Zerdüştlük nedir? Zerdüştlük inancı nedir? Zerdüştlük din midir?
Zerdüşt kelimesi, Avesta dilindeki yaşlı anlamına gelen zareta ile, deve anlamına gelen ustra kelimelerinden türetilmiştir. Anlamı "yaşlı develere sahip olan kişi"dir. Aynı zamanda ismin ilk bölümünün Avesta dilinde sarı anlamına gelen "Zaray"dan gelme olasılığı da bulunmaktadır. Zerdüştlük nedir? Zerdüştlük inancı nedir? Zerdüştlük din midir?
Ortadoğu'nun en eski inanışlarından birisi olan Zerdüştlüğün kurucusu Zarathustra'nın (Zerdüşt) hayatı hakkında birçok farklı görüş ve tarihsel bilgi mevcuttur. Özellikle de yaşadığı zaman dilimi konusunda bir belirsizlik söz konusudur.
ZERDÜŞTLÜK NEDİR?
Zerdüştçülük, Zerdüştîlik ya da Mecûsîlik, günümüzden 3500 yıl önce Zerdüşt tarafından İran'da kurulan, yaklaşık MÖ 6. yüzyıldan MS 7. yüzyıla kadar 3 büyük Pers İmparatorluğu'nun dini olan, içerisinde düalist ve Eskatolojik inanışın ilk örneklerini barındıran, dünyanın en eski tek tanrıcı vahiy dini. Bu dine inananlar Zerdüştçü olarak adlandırılıyor olup bedenen öldükten sonra dirilip Ahura Mazda'nın huzuruna çıkacaklarına ve orada sorgulanacaklarına inanırlar.
Bu dinin kutsal metni Avesta'dır ve ilk olarak Avestaca dilinde yazılmıştır. Ahura Mazda' nın Avestaca kelime anlamının "bilge efendi" olduğu düşünülmektedir. 9. yüzyıl itibarıyla, Zerdüşt bilginleri dini metinleri dönemin dili olan Pehlevice yazmaya başlamıştır.
Günümüzde dinin doğduğu ülke olan İran'da yalnızca yaklaşık 30.000 zerdüşti bulunurken, en fazla zerdüştinin yaşadığı diaspora ülke Hindistan'dır. İran'ın islam ordularınca fethedilmesinden sonra ülkeyi terk ederek Hindistan'a yerleşen bu topluluğa, coğrafi kökenlerine ithafen Parsi denir.
ZERDÜŞT KİMDİR?
Zerdüşt, Zerdüştlük'ün kurucusudur. Zerdüşt, Avesta dilince Zarathusta, Farsça Zaroşt olarak adlandırılır. Bazı akademisyenlere göre asıl adı Sipitama olan Zerdüşt'ün iranlı olduğu söylense de gerçek doğum yeri kesin olarak bilinmemektedir. İran'ın doğusunda doğduğuna dair hakim düşünce vardır. Zerdüşt'ün Avesta'da toplanan ve Zerdüştçülük ile ilgili günümüze ulaşan tek belge olan kutsal Gatalar ve Yasna Haptanghaiti ilahilerinin yazarı olduğuna inanılır. İnanılan tek tanrıya verdikleri Ahura Mazda adıyla bağlantılı olarak Mendeizm de denir. Daha sonraki dönemlerde Mecusilik (ateşe tapan) adıyla anılan Zerdüştlük aydınlık ve karanlık akidesi üzerine kurulmuş bir sistem. Gebr olarak da bilinen Zerdüştlük M.Ö. 7. yüzyılda ortaya çıkmış. Tek tanrılı bir inanç sistemi getirdiği için kimilerince peygamber olarak kabul edilen Zerdüşt'ün hayatıyla ilgili bilgiler daha çok efsanelere dayanır. Hikmet ve bilgi anlamına gelen kutsal kitapları Avesta'da ateşe tapma esasları üzerinde duruluyor.
Zerdüşt'ün M.Ö. 628 yılında Rey'de doğduğuna ve m.ö. 551 yılında Tahran yakınlarında öldüğüne inanılır. Zerdüşt'ün hayatı ile ilgili bilgiler yetersizdir. Çoğunlukla efsanelere, tahminlere dayanır. Zerdüştçü inanışta İskender'den 258 yıl önce ortaya çıktığı kabul edilir. İskender Ahameniş Hanedanı'nın (MÖ 559 – 330) Merkezi Parsa'yı (Persepolis) MÖ 330'da aldığına göre Zerdüşt, Aral Gölü'nün güneyindeki Harezm'in kralı olduğu sanılan Viştaspa'ya kendi dinini M.Ö. 588'de benimsetmiş olmalıdır. O sırada 40 yaşında olduğu rivayeti doğruysa M.Ö. 628'de doğmuş olması gerekir. Avesta, Eski İran'ın ve Hindistan'da yaşayan İran asıllı Parsîlerin kutsal kitabıdır ve dili Pehlevîcedir. Gathalar Zerdüşt'e nisbet edilen ve Zerdüştilerce kutsal sayılan kitaplardır.
Tarihsel gelişim ve etkileşimler
Zerdüştlüğün peygamberin yaşadığı dönemde yaygın olmadığı bilinmektedir. Batı İran'da Zerdüştlüğün vaizleri, üyeleri sadece Medyalıların değil Persler arasında da bilinen magi rahip aşiretiyle karşılaştılar. Araştırmacılar, bu yeni fikirlerin magilerden gelen itirazlarla karşılaştığına inanıyorlar.
Zerdüştlük, bu tarihten sonra da İslamiyet'in İran'da yayılmasına kadar genişlemeye devam etmiştir. Zerdüştiler MS 600 civarında Müslümanların Pers topraklarını ele geçirmesinden sonra İslamiyete geçmiş ve geriye az sayıda zerdüşti kalmıştır.
Zerdüşt dininin yaratıcısı olan üç peygamberden bahsedilir; I. Zerdüşt yaklaşık olarak MÖ 3000 yıllarında yaşayan Mahabat, II. Zerdüşt yaklaşık olarak MÖ 2040 yıllarında yaşayan Haşeng (bunun İbrahim olduğu da söylenir), III. Zerdüşt ise MÖ 660 yaşayan Zerdüşt'ün kendisidir.
III. Zerdüşt bilge, ileri bir düşünce adamı ve filozof olarak tanımlanır. Zerdüştlük esas olarak III. Zerdüşt tarafından sistemleştirilerek yaygınlaştırılmıştır. Zerdüşt'ün kurduğu dinin adına Mazdeizm denilir.
Zerdüşt Mazdeizm'le tek tanrıcılığa yönelirken, çok tanrılığı aşar ve tanrıyı egemenlerden alarak, insanlığın özlemleriyle birleştiren bir güce dönüştürür. Zerdüşt tanrının kötülükleri affetmeyeceğine inanır ve kötülüklere karşı savaşımını bir tanrı emri olarak öne sürer.
Zerdüşt'ün filozof yönünü doğa, toplum ve insan gerçeğine ilişkin perspektiflerinde görmek mümkündür. Antik çağ Yunan filozoflarında, Zerdüşt inanışının geliştirdiği kavramların etkilerine rastlanır; MÖ 538 dönemlerinde yaşayan Theopampos, iyi- kötü mücadelesini tabiatın kendi içindeki kanunu olarak algılar.
Heraklitos doğadaki her şeyin sürekli değişim içinde olduğunu öne sürer ve hareket kuramında Zerdüşt'ün karşıtlar mücadelesi fikrinden etkilenir. Bundan yola çıkarak, Zerdüşt'ün gök, ışık, Güneş ve diğer göksel varlıkların çözümlemesini yorumlayarak fiziksel evrenin öz devinimlerini formüle eder. Zerdüşt'ün felsefi inancı dünyanın beş temel elementten oluştuğunu belirtir. Bunlar toprak, su, ateş, hava ve bitkidir. Zerdüşt inancının yaşandığı Mezopotamya bölgesinin hayat tarzı, coğrafi konumu ve yaşam koşulları bu tespitlerin kaynağını oluşturur.
Zerdüştilikte inanç sistemi
Zerdüştilikte, dünyanın "dört evre" den oluştuğuna inanılır.
Birinci dönemde iyilik ve kötülük ortaya çıkar.
İkinci evrede Dünya karanlığa, felakete ve kötülüklere gömülür.
Üçüncü evrede iyilik ve kötülük mücadelesinde iyilik kazanır, Zerdüşt halklara doğruyu, adaleti göstererek karanlığı ve aydınlığı birbirinden ayrıştırır.
Dördüncü evrede ise her tür kötülük ve karanlık kaybolacak, dünyaya barış ve kardeşlik hâkim olacaktır. Zerdüşt burada dünyayı aşamalara ayırırken, ilk dönem insanın yaradılış dönemini konu alır. İkinci dönemde, tufanla insanoğlunun uğradığı felaket vurgulanır.
Üçüncü dönemde, Zerdüştlük ve sonrasında gelişen uygarlığa vurgu yapılır. Dördüncü aşama da ise insanoğlunun geleceğe dair taşıdığı umuda, özgürlük düşlerine çağrışım yaparak, geleceği tasavvur eder.
Ateşin kutsal sayılması
Zerdüştlük felsefesinde su, toprak, ateş kutsal sayılır ve ateşe, aydınlığa veya Güneş'e bakılarak ibadet edilir. Işığın ve aydınlıkların, Tanrı Ahura Mazda'nın fiziksel temsili olduğuna inanılır.
Bununla ilişkili olarak ateş, iyi ve kötüyü birbirinden ayıran Tanrısal bir güce sahiptir. Bu inanca göre, ateş bütün varlıklarda bulunur ve canlı ve cansızlarda farklı biçimlerde var olur. İnsanda, hayvanda, bitkilerde, gökte ve yerde bu ateşi değişik zaman ve durumlarda görmek mümkündür. En kutsal olan ateş ise, Tanrı Ahura Mazda ile insan arasındaki ateştir.
Kutsal metinler
Zerdüşt, Gatalar denen dörtlükler yazmıştır. Bu dörtlükler Avesta denen kutsal kitapta toplanmıştır. Bu yazılar Zerdüşt'ün neye inandığını anlatan tek belgedir.
Zerdüşt Dini 3 ilahi
AHUNA-VAIRYA (Yasna 27.13)
Ölümlü efendiler gerçekleştirirken iradelerini Dünya üzerinde,
Böyle onların Aşa Hocalarının bilgeliğiyle;
Vohu Menah'ın armağanları gelir ödül olarak
Yaşamın efendisi sevgiyle yapılmış eylemlere;
Tabii ki Ahura'nın Kşatriya'sı aşağıya gelir
Hizmet edenlere gayretle alçak gönüllü kardeşlerine.
AŞEM VOHU (Yasna 27.14)
İyi olanların en iyisidir doğruluk,
Işıltılı amacıdır Dünya üzerindeki yaşamın;
Bu Işık'a ulaşır biri doğrulukla yaşarken
Yalnızca en yüce doğruluk adına.
YENGHE HATAM (Yasna 27.15)
Taparız bu erkeklere ve kadınlara,
Her ibadetleri
Aşa, yaşamın sonsuz yasası ile dolu olan;
Onlar Mazda Ahura'nın gözünde
En iyi ve en ölümlülerdir;
Bunlar en gerçek liderleridir insan oğlunun.
Avesta ya da Zend Avesta
Zerdüştlüğün kutsal metinlerinin derlendiği Avesta genellikle iki bölüme ayrılır. Birinci bölüm Vendidad, Visperad ve Yasna'yı içerir. Vendidad, çeşitli dînî yasalar ve efsanevi hikâyelerden oluşur.
Visperad, kurban edilirken okunan duaları içerir. Yasna ise benzer dualar ve Avesta'da kullanılan genel dilden farklı bir lehçeyle yazılı beş gata içerir. Avesta'nın ikinci bölümüne Khorda Avesta (Küçük Avesta) adı verilir ve tüm inananlar tarafından farklı elementlerin varolduğu belirli günlerde okunabilen kısa dualar içerir.
Bu duaların beşine Gah, 30'una Sirozah, üçüne Afrigan ve altısına da Nyayish denir.
Zerdüştlerin yaşam tarzları ve prensipleri
Zerdüştlük inancına göre Tanrı kadın ve erkeği bir arada ve birbirine arkadaş olarak yaratmıştır.
Bu inançta kadın ve erkek eşit olarak kabul edilmektedir.
Zerdüşt inancının gelişip yayıldığı bölgelerde çok eşliliğin azaldığı ve tek eşliliğin arttığı görülmüştür.
Zerdüştilikte, doğru yaşama, ahlâkî emirlere uyma esastır.
Ahlâki emirler; iyi düşünce, iyi söz, iyi iş diye özetlenir.
Fakirlere cömert davranma, yabancılara misafirperverlik, bütün lekelerden uzak kalma, toprağı sürme, sığırlara bakma, sıkıcı şeyleri imha da faziletli işlerden sayılır.
Bâzı cinsi konular ve ölü bedenine temas, kirlenmeye yol açar, özel ayinler gerektirir.
Yine Zerdüşt inancı her alanda tarım ve hayvancılıkla uğraşılıp bol üretimin sağlanmasını tavsiye etmektedir.
Temiz hayvanlardan sayılan köpek ve kedinin öldürülmesini büyük günah saymaktadır. Döllenmeyi ve çiftleşmeyi önleme kesin olarak yasaklanmıştır.
Bu inançta şarabın ibadetle ilgili olarak dînî düşüncelerin geliştirilip derinleştirilmesi ve ruh gözünün açılması amacıyla içilmekte olduğu vurgulanır. Avesta'nın Gatha bölümünde belirtildiğine göre dînî inanç alanında şarkı ve şiirlerin önemli bir yeri olduğu görülür.
Zerdüşt'ün Cennet'i şarkılı bir yer olarak değerlendirdiği dikkate alınırsa bunun önemi daha iyi kavranır.
Temel ibadetler
Zerdüştiler ateşe tapmazlar, ancak ateşi yüceltirler onu kıble kabul ederek ateş önünde dua ederler.
Ancak Zerdüştlükte asıl kıble Güneş'tir. Zerdüştiler dünyada bulunan elementlerin saf olduğuna ve ateşin tanrının ışığı veya irfanı olduğuna inanırlar. Ateş Ateşgede denilen tapınaklarda yakılır ve ateşe üflemek öldürülmeyi gerektirecek kadar büyük bir günahtır.
Dini törenlere ya da ayinlere çok fazla önem vermeden, "iyi sözler, iyi düşünceler ve iyi hareketler" ilkelerine odaklanırlar. Zerdüştler günde birkaç sefer dua ederler. Zerdüştler'in dînî törenlerinde ateşin önünde ayinler yapmalarının sebebi, ateşin karanlığı önlemesidir, zîrâ Zerdüşt inancına göre, kötülük karanlıkla özdeşleşmiştir.
Diğer din ve inançlara etkileri
Sabiilik Zedüştlük ve Yahudilik karışımı bir din olarak kabul edilmektedir. İslam dinine derin etkileri bulunan Hanifliğin de bir çeşit sabiilik olduğu ileri sürülmüştür.
Yahudilerin Babil sürgününde Zerdüşt inançlarından etkilendikleri ve bâzı inançların Yahudi, Hristiyan ve İslâm kültürlerine Zerdüştlükten geçtiği düşünülmektedir;
Zerdüşt'ün anası on beş yaşında bir bakire iken, bir ışık hüzmesinin ziyaretine uğrayarak hâmile kalmıştır.
Ayrıca ilk kez müritleri ile su üzerinde yürüyen, miraca çıkan, tanrı ile yüz yüze görüşen, ölmeden Cennet ve Cehennem'i gören Zerdüştün kendisidir.
Zerdüştlük inancına göre Cehennem üzerinde kurulu olanSinvat (Çinvat) köprüsünden geçilerek Cennet'e ulaşılır. Ancak Cehennem'de üç gün kalınarak günahlardan temizlenilmesi gerekecektir.
İbrahimî dinlerdeki "6 günde" yaratılış ve mehdi-mesih inançlarının ilk izlerine Zerdüştlükte rastlanabilir.
Kurtarıcı beklentisi birçok dini inançta temel karakterdir. Zerdüştlükte ise beklenen kurtarıcı birçok özellikleri ise İsa Mesih ile benzer özellikler taşır; " Ölülerin dirilişi ve ve son yargılama ile bitecek 4. devrede temiz bir bakireden Zerdüşt doğar ve O'nun tebliğinin tesiri 10 asır sürer. Daha sonra zamanla dünyanın umumi ahlaki durumu kötüleşecektir. Zerdüştten sonra 2.bin yılda Zerdüşt neslinden bir peygamber gelecek ve bu durum 3. binyılda da devam edecektir."
Popüler kültürde Zerdüştlük
- Voltaire, 18. yüzyıl ortalarında yazdığı bir eserde Zerdüşt bir kahramana yer vermiştir.
- Goethe, Doğu-Batı Divanı'nın bir bölümünü Zerdüştlüğe ayırmıştır.
- Thomas Moore, Lalla-Rookh'da Zerdüşlerin yazgısına ağıt yazmıştır.
- Wolfgang Amadeus Mozart'ın Sihirli Flüt'ünde Zerdüştlükten esinlendiği düşünülmektedir.
- Freddie Mercury, Zerdüşt geleneğe sahip olması ile gurur duymaktaydı.
- Friedrich Nietzsche, felsefi konuları ele aldığı kitabına Böyle Buyurdu Zerdüşt adını vermiştir.
- Richard Strauss, Nietzsche'nin eseri ile aynı adı verdiği bir beste hazırlamıştır.
- Mazda adlı otomobil üreticisinin adı Zerdüştlükte tapınılan Ahura Mazda'dan gelmektedir
- George R. R. Martin'in Buz ve Ateşin Şarkısı serisindeki yarı tanrı Azor Ahai, Zerdüşt temalardan esinlenerek kurgulanmıştır.
- Yıldız Savaşları serisindeki aydınlık ve karanlığın kozmik çatışması temasının Zerdüştlükten esinlendiği düşünülmektedir.