Azimle, Aşkla, Su Sevdasıyla Devam Ediyorum"
Doğuştan kolları olmayan dünya şampiyonu paralimpik yüzücü Beytullah Eroğlu, "Hayatta mutlu olmayı yüzmeyle öğrendim." dedi.
HALİL İBRAHİM AVŞAR - Doğuştan kolları olmayan dünya şampiyonu paralimpik yüzücü Beytullah Eroğlu, "Hayatta mutlu olmayı yüzmeyle öğrendim." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "balık adam" diye hitap ettiği Beytullah Eroğlu'nun hayatı, 2001 yılında antrenör Osman Çullu'nun yönlendirmesi sonucunda tanıştığı yüzmeyle değişti.
Televizyonda dahi izlemediği yüzmede kısa sürede önemli başarılar elde eden Beytullah, spor sayesinde hem hayata tutundu hem de engellilere umut oldu.
Almanya'da 2011 yılında düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nda 50 metre kelebekte altın madalya kazanan milli yüzücü, bu başarısıyla yetinmedi.
Meksika'da geçen yıl gerçekleştirilen Dünya Şampiyonası'nda aynı kategoride altın madalya elde eden Beytullah, dünya şampiyonu unvanını da elde etti.
İrlanda'nın başkenti Dublin'de 13-19 Ağustos'ta yapılacak Avrupa Şampiyonası'nda rekor kırmayı hedefleyen Beytullah'ın en büyük hayali ise olimpiyat şampiyonluğuna ulaşmak.
Engeline rağmen sporda elde ettiği derecelerle insanların inandığında her şeyi başarabileceğini kanıtlayan Beytullah, yüzme ile değişen hayatı, karşılaştığı problemler ve hedeflerine ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
"Yüzmeyi televizyonda dahi izlememiştim." diyen Beytullah, "Ailem 'nasıl olur, benim çocuğum yüzebilir mi boğulur mu ?' diye düşünürken havuzdaki engellileri gördüm. Onları çok sevdim. Dünyadaki tek engelli benim sanıyordum. Hayatta mutlu olmayı yüzmeyle öğrendim. Onun için hiçbir zaman bırakmadım. Azimle devam ettim." ifadelerini kullandı.
Beytullah, havuza ilk girdiğinde hissettiklerine dair "İnsan suyun içerisine vücut ağırlığının onda biriyle düşer ve özgürce hareket edebilir. Engeli en ağır kişiler dahi yüzebilir. Ben de ağır bir engelliyim. Yüzerken çok mutlu olmuştum. Gerçekten kendimi özgür hissettim." diye konuştu.
Gündelik hayatta zorlandığı birçok hareketi suyun içinde rahatlıkla yapabildiğine işaret eden Beytullah, şöyle devam etti:
"İstediğim her şeyi yapabiliyordum. Takla dahi atabiliyordum. Sokakta yürümekte zorlanırken, havuzda özgürce hareket edebiliyordum. Bu beni gerçekten mutlu ediyordu. Benim için mutluluk yüzmekti. Daha sonra ülkemizin gurur kaynağı olmak için çalıştım. Artık yüzme benim için meslek. Bu meslek doğrultusunda azimle, aşkla, su sevdasıyla devam ediyorum."
Şampiyonlukları sayesinde artık daha çok tanındığını ve bunun hoşuna gittiğini belirten Beytullah, kimi zaman ise "Oğlum üzülme, bak senin gibi bir adam gördüm, dünya şampiyonu olmuş. Sen de yaparsın." diyenlerle karşılaştığını söyledi.
Beytullah, engellilere yaptıklarıyla umut olduğunu dile getirerek, "Bu konuda gerçekten hem kendimle gurur duyuyorum hem de çok mutlu oluyorum. Bunu ben başardıysam herkes başarabilir." dedi.
"Dört duvar arasında hayat geçmez"
Girişken yapısını sporla kazandığını aktaran Beytullah, engellilere, "Dört duvar arasında hayat geçmez. Dışarıda, sokakta hayat var. Engelli kardeşlerimiz mutlaka evlerinden çıksınlar." diyerek seslendi.
Beytullah, toplu taşımadan kaldırımlara kadar birçok konuda engellilerin sorun yaşadığına dikkati çekerek, "Ama bunları dışarı çıkmadığımız sürece aşamayacağımızı düşünüyorum. Çıksınlar, yapılmayan kaldırımları yaptırsınlar. Ne gerekiyorsa yapılsın ki biz ileride dünyadaki en iyi engelli ülkesi olalım. Sayın Cumhurbaşkanımız bu konuda gerçekten çok hassas. Eminim ki çok büyük destekler vereceklerdir, veriyorlar da. Bunları hep beraber aşacağımıza inanıyorum." şeklinde görüş belirtti.
Yürüyebildiği için hayatta çok fazla fiziksel engelle karşılaşmadığını söyleyen Beytullah, en fazla rahatsızlık duyduğu konuyu şöyle anlattı:
"Benim karşılaştığım en büyük engel bakışlar. Kimileri imrenerek bakıyor, 'Maşallah çocuk kimseye muhtaç olmadan yaşıyor' diyor. Kimileri de acıyan gözlerle bakıyor. Benim çok umrumda değil ama geçmişte bu bakışlar beni gerçekten üzmüştü. Bu bakışları kaybetmemizi istiyorum. Çünkü insanlar engelli, engelsiz diye ayrılmaz. Biz millet olarak engelli, engelsiz ayrımı yapıyoruz, yapmamalıyız."
Rekor için havuza girecek
Avrupa şampiyonluğu başarısını tekrarlamak için çalışan 22 yaşındaki Beytullah, Dublin'deki organizasyona yılın bir numarası olarak gideceğine dikkati çekti.
Beytullah, uzun bir hazırlık dönemi geçirdiklerini belirterek, "Gerçekten çok ciddi çalıştık. Bu kez de Avrupa şampiyonu olarak dönmeyi bekliyoruz. İnşallah sizlerin dualarıyla, destekleriyle, bizlerin çabalarıyla bayrağımızı dalgalandırıp, İstiklal Marşı'mızı söyletmek istiyoruz." diye konuştu.
Paralimpik yüzücü, 50 metre kelebekte Avrupa rekoruna da çok uzak olmadığını vurgulayarak, "Avrupa Şampiyonası'nda rekor bekliyoruz. Onun için mücadele vereceğim. Kategorimde en iyi derece 36.34 ile İngiliz Andrew Mullen'e ait. Benim en iyi derecem ise 36.77. Olmayacak bir şey değil. Ama bu spor, ilk üçe bile giremeyebilirsiniz." değerlendirmesinde bulundu.
En büyük hedefi olimpiyat şampiyonluğu
Dünya şampiyonluğuna ulaşarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a verdiği sözü tuttuğunu hatırlatan Beytullah, en büyük hedefinin ise olimpiyatlarda altın madalya kazanmak olduğunu dile getirdi.
Erdoğan'ın kendisine "balık adam" diye hitap etmesinin hoşuna gittiğini söyleyen Beytullah, "Dünya şampiyonluğuyla 'balık adam' övgüsünü bir nevi hak ettik. Ancak 'balık adam' tam olamadık. İnşallah, olimpiyat şampiyonluğuyla 'balık adam' unvanını tam olarak almış olacağım." ifadelerini kullandı.
Beytullah, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yeni bir söz verdiğini aktararak, "İnşallah, paralimpik oyunlarından da altın madalyayla döneceğim." dedi.
Spor yöneticisi olmak istiyor
Başarılı spor kariyerinin yanı sıra İstanbul Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi'ni de bitiren Beytullah, ileride spor yöneticisi olarak ülkeye hizmet etmek istediğini vurguladı.
Önceliğinin yüzme kariyerine yeni başarılar eklemek olduğunun altını çizen Beytullah, geleceğe dair planlarına ilişkin şunları kaydetti:
"Spor yöneticiliği bölümünü bitirdim. Yüksek lisans ve doktora da yapmayı düşünüyorum. İleride spor alanında yönetici olmayı hedefliyorum. Hayatın bize ne getireceğini bilemeyiz ama sporcuyken elimden geleni yaptım. Spordan sonra da bu ülke için elimden geleni yapacağım. Engellilerin sporda daha çok görünür olmaları için tecrübelerimi kardeşlerime aktaracağım."