Türk Bilim İnsanının Ödüllü Projesi Kanser Tedavisinde Umut Oldu
İzmir Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsü Araştırma Grup Lideri Doç. Dr. Can Küçük, mevcut şartlarda "agresif" kansere dönüşme riski tahmin edilemeyen iki "öncül" hastalık üzerinde yürüttüğü proje ile dünyada 8 bilim insanına verilen "Küresel Araştırma Ödülü"ne layık görüldü.
HALİL ŞAHİN - İzmir Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsü Araştırma Grup Lideri Doç. Dr. Can Küçük, mevcut şartlarda "agresif" kansere dönüşme riski tahmin edilemeyen iki "öncül" hastalık üzerinde yürüttüğü proje ile dünyada 8 bilim insanına verilen "Küresel Araştırma Ödülü"ne layık görüldü.
"Overt multiple myeloma" hastalığının tedavisinde umut olan proje ile sadece kan testi yapılarak tanının daha kolay hale getirilmesi hedefleniyor.
Can Küçük (36), çok sevdiği dedesini çocuk yaşlarda akciğer kanserinden kaybedince bu alanda çalışmaya karar verdi.
ODTÜ Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümünden 2005 yılında mezun olan Küçük, doktora çalışmaları için gittiği ABD'de lenfoma konusunda çalışmalar yaptı.
Daha sonra Türkiye'ye dönen Küçük, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalında çalışmalarına devam etti.
İzmir Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsü Araştırma Grup Lideri Doç. Dr. Küçük, çalışmalarını en yaygın görülen lenfoid kanser türlerinden "overt multiple myeloma" üzerinde yoğunlaştırdı.
Lenfoma üzerinde 12 yıldır çalışmalar yürüten Küçük, "kanser öncülü" hastalık olarak bilinen iyi huylu tümörlerle ilgili proje hazırladı.
Bu tümörlerin kansere dönüşme riskini ve süresini ortaya koymayı hedefleyen Küçük'ün projesinin beklenen hedeflere ulaşması halinde, halen tam iyileşme sağlanamayan bu kanser türünün tedavisinde, uygun yöntemlerle ve zamanında müdahaleyle olumlu sonuçlar alınması bekleniyor.
Küçük'ün umut verici projesi, dünyada hematoloji alanında en prestijli kurumlar arasında gösterilen Amerikan Hematoloji Derneğince 140 bin dolar ödüllü "Küresel Araştırma Ödülü"ne layık görüldü.
Her şey dedesini kanserden kaybetmesiyle başladı
Doç. Dr. Küçük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çalışma alanı olarak bu hastalığı seçmesinin duygusal bir nedeni bulunduğunu, henüz ortaokul öğrencisiyken çok sevdiği dedesini akciğer kanseri nedeniyle kaybettiğini söyledi.
Bu olayın kendisini çok etkilediğini kaydeden Küçük, bu kaybı sonrası kanser alanında çalışmaya karar verdiğini anlattı.
Doç. Dr. Küçük, vücutta kansere dönüşebilecek bazı "öncül" hastalıklar bulunduğuna dikkati çekerek, bunların bir belirti göstermediğini, çoğu zaman hastanın, başka bir rahatsızlık nedeniyle hastaneye gitmesi üzerine tesadüfen teşhis edildiğini ifade etti.
Projesinin kanser öncülü hastalıklardan, "monoklonoal gamopati" ve "smoldering multiple myeloma"nın, lenfoid kanserlerin en yaygınlarından "overt multiple myeloma"ya dönüşme riskini ve süresini belirlemeyi hedeflediğini dile getiren Doç. Dr. Küçük, bugüne kadar bu riskin ve sürenin belirlenemediğini belirtti.
"Belirtiler kansere dönüşünce çıkıyor"
Kanser öncülü hastalıkların tanısının, herhangi bir belirti göstermemeleri nedeniyle kolay olmadığını vurgulayan Küçük, "Bugün bu iki kanser öncülü hastalığın kansere dönüşme riskini tahmin edebilmek mümkün değil. Gerçekleştireceğimiz bu 3 yıllık proje, bu riski tahmin edebilme, tedaviye başlama zamanı ve uygun tedavinin uygulanması konusunda yol gösteri olacak." diye konuştu.
Doç. Dr. Küçük, kanser öncülü hastalıkların lenfoid kanser türlerinden "overt multiple myeloma"a dönüşmesiyle kemikte lezyon, anemi, böbrek yetmezliği gibi ciddi yan etkileri olan bir kanser türünün ortaya çıktığına dikkati çekti.
Projeyle tanıyı kolaylaştırmayı amaçladığını bildiren Küçük, şu bilgileri verdi:
"Geleneksel olarak kanser hastalığının tanısı biyopsilerin çeşitli yöntemlerle karakterizasyonu üzerine oluyor. Çalışmamızda sadece kan testi yaparak tanının daha kolay hale gelmesi üzerine incelemeler gerçekleştireceğiz. Şayet kansere dönüşme riski olan hastalar önceden tespit edilemezse tedaviye başlama zamanı konusunda belirsizlik olabilir. Takibinin daha sıkı bir şekilde yapılıp yapılmayacağı konusunda da bir sorun ortaya çıkabilir. Bunun yanı sıra doğru tedavinin uygulanması bakımından da önemlidir. Şu an bu kanserin bir tedavisi mevcut değil. Çalışmamız hastalığın daha iyi tedavi edilmesi, daha uygun tedavilerin daha erken başlaması açısından önemli. Daha uygun tedavilerin uygulanması hastaların sağ kalımını iyileştirecektir."
Amerikan Hematoloji Derneği tarafından, ilk kez Türkiye'de çalışan bir bilim insanına ödül verildiğini hatırlatan Küçük, bunu başarmasında, Türkiye'nin en donanımlı biyotıp ve genom araştırma merkezinde çalışmasının önemli paya sahip olduğunu sözlerine ekledi.