Haberler
Bahçeli, Öcalan çağrısını bir kez daha yineledi

Bahçeli, Öcalan çağrısını bir kez daha yineledi

Yenidoğan Çetesi davasında kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Sanık hemşireden kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

Komisyonda gerginlik! Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler salonu terk etti

CHP'li vekilin sözleri sonrası Bakan Güler salonu terk etti

Ulusal Kök Hücre Politikaları Çalıştayı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

TÜBA Başkanı Prof. Dr. Acar: "Türkiye, sağlık alanında bölgesel olarak iddialı bir güç. Kök hücre konusunda ciddi çalışmalar var ancak çalıştaydan da anladığımız, bu alanda yapılacak daha çok çalışma var" ERÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çetin: "Bazı bilimsel konularda belki Türkiye geçen dönemlerde treni kaçırmış olabilir ancak kök hücre konusunda treni kaçırmadık.

Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, Kayseri'de düzenledikleri çalıştayda kök hücre konusunu ele aldıklarını belirterek, " Türkiye, sağlık alanında bölgesel olarak iddialı bir güç. Kök hücre konusunda ciddi çalışmalar var ancak çalıştaydan da anladığımız, bu alanda yapılacak daha çok çalışma var" dedi.

Acar, Erciyes Üniversitesinin (ERÜ) ev sahipliğinde düzenlenen "Ulusal Kök Hücre Politikaları Çalıştayı"nın, kentteki bir otelde gerçekleştirilen kapanış toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin sahip olduğu bilim adamlarıyla, kök hücre alanında uluslararası düzeydeki yarışa katılabilecek konumda olduğunu söyledi.

Çalıştaya, ilgili kurum ve kuruluşların yetkilileriyle çok sayıda bilim adamının katıldığını belirten Acar, 90'dan fazla bilim insanının, kök hücre alanıyla ilgili 9 farklı konuyu iki günlük çalıştayda ele aldığını ifade ederek, " Türkiye, sağlık alanında bölgesel olarak iddialı bir güç. Kök hücre konusunda ciddi çalışmalar var ancak çalıştaydan da anladığımız, bu alanda yapılacak daha çok çalışma var. Çalıştayın sonucu gözden geçirilecek ve bir rapor hazırlanacak. İlgili kurumlara önerilerimizi içeren raporları takdim edeceğiz" diye konuştu.

TÜBA Kök Hücre Çalışma Grubu Eşyürütücüsü Prof. Dr. Bülent Zülfikar ise kök hücre çalışmalarının pek çok bilim dalını ilgilendiren bir konu olduğunun, çalıştayda karara bağlandığını söyledi.

Kök hücre çalışmalarında standartların yükseltilmesini ve etkin kalite kontrolünün önemsenmesini istediklerini belirten Zülfikar, şunları kaydetti:

"Kurumlar arasındaki koordinasyonun devam etmesi, çalışmaların iş birliği içinde sürdürülmesi, kök hücrenin gelişimi açısından çok önemli. Çalıştayda alınan ana kararlarımız var. Gönüllü kök hücre vericisi yani donör sayısının arttırılması, önümüzdeki yıl bitmeden bunun 1 milyona yükseltilmesi ve özellikle yardımcı üreme teknikleriyle oluşturulan ve amacı doğrultusunda kullanılamayan fazla embriyoların ahlaki değeri gözardı edilmeksizin laboratuvar çalışmalarında kullanılmalarına izin verilmesi, çalıştayda alınan ana kararlardan en önemlileri."

"Kök hücre uygulamalarıyla sağlık turizmini arttırabiliriz"

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Demirer de kök hücre konusunda Türkiye'de büyük bir altyapı olduğunu, yetişmiş insanların bulunduğunu belirterek, "Önümüzdeki 20 yıl içinde kök hücre, diyabet, kalp hastalıkları, karaciğer sorunu, kas ve eklem hastalıklarının tedavisinde rutine girecek, insanlığa büyük hizmet verecek. 25-30 yıl içinde bu tedaviler hastalarımıza yavaş yavaş uygulanacak" diye konuştu.

Demirer, "Her şeyden önce sağlık turizmini hedefliyoruz. Kök hücre uygulamalarıyla sağlık turizmini arttırabiliriz. Çevre ülkelere baktığımızda onlara göre ülkemizin imkanları çok müsait" dedi.

"Kök hücre konusunda treni kaçırmadık"

ERÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Çetin ise Türkiye'nin rutin kök hücre tedavisi uygulamalarında gelişmiş ülkelerle aynı seviyede olduğunu vurguladı.

Sağlık otoritesi olan Sağlık Bakanlığından ve fon sağlayan TÜBİTAK'tan yetkililerin de çalıştaya katıldığını belirten Çetin, şunları söyledi:

"Elimizde yeterli bilim insanımız var. Bunları destekleyecek kurumlarla iyi bir iş birliği yapılması önemli. Kök hücre konusunda başkalarının ürettiği bilgiyi değil, kendi ürettiğimiz özgün bilgiyi kliniğe taşımamız gerekiyor. Bazı bilimsel konularda belki Türkiye geçen dönemlerde treni kaçırmış olabilir ancak kök hücre konusunda treni kaçırmadık. Bu alanda altyapı ve duyarlılık yüksek. Ülkemizin bu konuda önder olabileceğini düşünüyorum. Devlet, kök hücreyle ilgili çalışmalarda fon sağlıyor. Artık sivil toplum kuruluşları, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları da destek vermeli." - Kayseri

Kaynak: AA / Sağlık
title