılık getiriyor. Kulüpler için, bireysel katılan sporcular için devamlı formu canlı tutmak demek."
Son dönemde bir çok kesimin "Ata sporumuz atletizm" şekilde yorumlarda bulunduğunu, fakat Türkiye'nin ata sporunun güreş olduğunu vurgulayan Yakşi, Türk milleti olarak bunun değerinin bilinmesi gerektiğine işaret etti.
-"2020 için ne yapıyoruz-"
Yakşi, Türk güreşinin özellikle son yıllarda uluslararası platformda bir hayli zayıf kaldığını belirterek, "Bunun nedenleri çok. Bunlardan birisi de altyapı eksikliği. Güreş madem ata sporumuz, madem kutsal sporumuzsa, ona o açıdan bakmak ve ona göre değer vermek lazım. Devlet politikası halinde gelmeli. Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın gençlik projeleri son dönemde çok fazla ama performans için gerçekten uluslararası platformda belli yerlere gelemiyoruz. Neden - Çünkü altyapımız yok. 2020 olimpiyatlarına İstanbul aday ama biz 2020 için ne yapıyoruz-" diye konuştu.
Uluslararası platformda güreş dendiğinde akıllara ilk olarak Türkiye, Rusya ve İran'ın geldiğini söyleyen Yakşi, ancak son dönemlerde olimpiyatlarda, Avrupa ve dünya şampiyonalarında bir Fransız, bir Amerikalı güreşçinin şampiyon olabildiğine dikkati çekerek, artık sporda bilimin de çok önemli olduğuna değindi.
-"İlgisizlikten şikayetçiyim"
Yakşi, FILA'da Türkiye'nin çok etkili ve özel bir yere sahip olduğunu belirterek, burada dünya güreşini yöneten 16 kişinin içinde kendisiyle birlikte Asbaşkan Ahmet Ayık'ın olmasının da büyük bir avantaj olduğunu, bunun iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
"Sadece güreş ile sınırlı değil, tüm spor dalları incelendiğinde ülkemizi uluslararası platformda temsil eden zaten 10-15 kişiden fazla değil" diyen Yakşi, şöyle devam etti:
"2020 olimpiyatlarına adayız ama hiç kimse gelip bize bir şey sormuyor. Ben beklerdim ki Bakanlık olsun, Genel Müdürlük olsun, çağırsın bizi desin ki
'Güreşin durumu ne, Sizce ne yapmamız gerekiyor -' ama maalesef hiç kimse sormuyor. İlgisizlikten şikayetçiyim. Sadece ben değil muhtemelen diğer branşlardaki arkadaşlarımız da öyle. Çünkü 2020'ye adayız. Bir dosya hazırlanıyor. Uluslararası lobi yapılıyor. Çok güzel bir dosya hazırlanmış ama uluslararası platformda lobi gerekiyor, konuşmak, tanıtmak, anlatmak gerekiyor. Bunları kimin anlattığını halen anlamış değilim. İstanbul'un cazibesi çok yüksek ama bir organizasyon, bir olimpiyat yapmak gerçekten kolay bir şey değil. Yapabiliyor muyuz- Yapabiliyoruz ama ne zaman yapabiliyoruz- Duygusallığı bir kenara bırakarak doğru adamı doğru yere koyarsak ve profesyonelce çalışırsak bunu yapabiliyoruz. Mesela Erzurum Üniversite Oyunları, görselliği çok güzeldi ama içinde o kadar sorun vardı ki. Dünya bizi çok büyük görüyor. Çok büyük işler yapabiliyoruz ama her zaman son dakikaya kadar bekliyoruz, son dakikaya sıkıştırıyoruz. Zamanında harcamamız gereken enerjiyi daha organize şekilde harcarsak daha büyük işler başarabiliriz."
-"Günlük başarı beklememek lazım"
Rodika Yakşi, Türk güreşinin özellikle son dönemde dipte gibi göründüğüne, buna karşın sürekli gündelik başarı beklemenin doğru olmadığına değinerek, şunları kaydetti:
"Günlük başarıyı beklediğiniz zaman sporcuları harcıyoruz. Gidiyoruz Avrupa Şampiyonasına bir kaç madalya alıp geliyoruz, dünya şampiyonasında da öyle. Son 3 senede dünya şampiyonasında bir birincilik, iki ikincilik alan Grekoromen Milli Takımı olimpiyata gidiyor ve bir tek bronz madalya alıyor. Bu da çok acı. Demek ki bir yerde hata yapıyoruz. Olimpiyattan sonraki senelerde biz hep çok madalya alıyoruz neden- Profesyonelce düşünen bütün ülkeler, olimpiyattan sonra takımları değiştiriyorlar. Biz hala 'yok bu sene de şampiyon olalım' diyoruz. Olalım da 4 sene sonra olimpiyatta ne yapacağız- Binmişiz bir kaç sporcunun sırtına, onları öldürünceye kadar gidiyoruz. Güreşin birinci derecedeki en büyük sorunu altyapıdır. Yıldızlar kategorisindeki sporcularımıza kilo verdiriyoruz, çocukları mahvediyoruz. Yıldızlarda bir sürü madalya alıyoruz, gençlerde bir iki tane alıyoruz. Sporcu büyük olunca da artık hem spordan bıkmış, hem kilo sorunu yaşamaya başlıyor. Buna bir prensip koymak ve sporcuları devamlı formda tutmak lazım."
Yayıncı: Mehmet Tevfik Erçetin - ANKARA