Necip Fazıl Kısakürek sözleri | En iyi Necip Fazıl sözleri, şiirleri, Necip Fazıl aşk, aile, dostluk, anlamlı sözleri
Necip Fazıl Kısakürek Türkiye'nin gelmiş geçmiş en etkili, en iyi şairlerinden birisi olarak kabul edilir. Necip Fazıl'ın şiirleri dünyanın dört bir yanında okutulmaktadır. Peki Necip Fazıl sözleri nelerdir? Necip Fazıl Kısakürek en iyi sözleri, Necip Fazıl'ın aşk, dostluk, aile ile ilgili güzel sözleri haberimizde...
Değerli üstadımız Necip Fazıl Kusakürek'i saygıyla ve rahmetle anıyoruz. Onun sözleri ile manevi tarafımızı, ufkumuzu genişletebiliriz. Peki en güzel Necip Fazıl Kısakürek sözleri nelerdir, Necip Fazıl sözleri, Necip Fazıl aşk ile ilgili sözleri, Necip Fazıl'ın aile ve dostluk anlamlı sözleri nelerdir?
NECİP FAZIL KISAKÜREK KİMDİR?
Ahmet Necip Fazıl Kısakürek (26 Mayıs 1904, İstanbul - 25 Mayıs 1983, İstanbul), Türk şair, romancı, oyun yazarı ve İslamcı ideolog.
Necip Fazıl, 24 yaşındayken yayımladığı ikinci şiir kitabı Kaldırımlar ile tanınmış ve Kaldırımlar Şairi lakabıyla anılmıştır. 1934 yılına kadar sadece şair olarak tanınmış ve o devirde Türk basınının merkezi olan Bâb-ı Âli'nin önde gelen isimleri arasında yer almıştır. 1934 yılında Abdülhakîm Arvâsî ile tanıştıktan sonra büyük bir değişim yaşayan Kısakürek, 1943-1978 arasında 512 sayı yayımlanan Büyük Doğu dergisi yoluyla İslamcı görüşlerini kamuoyuna duyuran ve Büyük Doğu Hareketi'ne önderlik eden bir şairdir. Dergi, Türkiye'de antisemitizmin ve antikomünizmin yayılmasında öncü bir rol oynamıştır.
NECİP FAZIL KISAKÜREK SÖZLERİ
- Marifetli hokkabaz başını kaldır da bak. Gökte bir oynayan var yıldızlarla kaydırak.
- Üç günlük dünya için gayret üstüne gayret; Ebedi bir yaşam için gayret yok hayret!
- Hayatın çilesine tahammül gerek, değil mi ki sefa ile cefa müşterek? Sizce ağlamak için gözyaşı mı gerek, bazen dertliler de ağlar ama gülerek.
- Yaprak ağaçtan sıkılmıştı, bahar bahaneydi.
- Ya İslam'la yükselir ya inkarla çürürsün. Bu yol mezarda bitmiyor, gittiğinde görürsün.
- Adamlık cinsiyet değil şahsiyet meselesidir.
- Makyajlı abdest olan bir kadının; hayatı da güzeldir aslında!
- Tereddüt edersen bacakların seni taşımaz... "Yürüyeceğim" de bas ve yürü...
- Yol onun varlık onun,gerisi hep angarya. Yüz üstü çok süründün, ayağa kalk sakarya.
- Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader; Aldırma, böyle gelmiş, bu dünya böyle gider!
- Yalnızım diye üzülmüyorum. Çünkü biliyorum, yalnız insanın ihanet edeni de olmaz!
- Sabrın sonu selamet, Sabır hayra alamet… Bela sana kahretsin, sen belaya selam et...
- Bir namazım, bir duam, birde eski seccadem, hepsi hepsi bu kadar, işte benim sermaye.
- Nefes alırken bile inkisar ve pişmanlık; Kimse edemez bana, benim kadar düşmanlık.
- Farkı yok, mantarlaşmış bir kayadan, derimin; Yüzümde çizgi çizgi, imzası kaderimin.
- İnsandır sanıyordum mukaddes yüke hamal, hamallık ki sonunda ne rütbe var ne de mal.
- Kurban olduğum Allah'a bile günde beş vakit ulaşılabiliyorken, kendini ulaşılmaz sananlara selam olsun.
- Gençliğine güvenip vakit çok erken derken; Belki de elveda bile diyemezsin giderken!
- Benim istediğimi Allah istemiyorsa konu kapanmıştır.
- Yeryüzü boşaldı habersiz miyiz? Güneşe göç var da kalan biz miyiz?
- Af var diye işlenen suçtan vicdan burkulur; affı sigortalayan hayâsızdan korkulur...
- Ya Rab sükutumu en güzel duam eyle!.
- Her kahkaha da Allah'a şükretmiyorsan, neden her ağladığında ona kızıyorsun.
- 7 Hristiyan bir danaya girmedikçe Çam ağacı süslemem.
- Ayağın taşa takıldığında, "Allah kahretsiz!" bile deme, dua et ki; taşa takılan bir ayağın var.
- Dinin olmadığı yerde hiçbir şey yoktur; yokluk bile yok... Şiir ve san'atsa hiç yok...
- Her ağızda, her telde fanilik diriltisi , sonunda tek bir şarkı, tabutun gıcırtısı!
- Son gün olmasın dostum, çelengim, top arabam. Alıp beni götürsün, tam 4 inanmış adam.
- Başım çığlıklı bir çocuk, onu nasıl avutsam? Ne yapsam da ölümü bir saatcik unutsam?
- Ölüm ölene bayram, bayrama sevinmek var; oh ne güzel, bayramda tahta ata binmek var!
- Ben artık ne şairim, ne fıkra muharriri! Sadece, beyni zonk zonk sızlayanlardan biri!
- Aldığımız nefesi bile geri veriyorsak, hiçbir şey bizim değil.
- Sevdiğini belli et... Gizlemek başkalarına fırsat vermektedir.
- Kimileri vardır aşın en yücesine layıktır. Kimileri vardır aşkın en yücesini versen de aşağılıktır.
- Yaşamıyoruz... Resimlerimiz, fotoğraflarımız kadar yaşamıyoruz.
- Bana bir ben lazım, bir de beni anlayan. Beni bir ben anlarım, bir de beni yaradan.
EN İYİ NECİP FAZIL SÖZLERİ
- Sizin oynadığınız uzun eşek birdirbir Ya bizim ki o tek yol bir tanedir birdir bir..!
- Gözüm aklım fikrim var deme, hepsini öldür. Sana göl gibi gelen o çöl diyorsa çöldür.
- Her fikir, her inanış, tek mevsimlik vesselam; Zaman ve mekan üstü biricik rejim, İslam.
- Kader, beyaz kağıda sütle yazılmış yazı, Elindeyse, beyazdan gel de sıyır beyazı...
- Şiirde gaye, kökte Allah ve mutlak hakikat olarak, dalda sırrılık ve remziliktir.
- Sırma renginde pislik, dünyanın süsü pusu, bende tek aziz eşya annemin başörtüsü.
- Ya islamla yükselir,ya inkarla çürürsün, bu yol mezarda bitmiyor, gittiğinde görürsün.
- Ey düşmanım, sen benim ifadem ve hızımsın. Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın.
- Bu gidişle, utanmaktan utanan bir nesil gelecek.
- Diyorlar bana: Kalsın şiir de söz de yerde! Sen araştır, göklere çıkan merdiven nerde?
- Tutuşturanlar lügat kitabını elime, Bilsinler Allahtan başka bilmiyorum kelime.
- Fezada "Allah diye bir şey yok" iddiası, Gel gör kaç füzeye denk, bir müminin duası.
- Ya Allah'a baş eğer hiç kimseye eğmezsin,ya da herkese baş eğer hiçbir şeye değmezsin.
- Çocukken gün battı mı, bir köşede ağlardım; nihayet döne döne aynı noktaya vardım.
- Eklense de başıma, dünyada kaç baş varsa. Başım, onların hepsi için secdeye varsa.
- Hep olmadan hiç olmaz, hiçin ötesinde hep; Bu mu dersin, taşlarda donmuş sükûta sebep?
- Olunmayacak herşeyle olabilecek herşeyin kefalet ve keyfiyeti islamda, herşey islamda!
- İnsan, yaklaştığınca yaklaştığından ayrı; Belli ki; yakınımız yoktur Allah'tan gayrı...
- Halim açık denizde düdük çalan bir gemi, Kim duyar ötelerden haber veren bestemi.
- Akıl akıl olsaydı adı gönül olurdu, Gönül gönlü bulsaydı bozkırlar gül olurdu...
- Şu geçeni durdursam, çekip de eteğinden; soruversem : haberin var mı öleceğinden?
- Bir gemi arıyorum pusulası İmandan. Alıp götürsün beni bu hüzünlü limandan.
- "Tomurcuk derdinde olmayan ağaç, odundur."
- Kadın; Hristiyanlıkta yol kesici bir engel, İslamda ise yol açıcı bir kanattır.
- Beni kimsecikler okşamaz madem, Öp beni alnımdan, sen öp seccadem.
- Tek neşe bu dünyada, var olmanın sevinci; Ve tek ilim, varlığın bilinmeden bilinci...
- Çok sıkıldıysan hayattan bir mezarlığa git. Ölüler iyi bilir; Yaşamak güzeldir.
- Bir gün akşam olur biz de gideriz, Kalır dudaklarda şarkımız bizim.
- Hangi dağa tırmansam muradım ötesinde Murad bugün değil her günün ertesinde.
- Dağı tanıyan, nasıl tanımaz uçurumu? Madem ki yükseliş var, iniş olmaz olur mu?
- Anladım işi; San'at ALLAH'ı aramakmış, Marifet bu, gerisi yalnız çelik çomakmış.
- Sen ki, beş vakit namaz kibriyle ferahtasın, Günahın yok sanırken en büyük günahtasın!
- Şu iner yokuşlardan, hep basamak basamak; benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.
- Yusuf baştan aşağı iffet olduktan sonra, züleyha baştan aşağı afet olsa ne yazar.
- Yola çıktıklarını yolda bulduklarına değişirsen ; hem yolunu kaybedersin, hem dostunu!
- Sadece Allah'a inanın. Gerisi inanılacak gibi değil.
- Her kahkahanda Allah'a teşekkür etmiyorsan, Neden her ağladığında O'na kızıyorsun?
- Kendini dünyalar kadar değerli zannedenlere kısa bir not; Dünya beş para etmiyor...
- Mutlu adam, dünyayı bir acı gurbet bilen; Öz vatan pınardan, ölümü şerbet bilen...
- Ya İslam'la yükselir ya inkarla çürürsün. Bu yol mezarda bitmiyor, gittiğinde görürsün.
- Zonklayan basım benim, kan pıhtısı, cerahat; ona yastıkta değil, secde yerinde rahat.
- Neye baksam aynı şey, neyi görsem aynı şey... Olan sensin, hey gidi hakikat sultanı hey!
- Yarın elbet bizim, elbet bizimdir; Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!
- Bir anlık emanete ne türlü övünelim, gel, rahmet kapısında ağlaşıp dövünelim.
- Bu yük senden Allahım, çekeceğim, naçarım! Senden sana sığınırım, senden sana kaçarım...
- Bir bölünmez ki, insan, onu zaman bölüyor; İnsan her an dirilip, her saniye ölüyor...
- İman, ihlas, vecd ve aşk, bunlar birer kelimeç... Kelimeyi boğardım verselerdi elime...
- Bu kasvet dünyasında kalmadı özlediğim, Namaz vaktinden başka anını gözlediğim...
- Müjdecim, kurtarıcım, efendim, peygamberim: sana uymayan ölçü; hayat olsa teperim!
- Sustum! Birikti yanaklarıma alfabe. Ya ilahi
- Hasret bir rüzgâr, kapı kapı aralar geçer; Gördüğüm her güzel şey, beni yaralar geçer...
- Uyumak istiyorum başım bir cenk meydanı, Harfsiz ve kelimesiz düşünmek Yaradanı!..
NECİP FAZIL AŞK İLE İLGİLİ SÖZLERİ
- Bin "günahın" olsa da bana, bir "gün âhım" yok sana...
- Önüne gelenle değil, seninle ölüme gidenle beraber ol.
- Konuşsam dilim yanar, sussam kalbim...
- Kendini dünyalar kadar değerli zannedenlere kısa bir not! Dünya beş para etmiyor.
- Bir bekleyenin olmalı. Sen kendinden vazgeçsen de senden vazgeçmeyen.
- Kadın; bir ufuk gibi kaçmayı, yaklaşıldıkça uzaklaşmayı, ama adım başında vaat etmeyi, derken vadini geri almayı, peşinden tekrar caymış görünmeyi bilen; erkek de civa damlası misali parmaklarından kaçıcı bu yaratığı bayıltıp durdurmayı ve parmağına yapıştırmayı becerebilendir.
- Sen çok sev de bırakıp giden yar utansın.
- Yanında olduğum zamanda değerimi bilmezsen, değerimi bildiğin gün yanında bulamazsın.
- Sen çok sev de bırakıp giden yar utansın.
- Kalplerinizi değiştirin. Size hakikat gibi görünen şeylerin hemen değiştiğini görürsünüz. Kalp değişir miymiş istenince? Dünyanın en sert ve en yumuşak madeni, kalp. Ateşini bulsun, hemen değişir.
- İnsan sevme hissini israf etmemeli, kim ne kadar sevilmeye layıksa, onu o kadar sevmeli.
- Yusuf, baştan aşağı iffet olduktan sonra; Züleyha, baştan aşağı afet olsa ne yazar?
- Çilesi çekilmeyen şeyin aşkı olmaz. Aşk olmayınca, çile olmaz. Çile olmayınca ibda, meydana getirme cehdi olmaz, şevk olmaz, hiçbir şey olmaz, olmaz.
- Sokak lambası gibi olma ey yar! Kime yandığın belli olsun.
- Yanında olduğum zaman değerimi bilmezsen; değerimi bildiğin gün, beni yanında bulamazsın.
- Ateşin yakamayacağı tek şey aşk!
- Aşkın kanatlarını saymaya sayılar yetmez. O kanatlarla uçulmayacak, çıkılmayacak makam ve derece mi var?
- Bir hoşça kala sığdırdı beni, yere göğe sığdıramadığım.
- Bazıları, "Ben Allah'ı severim, O'ndan korkmam!" der. Bilmez ki, korku, sevginin ta merkezine yerleştirilmiştir. Sevgi korkunçtur. Dağın tepesini seven, uçurumdan nasıl korkmaz?
- Kavuşmak mı? Belki... Daha ölmedim!
NECİP FAZIL AİLE, DOSTLUK, HİKMETLİ, DİNİ SÖZLERİ
- Dünya, Ahiretin tarlası...
- Ey bir aileye bile hükmedemeyen ilerici. Üç kıtaya, yedi denize hükmeden ecdadın mı gerici? (Necip Fazıl Kısakürek)
- Filozofların bahsettiği değil, Peygamberlerin haberini getirdiği Allah!
- Susmak, "Ya Sabır!" diyebilmektir. Öyle bir duadır ki, yürekte çınlar.
- Biz; ayakları şişene kadar namaz kılan peygamberin, gözleri şişene kadar uyuyan ümmetiyiz.
- Bizler açlıktan karnına taş bağlayan peygamberin,doymak bilmeyen ümmetiyiz .
- Tel tel ve iplik iplik dikseler de ağzımı; Tek ses duysalar; Allah... Yoklayanlar nabzımı.
- Ne gelirse başımıza Hak'tandır; fakat geliş sebebi, Hak'tan ayrılmaktandır.
- Hayatın çilesine tahammül gerek, değil mi ki sefa ile cefa müşterek? Sizce ağlamak için göz yaşı Mı gerek? Bazen dertliler de ağlar ama gülerek...
- Gerçek hayat, burada olmayandır; var olup burada olmayan...
- İslam'ın kılıcı bizzat merhamettir.
- Sermayem tek kelime, Allah azze ve celle.
- Yalnızca Allah'a inanın, gerisi inanılacak gibi değil.
- Dün geçti bugünü düşünüyorum, yarın var mı? Gençliğine güvenme, ölenler hep ihtiyar mı?
- Çok sıkıldıysan hayattan, bir mezarlığa git. Ölüler iyi bilir; yaşamak güzeldir.
- Biz dünyada kimsenin bulamadığı huzuru arayacak değiliz. Kalkar, abdest alır, huzurda eğiliriz.
- Bilerek bilmeyerek Allah'a doğru yol almak vardır, varmak yoktur. Varabildiğimiz hiçbir şey, hiçbir ufuk Allah değildir. Allah, sonsuzluktur.
- Düşünmek şu, bu değil, öteleri düşünmek; sizinse düşünceniz yataklarda eşinmek.
- Soruldu mu ne bilirsin diye; "haddimi bilirim" soruldu mu ne istersin diye; "haddimi bilir, hakkımı isterim" demeli...
- Zonklayan başım benim, kan pıhtısı, cerahat; ona yastıkta değil, secde yerinde rahat...
- Gerçek keramet, kerametin gizlenmesidir.
- Zor, çok zor bir gün... Ama Allah, verdiği her zorluğu misillerce fazla kolaylıkla takip edecektir. Öyleyse kumbara gibi biriktiriyorum. Dayanmalıyım. Sarf edenler! İflas edeceksiniz! Biriktirenler! Kazanacaksınız!
- Ölüm, içinde yokluğun bile vücudu olmayan bir yokluk.
- Ölüm güzel bir şey, budur perde arkasından haber, güzel olmasaydı ölür müydü peygamber!
- Ayağın taşa takıldığında, "Allah kahretsin!" bile deme, dua et ki; taşa takılan bir ayağın var.
- Allah, ıstırabını çektirmediği şeyin, nimetini vermez.
- Göz kaptırdığım renkten, kulak verdiğim sesten affet, senden habersiz aldığım her nefesten.
- Dinde zorlama yoktur, insan özgürdür elbette! İsteyen bu dünyada pişer, isteyen ahirette!
- Sevdalın şu dağı del dese, koşar, delersin! İş Allah'a geldi mi, gücün yok, sendelersin!
- Kurban olduğum Allah'a bile günde beş vakit ulaşabiliyorken, kendini ulaşılmaz sananlara selam olsun!
- Kadın mezarlığa girerken başını kapıyor, dışarı çıkarken açıyor, ölüye karşı kapayıp, diriye karşı açmak akıl almaz.
- Gençliğine doyamadan gitti, derler. Doymak mümkün mü ki, doyup da gitsin. Doymak burada değil. Burası acıkmanın yeri.
NECİP FAZIL KISAKÜREK ŞİİRLERİ
Necip Fazıl Kısakürek'in birbirinden güzel şiirleri bulunmaktadır. Bu şiirler arasından sizlere en güzellerini paylaşalım.
KALDIRIMLAR ŞİİRİ / NECİP FAZIL ŞİİRLERİ
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında,
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa karışan noktasında
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık,
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
Bu gece yarısında iki kişi uyanık:
Biri benim, biri de uzayan kaldırımlar.
İçimde damla damla bir korku birikiyor,
Sanıyorum her sokak başını kesmiş devler.
Simsiyah camlarını üzerime dikiyor
Gözleri çıkarılmış bir ama gibi evler.
Kaldırımlar, ızdırap çekenlerin annesi,
Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
Kaldırımlar, duyulur ses kesilince sesi,
Kaldırımlar, içimde uzayan bir lisandır.
Bana düşmez can vermek bir kucakta,
Ben bu kaldırımların istediği çocuğum.
Aman, sabah olmasın bu karanlık sokakta,
Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum.
Ben gideyim yol gitsin, ben gideyim yol gitsin,
İki yanımdan aksın bir sel gibi fenerler.
Tak... tak... ayak sesimi aç köpekler işitsin.
Yolumun takı olsun zulmetten taş kemerler.
Ne ışıkta gezeyim, ne göze görüneyim,
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları.
Islak bir yorgan gibi iyice bürüneyim,
Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
Uzanıverse gövdem taşlara boydan boya,
Alsa bu soğuk taşlar alnımdaki ateşi.
Dalıp sokaklar kadar esrarlı bir uykuya
Ölse kaldırımların kara sevdalı eşi.
O ERLER Kİ ŞİİRİ / NECİP FAZIL ŞİİRLERİ
O erler ki, gönül fezasındalar,
Toprakta sürünme ezasındalar.
Yıldızları tesbih tesbih çeker de,
Namazda arka saf hizasındalar.
İçine nefs sızan ibadetlerin,
Birbiri ardınca kazasındalar.
Günü her dem dolup her dem başlayan,
Ezel senedinin imzasındalar.
Bir ân yabancıya kaysa gözleri,
Bir ömür gözyaşı cezasındalar.
Her rengi silici aşk ötesi renk;
O rengin kavuran beyzasındalar.
Ne cennet tasası ve ne cehennem;
Sadece Allah'ın rızasındalar.
AYRILIK VAKTİ ŞİİRİ / NECİP FAZIL ŞİİRLERİ
Akşamı getiren sesleri dinle,
Dinle de gönlümü alıver gitsin.
Saçlarımdan tutup kor gözlerinle
Yaşlı gözlerime dalıver gitsin.
Güneşle köye in, beni bırak da
Küçüle küçüle kaybol ırakta.
Bu yolu dönerken arkana bak da
Köşede bir lahza kalıver gitsin.
Ümidim yılların seline düştü,
Saçının en titrek teline düştü,
Kuru yaprak gibi eline düştü,
İstersen rüzgâra salıver gitsin.
GURBET ŞİİRİ / NECİP FAZIL ŞİİRLERİ
Dağda dolaşırken yakma kandili,
Fersiz gözlerimi dağlama gurbet!
Ne söylemez, akan suların dili,
Sessizlik içinde çağlama gurbet!
Titrek parmağınla tutup tığını.
Alnıma işleme kırışığını
Duvarda, emerek mum ışığını,
Bir veremli rengi bağlama gurbet
Gül büyütenlere mahsus hevesle,
Renk dertlerimi gözümde besle!
Yalnız, annem gibi, o ılık sesle,
İçimde dövünüp ağlama gurbet!..
HEP BU AYAK SESLERİ ŞİİRİ / NECİP FAZIL ŞİİRLERİ
Hep bu ayak sesleri, hep bu ayak sesleri,
Dolaşıyor dışarda, gün batışından beri,
Bu sesler dokunuyor en ağrıyan yerime,
Bir eski çıban gibi işliyor içerime,
Ey şimdi kara haber gibi bana yaklaşan,
Sonra saadet olup yanımdan uzaklaşan,
Sesler, ayak sesleri kesilmez çıtırdılar!
Bana gelen müjdeyi galiba caydırdılar,
Böyle adım atarlar, ayrılanlar eşinden,
Böyle yürür, gidenler, bir tabutun peşinden,
Kimsesiz gecelerim, bu kesik sesle doldu,
Artık, atan kalbimde bir ayak sesi oldu
Bir gün, sönük göğsüme düştüğü vakit başım
Benden ayrılıyormuş gibi bir can yoldaşım,
Gittikçe uzaklaşan bu sesi duya duya,
Yavaşça dalacağım, o kalkılmaz uykuya