Can Yücel şiirleri - Kısa Can Yücel'in en sevilen aşk şiirleri ve sözleri
Türk Edebiyatı'nın önde gelen şairlerinden olan Can Yücel geride bir çok eser bırakmıştır. Bunlardan en çok sevilenleri ise Bağlanmayacaksın, Kendimden Özür Diliyorum, Baba şiiri ve Sevgi Duvarı şiiridir. İşte, Can Yücel şiirleri - Kısa Can Yücel'in en sevilen şiirleri ve aşk şiirleri
İlk şiirlerini, 1950'de yayımlanan 'Yazma' kitabında toplayan Yücel, 1945-1965'te "Yenilikler", "Beraber", "Seçilmiş Hikayeler", "Dost", "Sosyal Adalet", "Şiir Sanatı", "Dönem", "Yöne", "Ant", "İmece", "Papirus" adlı dergilerde yazdı. işte Can Yücel hayatı hakkında merak edilenler...
CAN YÜCEL ŞİİRLERİ
Can Yücel'in en sevilen 20şiiri
1. Buluşmak Üzre
"Diyelim yağmura tutuldun bir gün
Bardaktan boşanırcasına yağıyor mübarek
Öbür yanda güneş kendi keyfinde
Ne de olsa yaz yağmuru
Pırıl pırıl düşüyor damlalar
Eteklerin uça uça bir koşudur kopardın
Dar attın kendini karşi evin sundurmasına
İşte o evin kapısında bulacaksın beni"
2. Sevgi Duvarı
"Baktım gökte bir kırmızı bir uçak
Bol çelik bol yıldız bol insan
Bir gece Sevgi Duvarını aştık
Düştüğüm yer öyle açık öyle seçik ki
Başucumda bi sen varsın bi de evren
Saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
Yalnızlığım benim çoğul türkülerim
Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi"
3. Küçük Kızım Su'ya
"Bir derin uykudaydım ölümün içinden
Açtım ki gözlerimi
Bir suyun gölgesi gibi
Kendisi adeta bir suyun
Ayakucumda sen oturuyorsun
Şiir getirenlerin çok olsun çocuğum!"
4. Farzet Hiç Ayrılmadık
"Farzet hiç ayrılmadık
Gözümde tütüyor
Gözümü tütsülüyorsun hala
Hep birlikteyiz sanki
Seninle ben ve DÜNYA"
5. Hayır
"Yuvarlanan yıldızlar içinde saçlarımız,
Boylarımız büyür usul usul;
Duyulmasın diye gürültüler uykularda
Yağmurlar yağar geceleri."
6. Hayal Oyunu
"Ellerindi ellerimden tutan
Ellerimdi ellerinden tutan…
Bıraktığı anda ellerimiz ellerimizi
Gökyüzüne vuracaktı gölgeleri ellerimizin
Kimbilir kaç martılar halinde
Bir masada karşı karşıya
Seyrederken dudaklarını senin
Dile gelmiş ilk Türkçeydik
Henüz başlamış kül rengi bahar
Ne savaş, ne barıştık biz…
Bu dünyaya yeni gelmiş bir diyar
Manolyaya gece konmuş kumrular"
7. Bir Sen Eksiktin Ayışığı
"Bileklerimizi morartmış yeni Alman kelepçeleri,
Otobüsün kaloriferleri bozuldu Kaman'dan sonra
Sekiz saat oluyor karbonatlı bir çay bile içemedik,
Başımızda perensip sahibi bir başçavuş.
Niğde üzerinden Adana Cezaevine gidiyoruz…
Bi sen eksiktin ayışığı
Gümüş bir tüy dikmek için manzaraya!"
8. Kuşlar Vardır
"Kuşlar vardır, cana benzer havalarda;
Soğuksa kar, baharsa yaprak;
Bir başına büyür toprakta ömrümüz,
Güneşle yeşil elleriyle çıplak;
Nefeslerle sürüp giden yaşamamız
Bir su kenarına gelir durur;
Ekmekten, şaraptan öte nimetler vardır;
Yürünmez öyle hep, bazen susulur."
9. Yeşil
"Gözlerini kapatır beklerdi;
Yaprağa benzer ellerini, avuçlarını uzatır,
Beklerdi işitinceye dek
Ağacın dalında, rüzgarda;
Yeşili duydu mu uyurdu
Rüyasında…"
10. Güzel'e
"Dün gece senin küçücük elinle yalnız yattık
Yalnız senin küçücük elinle yalnızlık
Kandilli ilkokulu kadar kalabalık
Zilleri çaldığında düşlerinin
Sınıfların kapıları ardına kadar açık
Gökyüzünün, denizin, toprağın, hayalle, emeğin
Haklı sınıfları"
11. Hayatta Ben En Çok Babamı Sevdim
"Hayatta ben en çok babamı sevdim.
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpı bacaklarıyla ?ha düştü, ha düşecek ?
Nasıl koşarsa ardından bir devin,
O çapkın babamı ben öyle sevdim.
Bilmezdi ki oturduğumuz semti,
Geldi mi de gidici ? hep, hepp acele işi! ?
Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi.
Atlastan bakardım nereye gitti,
Öyle öyle ezber ettim gurbeti."
12. Dumanın Doğrusu
"Dumanın Doğrusu
Kolay gelsin vapurun dumanı!
İnersin sen de birgün yeryüzüne,
Benim gibi yağmur diye!
İy'de edersin!"
13. Ellerimde Bir Göztaşı
"Dedim, dünya gibi bulut yok dünya üstünde
Ellerimde bir göztaşı, gözlerim boş gidiyordum
Ne bileyim, bir türkünün böyle Veysel olduğunu
Açıldım, çıkmaz bir sokak gibi, kapanınca denizde"
14. Baharın Azizliği
"Kibrit çakıyorsun karanlıkta
badem çiçeklerini görmek için
Ve mart denizlerinde tedirgin bir çift
sarnıç gemisi gözlerin
Bir iş açacaksın sen başımıza
yangın mı olur artık, bahar mı?"
15. Cehennemin Dibi
"Uğradığım meyhanelerde hep senin içimin var
Ben mezesiz demleniyorum biliyorsun
İçerken hep yanımda
Yanımda buğulu bir bardak
Bir bardak su gibi
Yanımda hep sen varsın."
16. Hayırsız Ada
"Bir haftadır yok yere dolaşıp duruyordum
Bir haftadır içimde bir kırlangıç fırtınası
Siyahın biri konup biri kalkıyor
Şişli'den taa Rami'ye kadar
Her sokağın ayrı bir kanat çırpışı var
Yeni Cami önlerindeydim sonra
Vapur düdüklerinden anladım
Bir haftadır seni ararmışım meğer"
17. Öğretmenin Düşü
"Mavi bir ışık yandı gözlerimde
Gökyüzü öyle yakın
Çocuklar doğacak çocuklarım
Ve öyle yağmur ki toprak, koklarsın
Ellerim bütün hayvanlar alemi,
Hangi ağacı çalsam açıyor
Uzaylar uslu,
Yönlerim yörük
sağduyularım sol duyu"
18. Gün Yalımı
"Duvar dibindeydiler bi bakış baktı
Şimdi ışık yıllarında yaşıyor o çiçekler
Heyt bu kadına can veren tanrım
Sarı bir yatış var bütün çarşaflardan ayrı
Gelirim demişti bugün için
Gözlerim güneş saatinde"
19. Kar Havası
"Şehir demir almış bir gemi karda
Kalktı kalkacak
Belki de seni bekliyoruz böyle
Gene en son dakkada geleceksin"
20. Sevgili Gençlik
"Öyle parçalandım ki ömrümde
Sevgiyle öfke arasında,
Sevgimi öfke vurdu
Öfkemi sevgi kaçırdı
İçim parçalandı arada
Bi de bi gün baktım gökyüzüne bir bayram gecesi
Bi kestane fişeği açmış yedi rengimden
Yağıyorum çocukların üstüne"
CAN YÜCEL SÖZLERİ
Öyle içten ki yüreğimin en derinindeki yerin; çıkarı yok, çıkası yok, çıkarasım yok…
- Bazen rüzgarın saçımı dağıtmasına, yağmurun yüzümü ıslatmasına, birilerinin kalbimi kırmasına izin veririm sonra; saçımı toplarım, şemsiyemi açarım ve kalbimi kaparım. Hepsi bu…
- Seni seviyorum demek değil ki marifet, önemli olan o kelimenin tüm sorumluluklarını alabilmek.
- Kalıyoruz! Kuş olup uçmak isterken, Ağaç olup kök salıyoruz.
- Vedalar acıtsa da, bazen gitmek gerekir.
- Ağlayanı güldürebilmek; ağlayanla, ağlamaktan daha değerliymiş.
- Bazen her şeyi unutup sadece sımsıkı sarılmak istersin; ama bir şey hep engel olur. Nedir o biliyor musun? Gurur.
- Kim bilir belki komünistlerin ölseler bile kahrolmadıklarını gördüklerinden ötürü, gazaba geldi saldırdılar!
- Sevdiğin kadar sevilirsin.
- İnkar edip içimizde sakladığımız şeyler gerçekliğini kaybetmiyor.
- İçin yanarken üşümek, yüreğin kan ağlarken gülmek, özleyip de sevdiğini görememek. İşte aşk bu olsa gerek !
- Ne yormak istedim seni. Ne de yormak kendimi. Çok çalıştım, Gitmeye de kalmaya da… İkisi de aynı acı. İkisi de rezil… Daha önce de gitmiştim, Ama böyle kalarak değil…
- Yeter bee! İstemiyorum artık kimseyi yanımda. Her gelen biraz daha acıtıp gidiyor nasılsa.
- Kimileri 'Seviyorum' der, çünkü ezberlemiştir. Kimileri diyemez, çünkü gerçekten sevmiştir.
- Yalnızım. Çünkü herhangi biriyle değil, beklediğime değecek kişiyle devam etmeliyim bu yola.
- Geldiğin kadar değil, göründüğün kadar mutlusun ve sakın unutma; gittiğin kadar değil, hak ettiğin kadar unutulursun…
- Hiçbir insan öylesine girmiyor hayatımıza… Kimileri ceza, kimileri bela, kimileri imtihan, kimileri ise armağan.
- Bilinmedik bir hüzün var içimde, bir gariplik. Anladım ki, ya ben fazlayım bu şehirde ya da biri eksik.
Kaynak: