Bursasporlu Civelli: İçimdeki 9 Numarayı Keşfeden Olmadı
Bursaspor'un Arjantinli savunma oyuncusu Renato Civelli, fiziğinin uygun olması nedeniyle stoper olduğunu belirtirken, "İçimdeki 9 numarayı keşfeden olmadı" dedi.
Bursaspor'un Arjantinli savunma oyuncusu Renato Civelli, fiziğinin uygun olması nedeniyle stoper olduğunu belirtirken, "İçimdeki 9 numarayı keşfeden olmadı" dedi.
Kulübün resmi yayın organı Bursaspor Dergisi'ne açıklamalarda bulunan Civelli, her futbolcunun gol atmaktan hoşlandığını anlatırken, çocukların savunma yerine forvette yer almak istediklerini anlattı. Reneto Civelli, kendisinin de golcü olmayı arzu ettiğini ifade ederken, "Mecbur olduğum için stoper oldum. Ben bu halimle stoper olmazsam ne olabilirim ki. Fiziğime baksanıza. Aslında açıkça söyleyeyim yıllardır zeki bir teknik direktörün gelip içimdeki 9 numarayı görmesini bekliyorum. Artık kariyerimin sonuna geliyorum ve bu olmayacak galiba. İçimdeki 9 numarayı bir türlü gören olmadı. Her futbolcunun hoşuna gider gol atmak benim de çok hoşuma gidiyor. Zamanı gediğinde de denemeye çalışıyorum" diye konuştu.
"SON İKİ SEZONDA KIRMIZI KART GÖRMEDİM"
Futbol yaşamında çok fazla kırmızı kart gördüğünü belirten tecrübeli futbolcu, şöyle devam etti:
"Futbolumun 2-3 sezon öncesine kadar kırmızı kart çok vardı. Son 2 sezonda kırmızı kart hiç görmedim. Öncesinde çift sarı karttan da gördüğüm kırmızı kart yok. Genelde direkt atılıyordum. Şimdi onun üstüne çalıştım ve daha çok geliştirdim kendimi. En azından maçları kartsız veya en kötü sarı kartla tamamlamaya çalışıyorum. Fauller maç içinde gerçekleşebiliyor ama benimkiler daha fazla göze batıyor. O da büyük cüssemle alakalı sanırım. Artık 30 yaşıma geleceğim, yaşımla ilgili belli bir olgunluğa ulaşıyorum bunun yanında maç tecrübem var. Maç içinde oluşacak durumları iyi şekilde kontrol edebildiğimi düşünüyorum açıkçası."
"KALİTELİ AYAKLARIMIZ VAR"
Takımın kaliteli futbolculardan oluştuğunu belirten Civelli, Bursaspor'un sürekli topu kontrol etmeye, oyunu elinde tutmaya çalışan bir takım olduğunu, önceleri buna şaşırdığını ifade ederken, "Çok kaliteli ayaklarımız var; Pablo gibi Belluschi gibi. Ne zaman baksam, ne zaman kafamı kaldırsam onları hep boş görüyorum. Çok üst düzey kalitede yetenekleri olan oyuncular bunlar. Tabii ki bu takım uyumu ile alakalı da bir durum. Yeni gelen çok oyuncu var. Teknik ekip değişimi yaşadık. Baktığınızda 1,5 aydır çalıyoruz. Bu fazla bir süre değil. Biraz zamana ihtiyacımız olduğunu kabul etmemiz gerekiyor" dedi.
İBRA'YI NEDEN ÖPTÜ?
Arjantinli futbolcu, Nice'te forma giyerken PSG maçında İbrahimoviç'i bir pozisyon sonrası öptüğü hatırlatılınca şunhları anlattı:
"Özünde dikkat dağıtma vardı aslında o hareketin. Çok fazla da konuşmak istemiyorum çünkü İbra; Avrupa'nın en medyatik isimlerinden bir tanesi. Bunlar maç içinde olabilecek reaksiyonlar. Bazen dikkat dağıtmak için böyle şeyler yapılabiliyor. Benim o hareketimden sonra İbrahomoviç beni itti. Ondan sonra hakem ikimize de sarı kart gösterdi. Bana niye sarı kart gösterdiğini anlayamamıştım. Saha içinde olabiliyor bu tür şeyler ya da daha agresif olaylar. Saha içinde de kalıyor. Şöyle ki, birçok forvetle birebir bağlantı içindeyim ve takımın son adamıyım. İkimiz de aynı şeyi istiyoruz, kazanmayı. Dolayısıyla, iki farklı taraf aynı şeyi istediği zaman bunların yaşanması çok normal. Ama dediğim gibi saha içinde olan ve orada kalan şeyler."
"LUGANO İYİ BİR İMAJ BIRAKMIŞ"
"Lugano çok iyi bir imaj bırakmış Türkiye'de" diyen Civelli sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çok iyi oynadı ve katkı verdi. Dolayısıyla burada onunla karşılaştırılmak güzel. Ama Fransa'da beni onunla karşılaştırsalardı bu benim kötü bir oyuncu olduğumu gösterirdi. Çünkü gerçekten çok yazık, adam oraya gitti, çok fazla oynayamadı başka şeylerle uğraşmak zorunda kaldı. Ama buradaki performansıyla karşılaştırılmam güzel. Diego Lugano'yu Uruguay'dan biliyorum. Burada başarılı olacağını biliyordum. Fransa'da da başarılı olacağını düşünüyordum. Bazı takımlarda ülkenin futboluna alışman için sana zaman verilir. Bazı takımlarda bu olmaz. PSG özellikle son yıllarda uluslar arası figürleri takıma getirmeye çalıştı. Futbol kültürü oluşturmaya çalıştılar. Lugano'ya üzülüyorum aslında."
"BİR KERE DE OLSA MİLLİ TAKIMDA OYNAMAK İSTİYORUM"
Başarılı futbolcu "Çok isteyip de yapamadığın bir şey var mı?" sorusuna "İki tane var aslında. Birincisi River Plate'te oynamaktı. Bunu belki gerçekleştirebilirim ilerde. Daha kariyerimi noktalamadım sonuçta. Bunun için şansımı kaybetmiş değilim. Çocukluk hayalimdi River Plate'i hep istedim. Bir de, bir kereliğine de olsa milli takımda oynamak" yanıtını verdi. - Bursa