Sağlık çalışanları o anları anlatırken duygulandı
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023 depremleri sonrası bölgeye giden sağlık çalışanları, enkazlar arasında gerçekleşen doğumda teselli buldu. Bir sağlık çalışanı ise eşi ve çocuklarını kaybeden bir depremzedenin acısını unutarak sağlık çalışanlarına yardım etmeye çalışmasını gözyaşlarıyla anlattı. Sağlık çalışanları Türk milletinin birlik, beraberlik ve dayanışma geleneğinin en güzel örneklerini sundu.
Sağlık çalışanları o anları anlatırken duygulandı
Enkazlar arasında gerçekleşen doğum sağlık çalışanlarını teselli etti
Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Erol Karaca:
"Sağlık çalışanlarımız Türk milletinin kadim geleneğinde var olan birlik, beraberlik ve dayanışmanın en güzel örneklerini sundular"
Gözyaşlarıyla yaşadıklarını anlatan hemşire Asiye Metecan:
"Enkaz altında eşini ve çocuklarını kaybeden bir beyefendi vardı. Evlatlarının ve eşinin acısını unutarak bize yardımcı oldu"
MANİSA - Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023 depremleri sonrası aynı gün bölgeye giden sağlık çalışanları, depremin yıldönümünde yaşadıklarını anlattı. Enkazlar arasında yaşanan doğum sağlık çalışanlarına teselli olurken, bir sağlık çalışanı ise eşi ve çocuklarını kaybeden bir depremzedenin acısını unutarak sağlık çalışanlarına yardım etmeye çalışmasını gözyaşlarıyla anlattı.
Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen 6 Şubat 2023 yılında gerçekleşen depremde yaklaşık 53 bin vatandaş hayatını kaybetti. Deprem haberinin alınması sonrası harekete geçen Manisa İl Sağlık Müdürlüğü, bölgeye, 164 uzman hekim, 99 pratisyen hekim ve bin 300'ün üzerinde diğer sağlık çalışanlarının yanı sıra çeşitli tıbbi malzemeler, insani ihtiyaç malzemeleri, jeneratörler, şişme çadırlar, konteynerler, toplamda 50'ye yakın tam donanımlı 112 acil yardım ambulansı- UMKE acil müdahale araçları sevk etti. Depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı dileyen Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Erol Karaca, "Geçtiğimiz yıl 6 Şubatta asrın en büyük felaketlerinden biri olan Kahramanmaraş depremlerini yaşadık. Gerçekten dünya tarihinin en büyük felaketlerinden biriydi. Yaklaşık 11 ilimizi kapsayan geniş bir bölgede yaklaşık 15 milyon kişinin etkilendiği çok büyük bir felaketti. Depremde 53 binin üzerinde vatandaşımızı maalesef kaybettik. 100 binin üzerinde yaralı vatandaşımız var. Hayatını kaybeden vatandaşlarımız ve sağlık çalışanlarımız için Allah'tan rahmet diliyorum. Yakınlarına da baş sağlığı diliyorum. Çok zor bir dönemdi" dedi.
"Sağlık çalışanlarımız Türk milletinin kadim geleneğinde var olan birlik, beraberlik ve dayanışmanın en güzel örneklerini sundular"
Depremin ilk dakikaları itibariyle harekete geçtiklerini söyleyen Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Erol Karaca, "Biz depremin ilk dakikalarından itibaren Manisa İl Sağlık Müdürlüğü olarak harekete geçtik, seferber olduk. UMKE ekiplerimiz de 112 ekiplerimiz de hemen bölgeye doğru yola çıktı. Ülkemizde deprem bölgesine hareket eden ilk üçüncü iliz. Deprem bölgesine ulaşan ilk ekiplerden biriydik. Arama kurtarma ekiplerimizle hemen görev aldık ve yardımlara başladık. 6 Şubat'ı izleyen günlerde Manisa Valiliğimiz koordinesinde bakanlığımızın talimatları doğrultusunda destek çalışmalarımızı sürdürdük. Bugüne kadar özellikle sağlık insan gücü yönünden bölgeye 164'ü uzman, 100'ü pratisyen hekim olmak üzere 264 hekim görevlendirdik. Bin 300'ün üzerinde sağlık personeli görevlendirdik. Her türlü tıbbi malzeme desteği, şişme çadırlar, konteynerler, 50'ye yakın ambulans ve UMKE araçlarımızla bölgede ilk günden itibaren var olduk. Elimizden gelen bütün imkanları seferber ettik. Bunu Manisa kamu, özel ve üniversiteyle beraber yaptık" dedi.
Sağlık çalışanlarının büyük bir dayanışma örneği sergilediğini belirten Karaca, "Ben deprem sırasında görev alan kendini cansiperane olarak feda etmeye hazır bütün sağlık çalışanlarımıza teşekkür ediyorum. Onlar Türk milletinin kadim geleneğinde var olan birlik, beraberlik ve dayanışmanın en güzel örneklerini sundular. Kendilerine çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.
Felaketin içinde yaşanan doğum sağlık çalışanını teselli etti
Deprem bölgesinde görev alan sağlık çalışanlarından ebe Ayşe Yerlikaya, enkazlar arasında gerçekleştirdiği doğumda teselli bulduğunu belirterek, "Hiç unutamadığım kendi mesleğimi de ilgilendiren bir anımdır; Ben Nurdağı'nda görev yaptım. İkinci günde enkazdan sağ çıkmış bir kadının doğum sancılarının başladığı haberi geldi. Muayenesini yaptığımızda doğumun ilerlediğini gördük. Ancak ortam doğum yapmasına müsait değildi. O yüzden direkt olarak ambulansa aldık. Ancak en yakın yer de bir buçuk saat uzaklıktaydı. O sırada doğumunun gerçekleşeceği belliydi. Ambulansta doğumu gerçekleştirdik. Sağ salim doğum gerçekleşti. Anne ve bebek sağlıklı olarak Gaziantep Devlet Hastanesine sevk edildi. Böyle bir felaket arasında, bu kadar ölümün yaşandığı bir yerde doğumun olması bizim için mutluluk verici bir olaydı" diye konuştu.
Yaşadıklarını anlatırken duygularına hakim olamadı
Depremde yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlatan çocuk acil hemşiresi ve UMKE personeli Asiye Metecan, "Yaklaşık 12 gün kaldık. Enkazdan 70'e yakın canlı çıkardık. En son 117. saatte canlı bir vaka çıkardık. Sağlık Bakanımız ve Cumhurbaşkanımızın da paylaştığı vakalardı. Ben nöbetçiydim. Deprem haberlerini alınca toplanma merkezimize gittik. 17 saatte deprem bölgesine ulaştık. Karla mücadele içerisinde bir yolculuk yaptık. Çok çabuk toparlandık. Türkiye'nin her yerinden gelen kardeşlerimizle beraber elimizden gelen gayreti sarf ettik o bölgedeki insanlarla beraber. 90'ıncı saatte bir canlı vaka ile karşılaştık. Onunla mücadele ederken hemen yan tarafta enkaz altında eşini ve çocuklarını kaybeden bir beyefendi vardı. Onunla beraber çalıştık. Evlatlarının ve eşinin acısını unutarak bize yardımcı oldu. Çok zor zamanlardı. Kardeşlik içerisinde yapılmış eylemlerdi. En son vakayı çıkarırken o kadar acının içerisinde canlı çıkardığınızda canlı kişinin sağlıkla hayatına devam edeceğini bildiğinizde çok mutlu oluyorsunuz" dedi.
Depremde bazı vatandaşların ihtiyacı olmasına rağmen dağıtılan yardımları sağlık çalışanlarına vermek istediklerini söyleyen Metecan, "Oradaki bölge halkına yardım dağıtılmış. Bir teyzemiz kendisine verilen yiyecek yardımını bize getirdi. 'Siz enkaz başında çalışıyorsunuz' dedi. Çorap getiren bir amcamız vardı. Onlar beni çok etkiledi beni. Onların ihtiyacı var ama ben üşümeyeyim diye bana çorap getiriyorlar. Çok güçlü ve duygulu bir ülkeyiz. Onun ihtiyacı varken amcamız çorabını bana getirdi. 'Üşürsünüz' dedi. Çok vaka yaşadık. Rabbim bir daha böyle bir felaketi yaşatmasın. Ancak yaşanırsa da biz görevimizin başındayız" ifadelerini kullandı.