Biz Sınır Tanımayız Be Abi!
Bu başlık çok şeyi anlatıyor; 1-TFF yabancı sınırını kaldırdı sorumluluk rafa kalktı! 2-Emre sınırını kim çizdi? 3-Arda sınırı aştı! 4-UEFA sınırı koydu! Bunların hepsi doğru.
Bu başlık çok şeyi anlatıyor;
1-TFF yabancı sınırını kaldırdı sorumluluk rafa kalktı!
2-Emre sınırını kim çizdi?
3-Arda sınırı aştı!
4-UEFA sınırı koydu!
Bunların hepsi doğru.
Sınırlar kalktı düzen şaştı.
Yabancıya kriter koy da bari sınırsızı sınırla!
Türk futbolunu saldım çayıra Mevlam kayıra.
Ne yazık ki bu ülkede TFF, Türk çocuklarını koruyacağı yerde kulüpleri korur, gençlerin önünü tıkar!
Yabancı sınırını kaldırır, kara Afrika'dan alt yapının önüne baraj koyar.
Sorumsuzca para harcayarak camiaları zarara sokan büyük kulüp başkanlarının rotasında gider. Gerekçe olarak da Kulüpler Birliği Vakfı'nın istekleri doğrultusunda hareket ettiğini söyler. Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı da üç büyüklerden çıkar!
Büyükler de daha yabancı sınırı sınırsızlaşmadan zaten sınırı aşanlardır!
TFF, Türk futbolunu yüceltmek için değil kulüpleri kurtarmak için bu kararı aldı.
Ne gereği vardı borç içinde yüzen kulüplerin kasalarını yurt dışına bu kadar açmanın.
O zaman alınacak yabancılara kriter koy da bari sınırsızı sınırla!
Böyle amorf bir yapı gördünüz mü?
Kaş yapayım derken göz çıkardılar.
Gençlerimiz iğdiş ediliyor
Bu karardan önce kulüplerin elindeki kontenjan fazlası yabancılar bir biçimde gitmek durumunda kalıyorlardı. Çünkü oynatılmaları mümkün değildi. Şimdi öyle mi ya? İhtiyaç fazlaları kulüpte kalacak, bir gün oynarım umuduyla yatacak! Kulüp de bunlara paralarını takır takır ödeyecek.
Neresi fayda bunun?
Kulüpler oynatmadığı futbolcuya da para verecek.
Türk çocukları da kenarda onların yüzünden oynayamayacak. Çünkü üç oyuncu değişikliğinin ikisi yine onlarla yapılacak!
Neresinden baksan hava!
Dünya, gençlerinin gözünün içine bakarken, biz gençlerimizin gözünü-gönlünü karartıyoruz!
TFF'nin aldığı yabancı sınırını kaldırma kararı Türk futbolunun kara tablosudur.
Gençlerimiz iğdiş edilmektedir.
Şikeyle boğulan futbolumuz şakayla batar!
TFF'nin yabancı sınırsızlığı kararı mutlaka değişmeli!
Sanki üç otuz paraya kiloyla alınıyor bu yabancılar.
Gördünüz; Drogba, Cambiasso, Forlan, Reyes, Arshavin, Eboue el yakıyor…
Güiza bile çuvalla götürdü fayda etmedi elde kaldı!
Şaka gibi vallahi!
Zaten şikeyle battık, bari sınırsız yabancı şakasıyla boğulmayalım!
Bu karar mutlaka değişmeli.
Milli Emre Arena'da da aynı Emre Saraçoğlu'nda da…
Emre'yi milli formada protesto ayıptır ama… Aynı duyarlılık Emre'nin milli forma altında medyaya çektiği koldan çıkma, dirseği kavramalı bilekten el sallama da ayıp sınıfına alınmalı. O maç da Saraçoğlu'ndaydı.
Emre milli forma altında Avusturya maçında bunu yaptıktan sonra onun koluna milli kaptanlık bandı da takılmamalıydı.
Takılırsa protesto hakkı da doğar!
Ayrıca ıslıklama milli formaya değil içindekinedir.
Kimse milli formanın kutsallığı üzerine 'durumdan vazife' çıkartmamalı!
Vicdan ve milliyet sömürüsü yapmamalı.
Bu lafım da ayıba sınır koyanlara…
Medya yaygaracılarına duyurulur!
Arda sınırı aştı ama ha Madrid ha Floransa ne fark eder?
Veda konuşmasında 24 yaşındaki Arda'ya bir kez daha bayıldım. Öyle mesajlar verdi ki kutlarım;
'Ben de artık taraftarım' diyen Arda'nın gitmesine ben de taraftarım.
'Başaramazsam da çoğunuza kına yaktırırım herhalde' bu laf da gidişine taraftar olmayanlara…
En güçlü sözü de şu;
'Fatih Terim telefonuma çıkmıyor. Aramızda üzüntü olur ama kırgınlık olmaz. Kendisi Fiorentina'ya giderken en çok ağlayanlardan birisi de bendim. Onun yeri dolmaz ama benim yerim dolar. Beni de en çok Hocam Terim anlar!' Breh breh breh… Taş gediğine böyle oturtulur.
Arda da, Terim gibi sınırı aştı. Edirne'den öte gitti.
Arda üzgün gitti, Terim alkışlanarak gitmişti.
Oysa Arda'nın da, Terim'in de hatta bir zamanlar Emre Belözoğlu'nun da Galatasaray'daki görevleri bitmemişti.
Futbol böyle işte. Menfaatler çakıştı mı dostluklar da yara alıyor.
Terim de Arda'nın gidişine tavır koymakta haklı.
Arda iyi bir oyuncu, Galatasaray yönetimi takım içindeki eksikleri giderememişken bir de Arda'yı satıyorsa, Terim haklı. O da oyunu Arda üzerine kurmuştu!
Atlanan bir durum daha var.
Arda yerli oyuncu. Onun yerine bir yerli bulmak imkansız gibi. Yabancı oyuncuda 6 sınırlaması var. O halde Terim'in takım kurmaktaki hesapları alt üst oldu.
Bunu düşünen var mı?
Ardalı bir forvet bir eksik yabancı demek. Şimdi öyle mi ya?
Zaten savunmada; Muslera ve Ujfalusi var. Bir de Eboue gelirse ne yapar Fatih Terim?
Baroş, Elmander, Melo, eder 6 yabancı!
Hani Arda'nın yerine bir aday?
O da yabancı olamaz ki.
Terim çok haklı.
Ancak Terim'in gönül bırakacağı adam Arda olamaz.
Arda geleceğinin peşinde.
Terim de Fiorentina günlerini bir hatırlasın. O da Galatasaray'daki görevini kafi görüp geleceğe koşmamış mıydı?
Galatasaray'ı en 'top noktada' bırakıp gitmemiş miydi?
Ne oldu Terim'den sonra UEFA'lı Galatasaray?
Hala 'Terim gelsin bizi kurtarsın' deniyorsa o zaman Terim de geçmişi bir gözden geçirsin.
Üstelik Arda 24 yaşında.
Terim gittiğinde ellisine merdiven dayamıştı!
Bunlar futbolda oluyor. Mühim olan hislerle değil akılla hareket etmek.
Sınırları iyi çizmek.
UEFA sınırı koydu!
Şike dosyası pazartesi-salı açılıp kapanacakmış! TFF başkanı öyle diyor.
Ortalık toz duman.
Fenerbahçe yandaşları haklı olarak takımlarının küme düşmemesi için iradelerini ortaya koyuyorlar. Takımlarına sahip çıkmaları çok doğal.
Ancak;
Yasaları hatırlatanlar da Fenerbahçe düşmanı değil!
Öyle bir noktadayız ki ya hukuk kazanacak ya hukuk guguk olacak!
Birinci ihtimal belli. Sevimsiz.
Hiç kimse Fenerbahçe'nin düşmesini istemez. Ben dahil. Fenerbahçe'nin düşüşü kimseye fayda değil.
İkinci en kuvvetli ihtimalse şu;
Etik Kurul görüşlerini TFF yönetimine rapor edecek.
TFF Yönetimi olayı görüşüp karar verecek. Yönetimin bu hakkı var.
Bir başka yol da TFF Yönetimi'nin kendi içinde görüştükten sonra dosyayı PFDK'ya havale edecek olması. Kararı PFDK'ya verdirmek isteyecekler. Yani aradan sıyrılacaklar.
Kararın açıklanmasından sonra düşürme varsa taraflar Tahkim Kurulu'na müracaat edecek.
Tahkim Kurulu da kararı bozacak!
Yunanistan örneğinde olduğu gibi.
Yunan'da da Olimpiakos Volus ve Kavala benzer durumda suçlu görüldüler ve Tahkim kararı ile lige iade oldular.
Ancak; UEFA bu iki Yunan takımını 3 yıl uluslararası müsabakalardan men etti.
Yani UEFA şike konusunda şaşmaz!
Biz bizi kandırırız ama UEFA kanmaz!
O halde bir tercihle karşı karşıyayız.
Ya kendi göbeğimizi kendimiz kesip adaletin kestiği parmak kanamaz diyeceğiz.
Ya topu UEFA'ya atacağız.
Bu kararı da TFF gizliden Fenerbahçe'ye bırakacak.
Fener'in tercihi ne olacak?
Fenerbahçe ya kaderine razı olacak ya ehveni şer deyip kümede kalacak UEFA'nın kararına razı olacak.
Ligden düşmek mi?
Üç sene Avrupa'ya gitmemek mi?
Üç sene Avrupa'nın garantisi var mı?
Geçen sene olduğu gibi; Young Boys ve PAOK'a elenmek de yok mu?
Avrupa'ya gidişin garantisi var mı?
Bank Asya'dan çıkışın garantisi var mı?
Fenerbahçe düşerse zaten Avrupa'ya gitmesi çok zor değil mi? (Orada bir ihtimal Türkiye Kupası onu da 28 senedir Fener zaten alamıyor!)
O halde?
Tercih belli.
Ne şiş yanabilir ne kebap!
Yasalarda bile sınırlar hep oynak.
Başlık doğru;
Biz sınır tanımayız be abi!