Dinçel "Şampiyonluk kupasını kaldıracağız"
Fethiyespor 3. Lig 3. Grupta 26. hafta karşılaşmasında deplasmanda Büyükçekmece Tepecikspor ile karşılaşacak.
Fethiye spor 3. Lig 3. Grupta 26. hafta karşılaşmasında deplasmanda Büyükçekmece Tepecik spor ile karşılaşacak. Ligde 56 puanla 2. sırada bulunan Fethiye spor, hazırlıklarını sürdürürken takımda sadece sakat olan Serhat Mutlu'nun bu karşılaşmada kadroda yer alamayacağı öğrenildi. Teknik Direktör Selahaddin Dinçel haftalık değerlendirme toplantısında " O sene bu sene, şampiyonluk kupasını taraftarlarımızla birlikte sezon sonunda Beşkaza Meydanı'nda hep birlikte kaldıracağız" ifadelerini kullandı.
Fethiye spor teknik direktörü Selahaddin Dinçel İstanbul'da oynanacak Büyükçekmece Tepecik spor maçının kar nedeniyle bir hafta ileriye alınmasıyla daha fazla çalışma fırsatı bulduklarını anlatırken Fethiye spor ile ilgili soruları da cevaplandırdı. Teknik direktör Selahaddin Dinçel "Yaklaşık on günlük bir ara oldu. Fethiye spor bu arayı çalışarak geçirdi. Bizim açımızdan iyi oldu diyebilirim. Çok ciddi olmasa da sakatlıklar vardı. Bu oyuncularımız iyileşti. Hafta sonunda Tepecik deplasmanına gideceğiz. Avantajlı durumdaydık. Ancak bu avantajı rakibimize verdik. Bu hafta Tepecik maçını oynadıktan sonra yedi maçımız kalacak. Bu maçı kazanmaya gidiyoruz. Sezona genel baktığımızda her maçımızı kazanmak için oynadık. Bizde hedeften bir sapma yok. Sadece avantaj yitirdik. Herkes her şeyin bilincinde. Sezon başında koyduğumuz hedefe mutlaka ulaşacağız. Kırıkkale maçında zemin nedeniyle sakatlanan Serhat, Mart ayı sonuna kadar özel olarak çalışacak. Kısa sürede takıma dahil olması mümkün değil" dedi.
Ceyhan maçında Nurettin'in kaçırdığı penaltıyı değerlendiren teknik patron Selahaddin Dinçel," Ceyhan maçında kaçan penaltı çok enteresan bir penaltıdır. Şöyle sanıyorum bizim çocuklar dünya futbolunda bir penaltı taktiği var onu yapmak istemişler. Ama sonuca ulaşmadı bu da bir tecrübe. Direk vuruşu daha doğru olduğunu düşünüyorum bunu da kendi içimizde konuştuk değerlendirdik. Dediğim gibi futbol da yaşadığın her an her pozisyon size deneyim olarak geri dönüyor. Çocuklar da bu yaşadıklarından tecrübe kazandılar diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Fethiye spor'da Antalya'da oynanan Of spor maçı sonrası kadro dışı bırakılan Soner Birinci ile ilgili soruyu cevaplandıran Dinçel," Profesyonel futbolcunun davranmayacağı bir şekilde bir davranış sergiledi. O yüzden kadro dışı kaldı. Süreç bu şekilde ilerledi. Biz teknik sorumlu olarak ve kulüp yönetimi olarak bir karar aldık. ve bu karar uygulanıyor şuan da bizimle birlikte değil ve olmayacakta" ifadelerini kullandı.
Taraftarların Fethiye spor'u çok iyi sahiplendiğini anlatan Dinçel," Geldiğim günden beri 12. adamın takımına ne kadar bağlı olduğunu Apaçilerin armayı ne kadar çok sevdiğini gördük. İyi günde kötü günde her zaman takımlarının yanındalar. Bunu her platformda gönül rahatlığıyla söyleyebiliyorum. O sene bu sene olacak onlarla birlikte beş kaza meydanında inşallah o kupayı kaldıracağız. Diyorum ya en ufak bir şüphem yok, takımıma, yönetimime, takımıma, şehrime inanıyorum ve güveniyorum. Kalan bu 8 maçı da en iyi şekilde geçirecek ve Ligi zirvede bitirecektir" ifadelerini kullandı.
Türk futbolunda 13 hakemin görev dışı bırakılmasını da değerlendiren Dinçel," Genel olarak hakem performanslarında biz en iyi şekilde ligimizi sürdürürken ikinci yarı ne hikmetse inanılmaz formsuz, hakemler sonuca tesir eden düdükler ve bayraklarla karşılaştık. Bunlar kesinlikle mağlubiyetlerin bahanesi değil orta da bir gerçek var, orta da verilen ya da verilmeyen pozisyonlar var. Çıkarılan veya çıkarılmayan kartlar var. Bunlar saha içerisinde mücadele eden oyuncunun da o anda dengesini ve psikolojisini bozuyor. Tabi bizim bire bir yaşayamadığımız ve şahit olamadığımız fakat saha içerisinde diyalog boyutunu da birçok oyuncumuzdan farklı şeyler duyduk. 2. Yarı da neden böyle formsuz bir süreç Fethiye spor'u buldu diye düşünüyorum ama biz ne olursa olsun kendi işimize bakmamız gerekiyor. Ben özellikle şunu yıllardır söylüyorum basınla otururken söyleyişiler de hep şunu savundum dedim ki son yıllar da Türk futbolun da ve hakemlerin dışarıdan görüntüsüne baktığımız zaman eğitimli, kendini yetiştirmiş, genç yeni bir jenerasyon geliyor. Bu da Türk futbolu için çok büyük bir kazanç diye ben değerlendiriyordum. Fakat gerek bu son üst klasmanda ki hakemlerin emekliye zorunlu olarak ayrılması veya hakemliklerinin askıya alınması gerek alt liglerde ki bariz hataların oluşması inanın bizi de düşündürmüyor değil. Ama yorum yapmak istemiyorum, niye böyle oluyor? Bazı noktalara bizim müdahale olmamız mümkün değil. Acaba üst liglerin baskısıyla mı oluyor? veya farklı durumlar mı söz konusu? İnanın bizde bu işin içinde yaşayan bu işin merkezinde olan insanlar olarak karasız kalıyoruz. Yorumlayamıyoruz bazen de susuyoruz ama ben kendi ligimizle ilgili şunu söylemek istiyorum o genç ve eğitimli nesli ben çok samimi, kendilerini yukarıya taşıyan yapı da olduklarını inanıyorum. İnşallah bu süreçte bu tür hakem hatalarıyla bir daha karşılaşmayız. Biz hiç kimseden ayrıcalık beklemiyoruz, bizim lehimize yaklaşsınlar istemiyoruz. Orta da ne varsa onu çalsınlar onu yönetsinler istiyoruz. Ama bu süreç belki futbol yaşamımız da ömrümüzde görmediğimiz bir süreç. 13 tane üst klasman hakemlerinin hakemliklerini askıya alınması enteresan bir durum. Ama bekleyip görmek, izlemek lazım. Bu iş nereye gidiyor? Nereye kadar ulaşacak? Kimse memnun değil, kazanan da kaybeden de şikayet ediyor. Ülkemiz de hakemler üzerinde bir baskı da var. Ben bu kadar baskının bu kadar spor programlarında hakemler üzerinde konuşmanın da doğru olmadığını düşünüyorum. Biz bazen antrenmanlar da düdüğü elimize alıp hakemlik yapıyoruz. Anlık karar vermek zorundasın inanın çocuklar bizim verdiğimiz kararlara da hocam el vardı, Hocam faul vardı, yoktu diyebiliyor. Binlerce kişinin izlediği müsabakalar da hakem anlık karar veriyor, insandır hata yapabilir. Ama kasıtlı hata yaptıklarına da ben inanmıyorum, inanmakta istemiyorum" diye konuştu. - MUĞLA