Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde patlama

Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde korkutan patlama

Naci Görür Malatya'daki son depremi işaret ederek uyardı: Endişe verici

Son depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

20 ilde daha okullar tatil edildi

20 ilde daha okullar tatil edildi

Fuzûlî şiirleri - En güzel kısa 15 Fuzûlî şiiri

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Gerçek adı Mehmed b. Süleyman'dır. Kerbelâ'da doğdu, doğum yılı kesinlikle bilinmiyorsa da, kimi kaynaklara göre 1480 dolaylarındadır. 1556'da Kerbelâ'da öldü. Yaşamı, özellikle gençlik dönemi ve öğrenimi konusunda yeterli bilgi yoktur. İşte en güzel kısa 15 Fuzûlî şiiri

Şiirde 'Fuzûlî' adını, kendi şiirlerinin başkalarınınkilerle, başkalarının şiirlerinin de kendisininkilerle karşılaştırılması için aldığını, böyle bir takma adı kimsenin beğenmeyeceğini düşündüğünden kullandığını, Farsça Divan'ının girişinde açıklar.İşte en güzel kısa 15 Fuzûlî şiiri

FUZULİ ŞİİRLERİ

En güzel kısa 15 Fuzûlî şiiri

1. Beni Candan Usandırdı

Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı

Felekler yandı âhımdan murâdım şem'i yanmaz mı

Kamu bîmârına cânân deva-yı derd eder ihsan

Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mı

Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım

Uyarır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı

Gûl-i ruhsârına karşu gözümden kanlu akar su

Habîbim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı

Gâmım pinhan tutardım ben dedîler yâre kıl rûşen

Desem ol bî-vefâ bilmem inanır mı inanmaz mı

Değildim ben sana mâil sen ettin aklımı zâil

Beni tan eyleyen gafîl seni görgeç utanmaz mı

Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır

Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı


2. Vefa Her Kimseden Kim İstedim Ondan Cefa Gördüm

Vefa her kimseden kim istedim ondan cefa gördüm

Kimi kim bîvefa dünyada gördüm bîvefa gördüm

Kime kim derdimi izhar kıldım isteyip derman

Özümden bin beter derd ü belaya mübtela gördüm

Mükedder hatırımdan kılmadı bir kimse gam def'in

Safadan dem uran hemdemleri ehl-i riya gördüm

Ayak bastım reh-i ümmide, sergerdanlık el verdi

Emel serriştesin tuttum elimde ejderha gördüm

Fuzuli ayb kılma yüz çevirsem ehl-i âlemden

Neden kim her kime yüz tuttum andan yüz bela gördüm


3. Aşka Sevdalanma

Can verme sakın aşka aşk afeti candır

Aşk afeti can olduğu meşhuru cihandır

Sakın isteme sevdayı gam aşkta her an

Kim istedi sevdayı gamlı aşk ziyandır

Her ebrulu güzel elinde bir hançeri honriz

Her zülfü siyah yanında bir zehirli yılandır

Yahşi görünür yüzleri güzellerin emma

Yahşi nazar ettikte sevdaları yamandır

Aşk içre azap olduğu bilirem kim

Her kimseki aşıktır işi ahü figandır

Yadetme güzel gözlülerin merdümi çeşmin

Merdüm deyip aldanma kim içtikleri kandır

Gel derse Fuzuli ki güzellerde vefa var

Aldanmaki şair sözü elbette yalandır.


4. Yâ Rab Bela-yı Aşk İle Kıl Âşîna Beni

Yâ Rab bela-yı aşk ile kıl âşîna beni

Bir dem bela-yı aşktan kılma cüdâ beni

Az eyleme inayetini ehl-i dertten

Yani ki çoh belâlara kıl müptelâ beni

Gittikçe hüsnün eyle ziyâde nigârımın

Geldikçe derdine beter et müptelâ beni

Öyle zaîf kıl tenimi firkatinde kim

Vaslına mümkün ola yetürmek sabâ beni

Nahvet kılıp nasîb Fuzuli gibi bana

Yâ Rab mukayyed eyleme mutlak bana beni

5. Dôstum Âlem Senünçün Ger Olur Düşmen Bana

Dôstum âlem senünçün ger olur düşmen bana

Gam degül zîrâ yetersin dôst ancak sen bana

Işka saldum ben beni pend almayup bir dôstdan

Hîç düşmen eylemez anı ki itdüm ben bana

Cân ü ten oldukça benden derd ü dâğ eksük degül

Çıhsa cân hâk olsa ten ni cân gerek ni ten bana

Vasl kadrin bilmedüm fürkat belâsın çekmedin

Zulmet-i hecr itdi çoh târîk işi rûşen bana

Dûd ü ahkerdür bana serv ile gül ey bâğbân

N'eylerem ben gülşeni gülşen sana külhan bana

Gamze tîgin çekdi ol mâh olma gâfil ey gönül

Kim mukarrerdür bu gün ölmek sana şîven bana

Ey Fuzûlî çıhsa can çıhman tarîk-i ışkdan

Reh-güzâr-ı ehl-i ışk üzre kılun medfen bana


6. Mende Mecnûn'dan Füzûn Aşıklık İsti'dâdı Var

Mende Mecnûn'dan füzûn âşıklık isti'dâdı var

Âşık-i sâdık menem Mecnûn'un ancak adı var

N'ola kan tökmekde mâhir ola çeşmüm merdümü

Nutfe-i kâbildürür gamzen kimi üstâdı var

Kıl tefâhur kim senün her var men tek âşıkun

Leylî'nin Mecnûn'u Şîrîn'ün eger Ferhâd'ı var

Ehl-i temkînem meni benzetme ey gül bülbüle

Derde yoh sabrı anun her lâhza min feryâdı var

Öyle bed-hâlem ki ahvâlüm görende şâd olur

Her kimün kim devr cevrinden dil-i nâ-şâdı var

Gezme ey gönlüm kuşu gâfil fezâ-yı ışkda

Kim bu sahrânun güzer-gehlerde çok sayyâdı var

Ey Fuzûlî ışk men'in kılma nâsihden kabûl

Akl tedbîridür ol sanma ki bir bünyâdı var


7. Zülfü Kimi Ayağın Koymaz Öpem Nigârum

Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum

Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum

İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et

Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum

Bildi temâm-ı âlem kim derd-mend-i ışkam

Yâ Râb henûz hâlüm bilmez mi ola yârum

Vaslundan ayru n'ola kanun tökelse gül gül

Men gül-bün-i belâyem bu fasldur bahârum

Tasvîr eden vücûdum yazmış elümde sâğar

Ref' olmağa bu sûret yoh elde ihtiyârum

Dûr istemen zemânı mey neş'esin başumdan

Toprağ olanda yâ Râb dürd-i mey et gubârum

Rusvâlarından ol meh saymaz meni Fuzûlî

Dîvâne olmayum mı dünyâda yoh mu ârum


8. Cânı Kim Cânânı İçün Sevse Cânânın Sever

Cânı kim cânânı içün sevse cânânın sever

Cânı içün kim ki cânânın sever cânın sever

Her kimün âlemde mıkdârıncadur tab'ınde meyl

Men leb-i cânânumu Hızr Ab-ı Hayvânın sever

Başa dem düştükçe taksîr eylemez eyler meded

Ol sebebden muttasıl çeşmüm ciger kanın sever

Müşg-i Çîn âvâre olmuşdur vatandan men kimi

Hansı şûhun bilmezem zülf-i perîşânın sever

Şu ki ser-gerdân gezer başında vardur ki hevâ

Gâlibâ bir gül-ruhun serv-i hırâmânın sever

Akıbet rusvâ olub mey-tek düşer il ağzına

Kim ki bir ser-mest sâkî lâ'l-i handânın sever

N'olacakdur terk-i ışk etme Fuzûlî vehm edüb

Gâyeti derler ola bir bende sultânın sever


9. Öyle Ser-mestem ki İdrâk Etmezem Dünyâ Nedür

Öyle ser-mestem ki idrâk etmezem dünyâ nedür

Men kimem sâkî olan kimdür mey û sahbâ nedür

Gerçi cânândan dil-i şeydâ içün kâm isterem

Sorsa cânân bilmezem kâm-ı dil-i şeydâ nedür

Vasldan çün aşık-ı müstâğni eyler bir visal

Aşıka maşukdan her dem bu istiğnâ nedür

Hikmet-i dünyâ vü mâfiha bilen arif degül

Arif oldur bilmeye dünyâ vü mâfiha nedür

Ah u feryâdun Fuzûlî incidübdür âlemi

Ger belâ-yı ışk ile hoşnûd isen gavga nedür


10. El Çek İlacımdan Tabib

Aşiyan-i mürg-i dil zülf-i perişanındadır

Kanda olsam ey peri gönlüm senin yanındadır

Aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabib

Kılma derman kim helakim zehri dermanındadır

Çekme damen naz edip üftadelerden vehm kıl

Göklere açılmasın eller ki damanındadır

Bes ki hicranındadır hasiyyet-i kat'-i hayat

Ol hayat ehline hayranem ki hicranındadır

Ey Fuzuli şem'-veş mutlak açılmaz yanmadan

Tablar kim sünbül rişte-i canındadır


11. Batalı Kana Ohun Dîde-i Giryân İçre

Batalı kana ohun dîde-i giryân içre

Bir elifdür sanasan kim yazılur cân içre

Yeridür sîne-i sûzânuma külhan deseler

Anca kim yandı ohun sîne-i sûzan içre

Cânı ten içre ne sahlardum eger bilse idüm

Ki degül gizlü gam-ı lâ'l-i lebün cân içre

Ala gör ohlarını dîdelerümden ey dil

Hayfdur olmaya nâ-geh ite müjgân içre

Çâk gönlüm yarasında yaraşur peykânun

Akd-i şebnem hoş olur gonca-i handân içre

Kaddüne serv demiş goncalarun ta'nından

Duramaz bâd-ı sabâ hîç gülistân içre

Ey Fuzûlî kime sûz-ı dilümi şerh edeyüm

Yoh menüm kimi yanan âteş-i hicrân içre


12. Dost bî-Pervâ Felek Bî-Rahm ü Devran Bî-Sükûn

Dost bî-pervâ felek bî-rahm ü devran bî-sükûn

Derd çoh hem-derd yoh düşmen kavî tâli' zebûn

Sâye-i ümmîd zâ'il âfitâb-ı şevk germ

Rütbe-i idbâr âlî pâye-i tedbîr dûn

Akl dun-himmet sadâ-yı tâ'ne yer yerden bülend

Baht kem-şefkat belâ-yı ışk gün günden füzûn

Men garîb ü râh-ı mülk-i vasl pür-teşvîş ü mekr

Men harîf-i sâde-levh ü dehr pür-nakş-ı füsûn

Her sehî-kad cilvesi bir seyl-i tûfân-ı belâ

Her hilâl-ebrû kaşı bir ser-hat-ı meşk-i cünûn

Yelde berg-i lâle tek temkîn-i dâniş bî-sebât

Suda aks-i serv tek te'sir-i devlet vâj-gûn

Ser-had-i matlûba pür-mihnet tarîk-i imtihân

Menzil-i maksûda pür-âsîb râh-ı âzmûn

Şâhid-i maksad nevâ-yı çeng tek perde-nişîn

Sâğar-ı işret habâb-ı sâf-ı sahbâ tek nigûn

Tefrika hâsıl tarîk-i mülk-i cem'iyyet mahûf

Ah bilmen neyleyem yoh bir muvâfık reh-nümûn

Çihre-i zerdin Fuzûlî'nün dutupdur eşk-i âl

Gör ana ne rengler geçmiş sipihr-i nîl-gûn


13. Hansı Gülşen Gülbüni Serv-i Hıramanunca Var

Hansı gülşen gülbüni serv-i hıramanunca var

Hansı gülbün üzre gonce la'l-i handanunca var

Hansı gülzar içre bir gül açılur hüsnün kimi

Hansı gül bergi leb-i la'l-i dür-efşanunca var

Hansı bağun var bir nahli kadün tek bar-ver

Hansı nahlün hasılı sib-i zenahdanunca var

Hansı huni sen kimi cellada olmuşdur esir

Hansı celladun kılıcı nevk-i müjganunca var

Hansı bezm olmış münevver bir kadün tek şem'den

Hansı şem'ün şu'lesi ruhsar-ı tabanunca var

Hansı yerde tapılur nisbet sana bir genc-i hüsn

Hansı gencün ejderi zülf-i perişanunca var

Hansı gülşen bülbüin derler Fuzuli sen kimi

Hansı bülbül nalesi feryad-u efganunca var


14. Çeşm-i Giryanım Görüp

Ol ki her sa'at gülerdi çeşm-i giryânım görüp

Ağlar oldu hâlime bî-rahm cânânım görüp

Eyleyen ta'yin-i cezâ-yi müdâvâ derdime

Terk edip cem' etmedi hâl-i perîşânım görüp

Lâle-ruhlar göğsümün çâkine kılmazlar nazar

Hiç bir rahm eylemezler dâğ-i hicrânım görüp

Tut gözün ey dûd-i dil çerhin ki devrin terk edip

Kalmasın hayrette çeşm-i gevher efşânım görüp

Pertev-i hur-şîd sanmam yerde kim devr-i felek

Yere urmuş âf-tâbın mâh-i tâbânım görüp

Suda aks-i serv sanmam kim koparıp bağ-bân

Suya salmış servini serv-i hırâmânım görüp

Ey Fuzûlî bil ki ol gül-'ârızı görmiş değil

Kim ki ayb eyler benim çâk-i girîbânım görüp


15. Kerem Kıl, Kesme Sâkıy, İltifatın Bî Nevâlardan

Kerem kıl, kesme sâkıy, iltifatın bînevâlardan

Elinden geldiği hayrı, diriğ etme gedâlardan

Esîr-i gurbetiz biz, senden özge âşinâmız yok

Ayağın kesme başın çün, bizim mihnetserâlardan

Sabâ! Kûyunda dildârın nedir üftâdeler hâli?

Bizim yerden gelirsen bir haber ver âşinalardan

Deme zâhid ki: 'Terk et simber bütler temâşâsın! '

Beni kim kurtarır Tanrı sataştırmış belâlardan!

Vücûdum ney gibi sûrah sûrah olsa ah etmem

Muhabbeten dem urdum, incinmek olmaz cefalardan

Fuzûli! Nâzenînler görsen izhâr-ı niyaz eyle

Terrâhhum umsa ayıp olmaz, gedâlar padişahlardan...

Kaynak :

Kaynak: Haberler.com / Gündem
title