Haberler

Necip Fazıl Kısakürek şiirleri - Necip Fazıl Kısakürek eserleri ve sözleri

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Necip Fazıl, 24 yaşındayken yayımladığı ikinci şiir kitabı Kaldırımlar ile tanınmış ve Kaldırımlar Şairi lakabıyla anılmıştır. 1934 yılına kadar sadece şair olarak tanınmış ve o devirde Türk basınının merkezi olan Bâb-ı Âli'nin önde gelen isimleri arasında yer almıştır. İşte Necip Fazıl Kısakürek şiirleri ile Necip Fazıl Kısakürek eserleri ve sözleri

1934 yılında Abdülhakîm Arvâsî ile tanıştıktan sonra büyük bir değişim yaşayan Kısakürek, 1943-1978 arasında 512 sayı yayımlanan Büyük Doğu dergisi yoluyla İslamcı görüşlerini kamuoyuna duyuran ve Büyük Doğu Hareketi'ne önderlik eden bir şairdir. Dergi, Türkiye'de Büyük Doğu Hareketi'nin ve antikomünizmin yayılmasında öncü bir rol oynamıştır.

NECİP FAZIL KISAKÜREK ŞİİRLERİ

Necip Fazıl Kısakürek'in 18 sevilen şiiri

1. Dayan Kalbim

Seni dağladılar değil mi kalbim,

Her yanın, içi su dolu kabarcık.

Bulunmaz bu halden anlar bir ilim;

Akıl yırtık çuval, sökük dağarcık.

Sensin gökten gelen oklara hedef;

Oyası ateşle işlenen gergef.

Çekme üç beş günlük dünyaya esef

Dayan kalbim üç beş nefes kadarcık!

2. Ayrılık Vakti

Akşamı getiren sesleri dinle

Dinle de gönlümü alıver gitsin

Saçlarımdan tutup kor gözlerinle

Yaşlı gözlerime dalıver gitsin

Güneşle köye in, beni bırak da

Küçüle küçüle kaybol ırakta

Şu yolu dönerken arkana bak da

Köşede bir lahza kalıver gitsin

Ümidim yılların seline düştü

Saçının en titrek teline düştü

Kuru yaprak gibi eline düştü

İstersen rüzgara salıver gitsin

3. Bekleyen

Sen kaçan ürkek ceylânsın dağda,

Ben peşine düşmüş bir canavarım!

İstersen dünyayı çağır imdada;

Sen varsın dünyada, bir de ben varım!

Seni korkutacak geçtiğin yollar,

Arkandan gelecek hep ayak sesim.

Sarıp vücudunu belirsiz kollar,

Enseni yakacak ateş nefesim.

4. Beklenen

Ne hasta bekler sabahı,

Ne taze ölüyü mezar.

Ne de şeytan, bir günahı,

Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,

Yokluğunda buldum seni;

Bırak vehmimde gölgeni,

Gelme, artık neye yarar…

5. Bu Yağmur

Bu yağmur, bu yağmur, bu kıldan ince,

Nefesten yumuşak, yağan bu yağmur.

Bu yağmur, bu yağmur bir gün dinince,

Aynalar yüzümü tanımaz olur.

Bu yağmur, kanımı boğan bir iplik,

Tenimde acısız yatan bir bıçak.

Bu yağmur, yerde taş ve bende kemik,

Dayandıkça çisil çisil yağacak.

Bu yağmur delilik vehminden üstün,

Karanlık, kovulmaz düşüncelerden.

Cinlerin beynimde yaptığı düğün,

Sulardan, seslerden ve gecelerden…

6. Her Nefesten

Göz kaptırdığım renkten, kulak verdiğim sesten,

Affet senden habersiz aldığım her nefesten…

7. Uyan Yarim

Uyan yarim uyan, söndü yıldızlar,

Gün, karşı tepeden doğmak üzredir.

Her sabah güneşi seyreden kızlar,

Mahmur gözlerini ovmak üzredir.

Uyan yarim, sesler geldi derinden,

Karanlık oynadı, koptu yerinden;

İlk ışık, kapının eşiklerinden,

Şimdi bir gölgeyi kovmak üzredir.

Sevgilim, kapımı çaldı aydınlık,

Baygın gözlerimi aldı aydınlık,

İçimde tıkandı, kaldı ayrılık,

Bu aydınlık beni boğmak üzredir.

8. Tam Otuz Yıl

Tam otuz yıldır saatim işlemiş, ben durmuşum;

Gökyüzünden habersiz, uçurtma uçurmuşum…

9. Geceye Şiir

Kalbim bir çiçektir gündüzler ölgün;

Gelin gelin, onu açın geceler!

Beni yad edermiş gibi bütün gün

Ötün kulağımda çın çın geceler!

Geceler çekmeyin benim için hüzün,

Gelin siz ruhumu tenimden süzün;

Bırakın naaşımı yerde gündüzün,

Gölgemi alın da kaçın geceler!

10. Kaldırımlar

Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;

Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.

Yolumun karanlığa saplanan noktasında,

Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.

Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;

Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.

İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık.

Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.

İçimde damla damla bir korku birikiyor;

Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler…

Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;

Gözüne mil çekilmiş bir ama gibi evler.

Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;

Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.

Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;

Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.

11. Kaldırımlar (devam)

Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;

Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!

Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;

Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!

Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;

İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.

Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;

Yolumun zafer takı, gölgeden taş kemerler.

Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;

Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!

Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;

Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.

Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;

Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.

Dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir kuyuya,

Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi…

12. Olmaz mı

Yön yön sarılmışım ne yana baksam;

Sarılan olur da saran olmaz mı?

Kim bu yüzü çizen sanatkar ressam;

Geçip de aynaya, soran olmaz mı?

Bir parçacığım ben, bütüne hasret;

Zaman döne dursun o güne hasret;

Ruhumsa zamanın üstüne hasret;

Ebediyet boyu bir an… Olmaz mı?

13. Gölgeler

Gönlüm uçmak dilerken semavi ülkelere;

Ayağım takılıyor yerdeki gölgelere…

14. Gurbet

Dağda dolaşırken yakma kandili,

Fersiz gözlerimi dağlama gurbet!

Ne söylemez, akan suların dili,

Sessizlik içinde çağlama gurbet!

Titrek parmağınla tutup tığını.

Alnıma işleme kırışığını

Duvarda emerek mum ışığını,

Bir veremli rengi bağlama gurbet

Gül büyütenlere mahsus hevesle,

Renk dertlerimi gözümde besle!

Yalnız annem gibi, o ılık sesle,

İçimde dövünüp ağlama gurbet!

15. Akşam

Güneş çekildi demin,

Doğdu bir renk akşamı.

Bu, bütün günlerimin,

İçime denk akşamı.

Akşamı duya duya,

Sular yattı uykuya;

Kızıllık çöktü suya,

Sandım bir cenk akşamı…

16. Hep Bu Ayak Sesleri

Hep bu ayak sesleri, hep bu ayak sesleri,

Dolaşıyor dışarda, gün batışından beri,

Bu sesler dokunuyor en ağrıyan yerime,

Bir eski çıban gibi işliyor içerime,

Ey şimdi kara haber gibi bana yaklaşan,

Sonra saadet olup yanımdan uzaklaşan,

Sesler, ayak sesleri kesilmez çıtırtılar!

Bana gelen müjdeyi galiba caydırdılar,

Böyle adım atarlar, ayrılanlar eşinden,

Böyle yürür, gidenler, bir tabutun peşinden,

Kimsesiz gecelerim, bu kesik sesle doldu,

Artık, atan kalbimde bir ayak sesi oldu

Bir gün, sönük göğsüme düştüğü vakit başım

Benden ayrılıyormuş gibi bir can yoldaşım,

Gittikçe uzaklaşan bu sesi duya duya,

Yavaşça dalacağım, o kalkılmaz uykuya

17. Dağlarda Şarkı Söyle

Al eline bir değnek,

Tırman dağlara, söyle!

Şehir farksız olsun tek,

Mukavvadan bir köyle.

Uzasan, göğe ersen,

Cücesin şehirde sen;

Bir dev olmak istersen,

Dağlarda şarkı söyle!

18. Dönemeç

Bir gündü, hava ılık

Ve cadde kalabalık

Bir kadın sapıverdi önümden dönemece;

Yalnız bir endam gördüm arkasından ipince.

Ve görmeden sevdiğim, işte bu kadın dedim,

Çarpıldım sendeledim.

Bir gündü mevsim bayat

Ve esmekte hayat…

Dönemeçten bir tabut çıktı ve üç beş adam;

Yalnız bir ahenk sezdim, çerçevede bir endam.

Ve tabutta incecik o kadın var, anladım;

Bir köşede ağladım…

NECİP FAZIL KISAKÜREK SÖZLERİ

1. Yanında olduğum zaman değerimi bilmezsen; değerimi bildiğin gün beni yanında bulamazsın…

2. Sevdiğini belli et. Gizlemek başkalarına fırsat vermektir.

3. Üç günlük dünya için gayret üstüne gayret, ebedi bir yaşam için gayret yok hayret.

4. Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim; gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!

5. Bana çağdışı diyorlarmış. Ne büyük bir onur! Ben bu çağın dışında kalmayayım da, içinde mi boğulayım.

6. Kendini dünyalar kadar değerli zannedenlere kısa bir not! Dünya beş para etmiyor.

7. Sadece Allah'a inanın. Gerisi inanılacak gibi değil.

8. Sen çok sev de bırakıp giden yar utansın.

9. Kurban olduğum Allah'a bile günde beş vakit ulaşılabiliyorken, kendini ulaşılmaz sananlara selam olsun.

10. Gençliğine güvenip vakit çok erken derken; Belki de elveda bile diyemezsin giderken!

Kaynak :

Kaynak: Haberler.com / Gündem
Avrasya Tüneli'nde otomobil yangını! Giriş çıkışlar kapatıldı

Avrasya Tüneli'nde kırmızı alarm! Giriş çıkışlar kapatıldı

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nden Netanyahu hakkında tutuklama emri

Netanyahu hakkında tutuklama emri

Narin'in sol avucunda saç teli ve kıl örneği bulunmuş

Narin'in avucunda davanın seyrini değiştirebilecek delil

Fırat Sarı, çete üyelerini de dolandırmış: Aldığı altın ve parayı ödemedi

Fırat Sarı, kendi suç ortaklarını bakın nasıl dolandırmış

title