Haberler
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler: Suç kılıç çatmak değil, kasıtlı organize disiplinsizliktir

Milli Savunma Bakanı Güler: Suç kılıç çatmak değil, kasıtlı organize disiplinsizliktir

Rusya bir kez daha ABD füzeleriyle vuruldu, Savunma Bakanlığı 'Yanıt verilecek' dedi

ABD füzeleriyle bir kez daha vurulan Rusya'dan dünyayı korkutan açıklama

Narin cinayetinde yeni görüntü! Cansız bedenini saklamak 38 dakika sürmüş

Narin cinayetinde yeni görüntü! Cansız bedenini saklamak 38 dakika sürmüş

5 yaşındaki kız çocuğunun ölümünde sır perdesi 6 yıl sonra aralandı

5 yaşındaki kız çocuğunun ölümünde sır perdesi 6 yıl sonra aralandı

Filistinlilerin toprak sattığı iddiası hakkında neler biliniyor?

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Filistin-İsrail çatışmalarıyla ilgili sosyal medyada 'Filistin neden toprak sattı?' iddiaları sıkça dile getiriliyor. Ancak, tarihsel veriler ve haritalar, 1948'de toprak mülkiyetinin sadece yüzde 6 ila 7'sinin İsrailli Yahudilere ait olduğunu gösteriyor. Konuyla ilgili elde edilen bilgileri sizler için derledik.

7 Ekim 2023 itibarıyla artan Filistin- İsrail çatışmalarıyla ilgili sosyal medyada sık sık yorumlara maruz kalınıyor. İsrail'in Filistin topraklarındaki tahribatı yıllardır devam ederken; son bir ay içerisinde 10 binden fazla kişi İsrail tarafından öldürüldü. Sosyal medyada "Filistin neden toprak sattı o zaman? Filistin de topraklarını satmasaydı!" iddialarını sık sık görüyoruz. Peki, Filistinlilerin toprak sattığı iddiası hakkında neler biliniyor? İşte, Teyit.org ve Anadolu Ajansı'nın haberine göre bazı detaylar...

FİLİSTİNLİLERİN TOPRAK SATTIĞI İDDİASI DOĞRU MU?

Teyit.Org ve Anadolu Ajansı'nın Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zekeriya Kurşun ile yaptığı röportajdan elde edilen bilgilere göre, İsrail Devleti kurulduğunda Yahudilerin sahip olduğu toprakların tamamı Filistinliler tarafından satılmış olsa bile bugünkü sınırlar ile kıyaslandığında bu oran çok az. Yahudi halkının yerleşim alanının genişlemesindeki esas sebep Filistinlilerin kendi rızalarıyla topraklarını satması değil, saldırılar nedeniyle Filistinlilerin yaşadıkları yerleri terk etmeye başlamasıdır. 'Filistinliler topraklarını sattı' iddiası bir siyonist propagandasıdır ve tarihi gerçekler, vicdan ve rakamlar bu iddiayı kabul etmemektedir.

Filistinlilerin toprak sattığı iddiası hakkında neler biliniyor?

Sosyal medya paylaşımları ve Youtube içerikleriyle dikkat çeken Oğuzhan Uğur'un X hesabında "Filistinliler topraklarını sattı" cümlesinin de yer aldığı paylaşımı tepki toplamıştı. Bunun üzerine konuya dair detayları kendi programı olan Mevzular Açık Mikrofon'da İlber Ortaylı ve Celal Şengör'e sordu. Celal Şengör "Büyük ölçüde toprak satılmıştır. Satılmadı diyenler zır cahillerdir" yanıtını verdi. İlber Ortaylı ise arazi satışının Hayfa'da başlandığını belirtti ve "Eskiden Filistinli demek, arazi satıp yaşayan insan demekti" cümlelerini ekledi. Ancak ne kadar toprak satıldığına dair bir yorumda bulunmadı.

Bundan kısa bir süre sonra ise tarihçi Emrah Safa Gürkan konuyla ilgili bir paylaşımda bulundu. "Filistin'deki toprak satışı yüzde 10'un altındadır. Zaten satmış olsa ne olacak? Zamanında böyle bir şey yaptı diye üç kuşak sonraki çocukları mı katledilsin?" dedi. Tarihçiler bunlara ek olarak Filistin halkının yıllardır bir kuşatma altında yaşadığının da altını çiziyor.

Filistinlilerin toprak sattığı iddiası hakkında neler biliniyor?

Teyit. Org'a göre, konuyla ilgili ulaştığı Doç. Dr. Ahmet Kuyaş, toprak satıldığı iddiasının doğru olduğu görüşünde. Kuyaş satılan toprak miktarı net olarak bilinmediğini fakat bugünkü İsrail sınırları değerlendirildiğinde bu miktarın çok az olduğunu belirtiyor.

Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünden Doç. Dr. Gün Kut da benzer bir yaklaşımla 20. yüzyılda yaşananların bugün yaşananlara etkisinin çok sınırlı olduğunu aktardı:

"Yahudilerin yerli Filistinlilerden toprak satın almış oldukları biliniyor. Ama bunun sınırlarla ilgisi yok. Bugünkü toprak dağılımı ve düzeni 1948, 1967, 1973 savaşları, 1979 Mısır ve 1994 Ürdün barışı ile 1991 Madrid ve 1993 Oslo anlaşmaları çerçevesinde belirleniyor. Birleşmiş Milletler'in tanıdığı sınırlar 1967 öncesi sınırlar. Bunun içerisinde İsrail vatandaşı Filistinlilerin de mülkleri var tabii."

KUDÜS NEDEN KUTSAL? NEDEN BU KONUYLA BU KADAR İLGİLENİYORUZ?

Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, bu iddiaya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, Filistin coğrafyasının tarih boyunca dikkati çektiğini, bölgenin kutsal dinlerin doğduğu mekan olması nedeniyle üç ilahi din için de mukaddes kabul edildiğini söyledi.

"Bu, vicdana sığmayan yanlış bir iddiadır ve doğru değildir"

Prof. Dr. Kurşun, "Filistinliler topraklarını sattı" iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurgulayarak şöyle devam etti:

"Bu, iddia vicdana sığmayan yanlış bir iddiadır ve doğru değildir. Bölgede her ne kadar bir miktar toprak el değiştirmişse de bu 'Filistinliler topraklarını sattı' anlamına gelmez. Bölge, 1917'ye kadar Osmanlı yönetimindeydi. Osmanlı döneminde Filistinli diye bir tabir yoktur. Osmanlı tebaası vardı. Alım-satım Osmanlı vatandaşları arasında yapılmaktaydı. Osmanlı, Yahudilere Batı'da uygulanan soykırım nedeniyle Filistin hariç topraklarını açmıştır. Filistin'de Yahudilerin toprak almasını ve toplu bir şekilde bir yere yerleşmesini engellemiştir. Hatta yasaklamış ve buna dair kanunlar çıkarmıştır. Filistinliler topraklarını satmadığı gibi Yahudiler topraklarına işgalci olarak girmeye başladığında fetvalar çıkartılmış ve 'Yahudi'ye arazi satmanın haram olduğu' konusunda yaygın bir kanaat oluşturulmuştur. 'Filistinliler topraklarını sattı' iddiası bir siyonist propagandasıdır ve vicdansızlıktır. Ne tarihi gerçekler ne vicdan ne de rakamlar bu iddiayı kabul etmemektedir. Bu iddiaları tekrar etmek siyonizme ve İsrail'in bölgeyi insansızlaştırma politikasına yardımcı olmaktır."

Siyonizm anlayışına göre işgal edilen Filistin topraklarındaki insanların, insan bile kabul edilmediğini, bu toprakların insansız olarak görüldüğünü aktaran Kurşun, "İsrail Devleti'nin kurulduğu topraklar üzerinde yüzbinlerce Filistinli yaşıyordu ve bunlar kendi topraklarından uzaklaştırıldı. Mülteci kamplarına ve Filistin'e komşu ülkelere sürüldü. Bugün Filistin'de sadece 5 milyon Filistinli bulunuyor." dedi.

"Gönüllü toprak satışı diye bir şey söz konusu olmamıştır"

Bizzat İngilizlerin satışını yaptığı Filistin kamu arazisi oranının yüzde 4'ün biraz üzerinde olduğunun altını çizen Dağ, Filistinlilerin gönüllü sattığı söylenebilecek şahıs arazilerinin oranının ise binde 9'dan daha küçük olduğunu belirtti.

İngiliz destekli Yahudi çetelerinin tehdidiyle küçük Filistinli grupların bir miktar satış yaptığını anlatan Dağ, "Toprak satışı bizzat Filistinli liderlerin emriyle yasaklandığı ve cezası idam olduğu için bu aileler Filistin'de barınamayarak ülkeyi terk etmiştir. Dolayısıyla Filistin topraklarının tamamına yakını ya bizzat işgal edilerek ya da İngiliz işgal yönetimi döneminde Yahudi yerleşimcilere peşkeş çekilerek el değiştirmiştir." ifadelerini kullandı.

Ahmet Emin Dağ, İngilizlerin tüm kolaylaştırıcı çabalarına ve tehditlerine rağmen Filistinlilerin topraklarını satmadığını vurgulayarak sözlerini şöyle bitirdi:

"Sadece işgal ve kamulaştırmalar sonucunda 1945'te dahi Filistin'de Yahudilerin sahip olduğu toprak miktarı sadece yüzde 5,6'yı ancak bulmuştu. Fakat 1948'de İsrail işgal rejiminin kurulmasının ardından siyonistlerin elindeki toprak miktarı birden yüzde 78'e yükseldi. 1967 savaşından sonra Batı Şeria ve Gazze'nin de işgal edilmesiyle İsrail 2 milyon dönüm yeni Filistin arazisini daha Yahudi yerleşimine açtı. Bu süreçlerin tümü silah zoruyla ve katliamlarla gerçekleşmiştir. Gönüllü toprak satışı diye bir şey söz konusu olmamıştır."

Şimal Güdüm
Haberler.com - Gündem
title