Bocce, bowling ve dartta, üniversitelerle iş birliği ve yeni projeler hedefleniyor (2)

Türkiye Bocce, Bowling ve Dart Federasyonunun başkanlığını ve aynı zamanda Bayburt Üniversitesinin rektörlüğünü yürüten Prof. Dr. Mutlu Türkmen, spor bilimleri fakülteleri ile beden eğitimi spor yüksekokullarına öğrenci alımında çeşitli branşlarda pilot üniversiteler belirlendiğini belirterek, "Bu çerçevede biz de Bayburt Üniversitesi olarak boks, halter ve ragbi branşlarına sahip çıkacağız. Bu branşlarda yetişmiş öğrencileri üniversitemize alacağız." dedi.

Mutlu Türkmen, AA muhabirine, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle erteledikleri faaliyetler ve kamu kurumları ile üniversiteler arasında planladıkları iş birlikleri hakkında açıklamada bulundu.

Üniversitelere alınacak başarılı sporcuların, Gençlik ve Spor Bakanlığının da desteğiyle daha iyi şartlarda yetiştirileceğini vurgulayan Türkmen, "Eğitim dönemleri esnasında fiili olarak antrenörlük yapmaları temin edilecek. Bir anlamda onlar için staj alanları oluşturulacak. Bu kardeşlerimiz daha sonra mezun olduklarında, bakanlığımızın teşkilatlarında öncelikli istihdam olanağı bulacak. Dolayısıyla biz yetişmiş sporcuyu belirli branşlarda üniversitemize almış olacağız. Bu arkadaşlarımız akademik olarak donanımlı bir şekilde mezun olurken, diğer yandan da uygulama sahasıyla da bütünleşecek. Böylece güçlü antrenörler olarak Türk sporuna hizmet etmiş olacaklar. Bu yönde bir çalışmayı bu yıl itibarıyla başlatmış olacağız." ifadelerini kullandı.

Bu tip proje ve çalışmaları Gençlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü iş birliği ile hayata geçirmek istediklerini anlatan Türkmen, şunları kaydetti:

"Gençlik Hizmetleri Genel Müdürümüz Emre Topoğlu'yla bir görüşme yaptım. Öğrenciler hem üniversiteler içerisinde yer alan genç ofislerde hem de illerde yer alan gençlik merkezleri ve kamplarında değerlendirilmiş olacaklar. Onları, yetişmiş gençlik liderleri olarak yaşama hazırlayalım istiyoruz. Aslında Yüksek Öğretim Kurulunun (YÖK) da temel perspektifi bu. YÖK'ün bir hedefi de öğrenciyi sadece 4 sene akademik eğitim gören bir birey olarak değil, onu toplumun içerisine katarak ilgili sektörel alanlarda tecrübe edinmelerini sağlamak. Onları kariyer odaklı olarak yaşama hazırlamak. Stajdan çok daha ileri boyutta bir uygulama alanı oluşturmayı YÖK bir politika olarak özellikle benimsemiş durumda."

"ABD'de 150 ülkeden fazla madalya kazandıran üniversiteler var"

Türkmen, üniversitelerin spor kulüplerine sağlanacak desteklerle gelecekte bu kurumların sportif başarıda çok daha dinamik bir rol üstlenebileceğini düşündüğünü söyledi.

Üniversitelerin çok sayıda düzenli sportif faaliyetleri içerisinde yer aldığını anımsatan Türkmen, "Üniversiteler arası yarışlar organize ediliyor, üniversiteler arası ligler var. Bir de üniversitelerin spor kulüpleri var. Biz bu hususla ilgili de geçtiğimiz günlerde Sayın Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Halis Yunus Ersöz'le istişarelerde bulunduk. Spor kulüplerine sağlanacak desteklerle önümüzdeki süreçte, üniversitelerin çok daha dinamik rol üstlenebileceğini düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Türkmen, kamu kurumlarının spor kulüplerine çok büyük katkılar sağladığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Bir takım kaynaklar üniversiteye aktarıldığı zaman, performans sporcusu olarak eğitim öğretimine devam eden arkadaşlarımız, kulüp aramaksızın kendi üniversitelerindeki kulüpte faaliyetlerine devam etmiş olacaklar. Bunun dünyada da çarpıcı örnekleri de var. ABD'de mesela 150 ülkeden fazla madalya kazandıran üniversiteler var. Bu tür modeller üzerinde yeni dönemde çalışılabilir diye düşünüyorum. İnşallah yeni dönemde bu konuyla ilgili Gençlik ve Spor Bakanlığı'mız ve YÖK arasında daha etkin bir eşgüdüm sağlayarak, arabuluculuğumuzla, bu alanda spor bilimci ilk rektör olarak biz de faydalı olmaya gayret edeceğiz."

"Eylül ayı itibarıyla ulusal ve uluslararası faaliyetlerimize başlıyoruz"

Türkmen, Kovid-19 nedeniyle hem ulusal hem de uluslararası birçok organizasyonu askıya aldıklarını anımsatarak, 2020 faaliyet takviminde yer alan çok sayıda etkinliği iptal etmek zorunda kaldıklarını söyledi.

Kovid-19 salgını süresince uzaktan faaliyetler yaparak süreci değerlendirmeye çalıştıklarını anlatan Türkmen, "Salgın döneminin başından itibaren organizasyonlardan çok dramatik bir kopuş oldu maalesef. Bizim branşlarda faaliyet olmadı. Sadece bocce ve dartta çevrim içi sistemleri kullanarak arkadaşlarımızı yarıştırmak gibi çözümler ürettik. Dünya Dart Federasyonunun çevrim içi bir şampiyona denemesi oldu. Bizim de bu tür tecrübelerimiz oldu ama bowlingde böyle bir şeyi yaşayamadık." ifadelerini kullandı.

Türkmen, faaliyetlerine eğitim öğretim güz döneminde yeniden başlayacaklarını ifade ederek, "Eylül ayı itibarıyla ulusal ve uluslararası faaliyetlerimize başlıyoruz. Sadece dartta yapılacak Avrupa ve dünya şampiyonaları gelecek seneye ertelendi. Boccede raffa disiplininde benim de uluslararası federasyon başkanlığını yürüttüğüm disiplinde bu seneki dünya şampiyonası ve kıtasal faaliyetleri önümüzdeki yıla tehir ettik. Ancak boccenin diğer iki disiplininde volo ve petankta faaliyetlerimiz Eylül ayında başlıyor. Ağustos ayında çeşitli seçimler yaparak milli takımlarımızı oluşturduk. 'Bismillah.' deyip, kaldığımız yerden devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

"(Bocce, bowling ve dart branşları) Herkesin yapabileceği spor dalları"

Türkmen, bocce, bowling ve dart branşlarının Türkiye'de tabana yayılması için kamu kurumları ile federasyonlarla iş birliği yaptıklarını dile getirdi.

"Branşlarımızın her üçü de herkesin yapabileceği spor dalları." diyen Türkmen, şunları kaydetti:

"Bu çerçevede zaten uzun yıllardır Türkiye Herkes için Spor Federasyonu ile çeşitli iş birliklerine gidiyoruz. Branşlarımız farklı yaş ve engelli gruplara da uygun. Kilolu, zayıf, hatta cılız fiziksel özelliklere sahip bireyler bu sporu çok rahat yapabilirler. Bu salgın öncesinde Gençlik ve Spor Bakanlığı'mız branşlarımıza özellikle okul sporları tabanlı olarak çok geniş imkan sağlamıştı. 2013 yılından itibaren bocce, 2014 yılından itibaren dart ve 2018 yılında da bowling branşımız okul sporları programına eklenmişti. Özellikle bocce ve dart branşlarımız çok kısa süre içerisinde 81 ilde yaygınlaşmış oldu. Branşlarımız, çok özel malzeme gerektirmediği için oryantasyon kolay oluyor. Onun için kısa sürede öğrenci kardeşlerimizi branşlarımıza sporcu olarak kazandırıyoruz."

"Samsun'da bulunan Türkiye'nin en büyük bowling salonunun işletmesi federasyonumuza devredildi. İnşallah orası bir sporcu üretim fabrikası olacak," diyen Türkmen, temmuz ayında faaliyete geçirdikleri bu tesisi çok güçlü bir şekilde kullanmayı düşündüklerini vurguladı.

Alışveriş merkezleri içinde bulunan özel bowling salonları ve tesislerinin kendileri için bazı avantajları olduğunu ama temkinli yaklaştıklarını anlatan Türkmen, sözlerini şöyle tamamladı:

"Sportif başarıları olan arkadaşları yer yer buralara yönlendirebiliyoruz. Kaliteli salonlar özelikle kapılarını sporculara açıyorlar. Ancak daha küçük, niteliksiz işletmeler sporcu istemiyor. Bu da normal. Çünkü bowling salonunun yeterliliği sporcular için önemli bir konu. Biz de federasyon olarak her tesiste, her salonda spor yapılmasına izin vermiyoruz. Sporcu da zaten orada yapamıyor. Çünkü bowling oynanan salonların çok bakımlı bir yüzeye sahip olması ve yağlamaların iyi yapılması gerek. Kaliteli malzemelerin kullanılması ve yine konuya teknik olarak vakıf personelin çalıştırılması gerek. AVM'lerde yer alan bu tip salonlar çok masraflı, kiraları yüksek olan işletmeler. Sporcuların bu tip yerlerde antrenman yapması maliyet açısından da zor oluyor. Onun için kamuya ait tesislerin olması şart. Özellikle bizlerin Samsun'da devraldığı bowling salonu burada çok önem kazanıyor. Yine bizim Bayburt Üniversitesinde küçük de olsa bir salonumuz var. Türkiye'de birçok üniversitede bowling salonları kuruluyor. Yine belediyeler bowling salonları oluşturuyor. Bunlar güzel gelişmeler. Kamu yatırımıyla kurulan bu tür tesislerle bowling daha da öne çıkacak ve inşallah önümüzdeki yıllarda yaygın bir taban bulacağını ümit ediyorum. Bocce ve dartta biz bunu yakaladık."