Cübbeli'den Çok Tartışılacak Sözler, Cübbeli Ahmet Hoca ''Günah'' Dedi
Cübbeli Ahmet Hoca, son yazısında kadınların tesettürlü olsa dahi erkeklerle aynı ortamda çalışmasının günah olduğuna vurgu yaptı.
Kamuyounda Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, Vahdet gazetesinde kaleme aldığı köşe yazısında tartışma yaratacak ifadeler kullandı.
Yazısında kadınların tesettürlü olsa dahi erkeklerle aynı ortamda çalışmasının günah olduğunu öne süren Cübbeli Ahmet Hoca "Bir kadının başı kapalı, avret yerleri kapalı ancak erkeklerle bir arada. Buna caiz dememiz öncekilere caiz dediğimiz gibi kolay değildir. Neden? Çünkü burada bazen bir erkekle bir kadının tek başına kalmaları mümkündür. Mümkünden de öte vâkidir" dedi.
İşte Cübbeli'nin tartışma yaratacak yazısından bir kısım;
"Kadının çalışması birkaç yönden ele alınması icap eder. Birincisi kadının kendi evinde çalışmasıdır. Yani dikiş, nakış, örgü yapıyor veya götürü bir iş almış evinde yapıyor. Başka bir yere veriyor, satılıyor, oradan para kazanıyor. Bu caizdir. Bunda hiçbir ihtilaf yok.
"KADININ EV DIŞINDA ÇALIŞMASI 2 KISIMDIR"
Kadının ev dışında çalışması ise iki kısımdır. Kadın ev dışında kadınlar arasında çalışıyorsa bu da caizdir. İşte tekstil atölyeleri vesaire bazı yerlerde kadın kadına iş yerleri kurulmuştur. Yöneticisi de kadın. Dışardan şirketin sahipleri, mesulleri erkek olsa da, o çalışma ortamına erkekler girip çıkmıyordur. Başlarındaki sorumlu kadındır. Çaycısı, çorbacısı, çalışanlar da kadındır. Burada da 'Caiz midir, değil midir?' sorusuna yer yok. Kesinlikle caiz. Çünkü bir erkeğin görmesine maruz kalma durumu yok. Erkekle baş başa kalmak gibi bir sıkıntı söz konusu olmadığından bu da caizdir.
"CAİZ DEMEK KOLAY DEĞİL"
Gelelim erkekler içinde çalışmak meselesine. Bugün çalışan bayanların ekseriyetinin maruz olduğu durum erkekler arasında çalışmadır. Memuriyetler, bazı noktalarda işçilikler böyledir. Erkek-kadın karışık çalışmaktadır. Bir kadının başı kapalı, avret yerleri kapalı ancak erkeklerle bir arada. Buna caiz dememiz öncekilere caiz dediğimiz gibi kolay değildir. Neden? Çünkü burada bazen bir erkekle bir kadının tek başına kalmaları mümkündür. Mümkünden de öte vâkidir. Hatta ekseriyetle de vuku bulabilir. Neden? 3-4 erkek-kadının çalıştığı bir odayı düşünelim. Yandaki erkek memur çıkar bir işe, öbürü gider yemeğe, öbürü gider bir ihtiyacına.
"TENHADA TEK BAŞINA KALMASIN"
Hepsi gittiğinde bir erkekle bir kadının tek başına kaldığını düşünelim. Ki bu olan bir şey. Her dakika sen 'Aman arkadaş sen çıkma yalnız kalıyoruz.' diyemezsin ki öbür memura. Zaten tam gerici, yobaz derler o zaman. Hadis-i şerifte 'Bir erkekle bir kadın sakın tek başına kalmasın.' (Beyhakî, Ma'rifetü'süneni ve'l-âsâr, no:3337, 9/73) buyruluyor. Yani tenhada tek başına kalmasın, bir odada kapı kapalıyken kalmasın. Kapının açık olduğu durum halvete girmez. Halvet olduğu vakit ise araya mutlaka şeytanın gireceği, fitneler çıkaracağı, birçok günahlara sebebiyet vereceği beyan ediliyor."