Öğretmenlere müjde nedir? Öğretmenlere yapılan açıklama nedir?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Şura'sında konuştu ve öğretmenlere müjde verdi. Sözleşmeli öğretmen ve kadrolu öğretmenlere yönelik yapılan açıklama kısa sürede büyük dikkat çekti. Peki, öğretmenlere müjde nedir? Öğretmenlere yapılan açıklama nedir?
Öğretmenlere müjde nedir? sorusunun yanıtı gündemin merak edilen konuları arasında yer alıyor. Öğretmenlere yapılan açıklama nedir? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözleşmeli öğretmen ve kadrolu öğretmen arasındaki ayrımın ortadan kaldırılacağını belirtti.
ÖĞRETMENLERE MÜJDE NEDİR?
Sözleşmeli Öğretmen ve kadrolu öğretmenlere yönelik konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
"Öğretmenlikte 10 yılını doldurmuş öğretmenlerimize uzman öğretmenlik imkanını getiriyoruz. Eğitimlerini tamamlayan ve yapılan sınavdan başarıyla geçen uzman öğretmenlerimiz hem 1 derece alacaklar hem de maaşlarında bin lira artış olacaktır. 10 yıllık uzman öğretmenler eğitimlerini tamamlayıp sınavda başarılı oldukları takdirde başöğretmen ünvanlıyla görev yapacaklar. Yine bu öğretmenlerimize ilave 1 derece verecek, ayrıca maaşlarında da 2 bin lira artış yapacağız" dedi.
NELER KONUŞULDU?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 20. Milli Eğitim Şurası'nda konuştu. Şuraya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, AK Parti Genel Başkanvekilleri Binali Yıldırım ve Numan Kurtulmuş ve 81 ilden gelen davetliler katıldı. Şuranın hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, "Milli Eğitim Bakanı Özer ve ekibini, şuraya destek verenleri tebrik ediyorum. Şuraya katılacak katılımcılara teşekkür ediyorum. Şuranın en geniş katılımla eğitimin tüm paydaşlarını kuşatan bir anlayışla gerçekleşmesine önem veriyoruz. Bakanlarımızın çalışmalarını bu hassasiyetle yürüttüğünü memnuniyetle müşahede ediyoruz. Önerilerini paylaşanlara buradan şükranlarımı sunuyorum.
Şura sonuçlarının güçlü eğitim, güçlü Türkiye mücadelemizde bizlere rehberlik edeceğine yürekten inanıyorum. Dünyamız yeni teknolojilerinde devreye girmesi ve iletişim imkanlarının yaygınlaşmasıyla birlikte tarihi bir dönüşüm geçiriyor. Tehditlerin de küreselleştiği bir zaman dilimindeyiz. Korona virüs salgını sebebiyle son 2 yılda şahit olduklarımız bize bu gerçeği acı bir şekilde hatırlatmıştır. Kısa sürede dünyanın tamamına yayılan salgın coğrafi konumu gelişmişlik düzeyi ne olursa olsun tüm insanlığın aynı gemide olduğunu göstermiştir. Bu dönemde sağlık, eğitim ve üretim başta olmak üzere her alanda üçlü alt yapıya sahip olmanın önemine hep birlikte şahit olduk" dedi.
Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere pek çok ülkede sağlık sorunları ve daha birçok sorunun pandemi döneminde baş gösterdiğini ifade eden Erdoğan, "Dinamik bir sürç yönetimiyle ülkemizde ekonomik hayatın durmasına müsaade etmedik. Yüz yüze ve uzaktan eğitim faaliyetlerimizin kesintiye uğramasına müsaade etmedik. Tüm alanlarda kendi önceliklerimiz politikalarımız özelinde süreci başarıyla yürüttük" ifadelerini kullandı.
"GENÇLERİMİZE DÜNÜN MESELELERİNDEN YOLA ÇIKARAK BİR UFUK KAZANDIRAMAYIZ"
Eğitim öğretimde kaliteyi artırmanın önemine değinen Erdoğan, "Eğitim öğretim meselemize çok daha geniş, vizyoner bir anlayışla yaklaşmamız gerektiğine inanıyorum. Dünyadaki değişimi, Türkiye'deki dönüşümü görmezden gelemeyiz. Gençlerimize dünün meselelerinden yola çıkarak bir ufuk kazandıramayız. Günümüzün öğrencilerini dünün öğrencileri gibi eğitmeye yetiştirmeye kalkarsak istikbalimizin elimizden kayıp gitmesine mani olamayız. Farklı bilgi kaynaklarının hayatın merkezine bu kadar oturduğu günümüzde tek sesli, tek boyutlu eğitimi sürdüremeyiz. Hedefin makbul vatandaş yetiştirmek olduğu bir eğitim öğretim sisteminin bizi geleceğe taşıması mümkün değildir. Eğitim öğretimde başarının anahtarı düşünmek, analiz etmek, hazır cevaplarla sorgulamaktır. Özgüven sahibi, bilgili, erdemli, vicdanlı, gençler aydınlık yarınlarımızın teminatıdır" şeklinde konuştu.
"Köklerimizle bağımızı güçlü tutarken gözümüzü ufuktan ayırmadan bu süreci yürütmemiz yönetmemiz önemlidir" diyen Erdoğan, "Ne kimliğimizi, karakterimizi, aslımızı inkar gibi bir yanlışa düşecek ne de şanlı mazimizin parıltılarıyla kendimizi avutacağız. 19 yıl önce ülkeyi yönetme sorumluğu üstelendiğimiz de en çok ehemmiyet vereceğimiz dört alandan birinin eğitim olduğunu ilan etmiştik. Milletimize verdiğimiz sözler gibi bunu da gerçeğe dönüştürmenin gururunu yaşadık. En yüksek payı daima eğitime ayırdık" ifadelerini kullandı.
Merkezi yönetim bütçesinin önemli bir kısmının eğitime ayrıldığını ifade eden Erdoğan, öğrencilere kendi kabiliyet ve isteklerine uygun ders seçme imkanı getirildiğini ifade ederek, "Bugün isteyen her öğrenicimiz mukaddes kitabımız Kur'an'- Kerim'i ve peygamberimiz hayatını öğrenebiliyor. Artık ne öğrencilerimiz ne velilerimiz ders kitabı peşinde koşmuyor. Okulun ilk günü ders sıralarında hazır oluyor. Biz teksir notlarıyla okuduk. Teksir makinelerinden o mürekkebin dağıldığı almak isteyip abilerinizden alamadığınız o notlar bizim için felaketti. Paramızı verip almak isterdik. Üst sınıftaki abilerimiz bize o teksir notlarını vermezlerdi. Kırtasiyeden kitap almak için sıraya giderdik, defter ve ya kitap için gün verirlerdi. Biz bunları yaşadığımız için artık bu nesle bunu yaşatmayacağız. Sıraların üzerine kuşe kağıtlardan kitapları koyduk. Aynı acıyı bu nesil yaşamasın istedik. Yardımcı kaynak meselesini de çözüme kavuşturuyoruz. Yardımcı kaynaklar, bakanlığımız tarafından hazırlanıyor ve evlatlarımıza ücretsiz şekilde dağıtılıyor" dedi.