Pankreas Kanserinin Erken Teşhis ve Tedavisi İçin Etken Madde Bulundu
EGE Üniversitesi (EÜ) Nükleer Bilimler Enstitüsü'nde, TÜBİTAK projesi kapsamında pankreas kanserinin teşhisi ve tedavisinde kullanılacak etken madde geliştirildi.
EGE Üniversitesi (EÜ) Nükleer Bilimler Enstitüsü'nde, TÜBİTAK projesi kapsamında pankreas kanserinin teşhisi ve tedavisinde kullanılacak etken madde geliştirildi.
EÜ Nükleer Bilimler Enstitüsü Nükleer Uygulamalar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Yurt Onaran ve EÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cumhur Gündüz'ün öncülük ettiği çalışma ekibi, dünya çapında bir buluşa imza attı. TÜBİTAK projesi kapsamında geliştirilen ve anti-kanser nitelikli etken madde, pankreas kanserinin teşhisinde kullanılacak. Geliştirilen floresans madde, pankreas kanserine uygun olarak hazırlandığı için normal dokulara zarar vermeden kanserli hücrenin ölmesini sağlıyor. Başarılı ekibi ziyaret eden EÜ Rektörü Prof. dr. Necdet Budak, pankreas kanserinin sinsi bir hastalık olduğunu, bu buluşun patentinin alınmasının Ege Üniversitesi adına gurur kaynağı olduğunu belirterek, "Geliştirilen bu patentin de tıp dünyasında ticarileşmesi adına bütün tıp alanındaki yatırımcılara çağrıda bulunuyoruz. Pankreas kanserinin erken teşhisi anlamında bu yöntemin kullanılabilmesi gerekiyor" dedi.
'ETKEN MADDE KANSERLİ HÜCRELERİN ÖLMESİNE NEDEN OLUYOR'
Pankreas kanserinin teşhisi ve tedavisinin zor bir kanser türü olduğunu dile getiren Prof. Dr. Yurt Onaran, şöyle konuştu:
"Pankreas kanseri, dünyada en çok rastlanan kanser türleri arasında 13'üncü sırayı alıyor. Ölümcül olması sebebiyle de 8'inci sırada. Çalışmamızda pankreas kanserinin teşhisinde kullanılabilecek bir floresans özellikte bir madde sentezledik. Bu maddeye bir de radyoaktif iyot bağlayarak hem nükleer görüntülemenin, hem de floresan görüntülemenin yapılabileceği ajan geliştirdik. İkili görüntüleme yönteminin avantajı, her iki sistemden alınan veriler birleştirildiği için çok daha net bir görüntü elde edilmesi. Bu etken madde, pankreas kanserine özel olduğu için normal dokularda olumsuz bir etkiye yol açmıyor. Bu madde aynı zamanda fotoaktif bir özelliğe sahip. Belirli bir dalga boyunda ışık uygulandığında, oluşturduğu etki sayesinde etken madde kanserli hücrelerin ölmesine neden oluyor. Vücuda girdikten sonra herhangi bir bozulma söz konusu olmayan maddenin elde edilmesi de oldukça ekonomiktir. Bu nedenle geliştirdiğimiz etken maddenin büyük bir önem taşıdığını düşünüyoruz."
'ERKEN TEŞHİSTE BÜYÜK YARAR SAĞLAYACAK'
Pankreas kanserinin ortaya çıktıktan sonra hızlı bir şekilde yayılarak ölümle sonuçlandığını, bu nedenle erken teşhisin çok önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Gündüz de şöyle konuştu:
"TÜBİTAK projesi kapsamında geliştirdiğimiz bu etken madde, anti- kanser özellik gösteriyor. Ekip olarak hücre düzeyinde çalışmalar yaparak etken maddemizi geliştirdik. Anti-kanser özellikleri olan ilaçların normal olan hücrelere yan etkisi bulunuyor, bu konuda araştırmalar yaptık, normal hücrelerde geliştirdiğimiz etken maddenin, fototerapi uyguladığımız halde etkisi beklenenden daha az oldu. Yani kanser hücrelerini öldürürken, diğer tedavilere göre normal hücrelere çok daha az zarar veriyor. Ayrıca kanserli hücreyi görüntülemek için de kullanılabiliyor. Bu etken maddenin patenti Türkiye'de alındı, İstanbul'da 3'üncü Uluslararası Patent Fuarı'nda da gümüş madalya ile ödüllendirilen projemizde Mersin Üniversitesi'nden bir araştırma grubuyla birlikte çalıştık."
- İzmir