Deniz Gezmiş kimdir ? Gezmiş ve arkadaşları anıldı
Deniz Gezmiş kimdir ? Deniz Gezmiş ve arkadaşları idam edildikleri saatte anıldı.
68 kuşağının gençlik liderlerinden olan ve yargılandıkları sıkıyönetim mahkemesince çarptırıldıkları idam cezası 6 Mayıs 1972 tarihinde Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde infaz edilen Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan için anma töreni düzenlendi.
Nilüfer Belediyesi, Nilüfer Kent Konseyi ve 68'liler Birliği Vakfı üyeleri, Gezmiş, İnan ve Aslan'ın idam saati olan 05.30'da, 3 dakikalık saygı duruşunda bulundu. 68'liler Birliği Vakfı Bursa Temsilcisi Betül Kuyucu, anma töreninde Adnan Yücel'in 'Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek' şiirini okudu. Ardından anmaya katılanlar ellerindeki karanfilleri Üç Fidan Anıtı'na bıraktı.
Burada konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, "Mücadelelerinden dolayı kimseye zarar vermemiş Deniz, Yusuf ve Hüseyin'i anıyoruz. Onlar Türkiye'nin tam bağımsızlığı için mücadele eden üç fidandı. Bu gençler bağımsızlığın ve barışın sembolüdür, kimseye ateş açmadılar, kimseyi öldürmediler onlar sadece beyinlerinde Türkiye'nin tam bağımsızlık mücadelesini nasıl yürütürüz diye düşünüyorlardı" dedi.
DENİZ GEZMİŞ KİMDİR ?
Deniz Gezmiş (28 Şubat 1947; Ankara – 6 Mayıs 1972; Ankara), Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu'nun kurucusu, 25 yaşında iki dava arkadaşı ile birlikte idam edilen Sosyalist devrimcidir.
Deniz Gezmiş, 28 Şubat 1947'de Ankara'nın Ayaş ilçesinde doğdu. Dedeleri Rize'nin İkizdere ilçesine bağlı Cimil köyündendir, kökleri Konya'dan bir vesile ile göç etmek zorunda kalmış. Babası Ilıca (yeni adı: Aziziye), Erzurum nüfusuna kayıtlı ilköğretim müfettişi Cemil Gezmiş, annesi ise Erzurum'un Tortum ilçesinden ilkokul öğretmeni Mukadder Gezmiş'tir. Ailenin üç erkek çocuğundan ikincisidir. Ağabeyi Bora Gezmiş, hukuk fakültesinden ayrılıp bankacılık yapmıştır. Kardeşi Hamdi Gezmiş ise, mali müşavirdir.
Gezmiş, ilk ve ortaöğrenimini Sivas'ta, liseyi İstanbul'da Haydarpaşa Lisesi'nde okudu. Henüz lise öğrencisiyken sol düşünceyle tanıştı ve kendini dönemin eylemleri içinde buldu.
12 Mart Darbesinin ilk günlerinden sonra Yusuf Aslan ile birlikte Sivas'a gitmekteyken motosikletleri bozuldu. Bir ihbar sonucu polislerin gelmesi üzerine çıkan çatışmada Aslan ile birbirlerini kaybettiler. Aslan o esnada Elmalı'da iken, Gezmiş ise 16 Mart 1971 salı günü Sivas'ın Gemerek ilçesinde etrafı sarılarak yakalandı ve Kayseri'ye getirildi.Buradan Ankara'ya zamanın İçişleri Bakanı Haldun Menteşeoğlu'nun makamına götürüldü.
Mahkemesi 16 Temmuz 1971 günü Altındağ Veteriner Okulu binası'nda Tuğgeneral Ali Elverdi başkanlığında Baki Tuğ savcılığında Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 1 no'lu Mahkemesi'nde başladı ve 9 Ekim 1971 günü bitti. Deniz ve arkadaşları 16 Temmuz 1971'de başlayan THKO-1 Davası'nda TCK'nin 146. maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle, 9 Ekim 1971'de 146/1 maddesi uyarınca idam cezasına çarptırıldı. Mahkeme kararı;
" Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Mahkememiz Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın tamamını; bir kısmını tağyir, tebdil veya ilgaya cebren teşebbüs suçunu işlediğinizi sabit gördü. Türk Ceza Kununun 146/1 maddesi uyarınca ölüm cezası ile tecziyenize karar verdi. "
İdam cezaları o zamanlar senato tarafından onaylanmak zorundaydı. İsmet İnönü "siyasi suçlar idamla cezalandırılmamalıdır" diyerek Bülent Ecevit ile birlikte ret oyu kullanır. AP genel başkanı Süleyman Demirel ise infazdan yana oy kullanır.
Olaydan 15 yıl sonra, Süleyman Demirel bir gazeteciye verdiği demeçte idamlar için: " soğuk savaşın talihsiz olaylarından biri " yorumunu yapar. Mahkûmların özür dilemesi istenir. Hiçbiri yaptıklarından özür dilemez. Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ise idamları onaylar.
Alman Der Spiegel dergisinde konuyla ilgili çıkan yazıda idam edilmeden önce "Yaşasın tam bağımsız Türkiye! yaşasın marksizm-leninizm. yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği! yaşasın işçiler, köylüler! kahrolsun emperyalizm!" dediği belirtildi. İdama tanık olan avukatı Halit Çelenk'e göre ise son sözleri "Yaşasın tam bağımsız Türkiye. Yaşasın Marksizm-Leninizm'in yüce ideolojisi. Yaşasın Türk ve Kürt halklarının bağımsızlık mücadelesi. Kahrolsun emperyalizm. Yaşasın işçiler, köylüler" olmuştur.
Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan ile birlikte 6 Mayıs 1972 tarihinde, gece 1:00-3:00 arası, Ulucanlar Cezaevi'nde asılarak idam edildi.İdam yaftaları sonradan müze olan Ulucanlar Cezaevi Müzesi'ne Anadolu Ajansı muhabiri Burhan Dodanlı tarafından bağışlandı.
İdam yaftaları;
" Ankara 1 nolu Askeri Mahkemesinin 8.10.1971 tarih ve 971-13 esas 971-23 karar sayılı hükmü ile TCK 146-1 maddesi uyarınca ölüm cezasına mahkum edilmiştir. "
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının 1969'da öldürülen Taylan Özgür'ün yanına gömülme isteği yerine getirilmedi. İdamından sonra bayraklaşarak devrim mücadelesinin çok önemli bir sembolü oldu; birçok sol örgüt başka konularda fikir ayrılıkları olmasına rağmen mutabık kaldıkları nadir konulardan birisi Deniz Gezmiş'in devrim önderliğidir.