Dram Üstüne Dram! 10 Yıl Önce Kızlarını Öldüren Hastalık, Diğer Çocuklarında da Çıktı
Adana'da yaşayan Barık ailesi, bir kızlarını kaybettikleri hastalığın pençesinden kurtulamıyor. İki çocuğunda da siroz çıkan aile çaresiz. Küçük Şule "Ablam gibi ölmek istemiyorum." diye feryat ediyor.
Adana'da 10 yıl önce karaciğer büyümesinden hayatını kaybeden Esra Barık'ın ailesi acı üstüne acı yaşıyor. Esra'nın ardından iki kardeşi de aynı hastalığına yakalanınca aile perişan oldu. 8 yaşındaki Şule, "Ablam gibi ölmek istemiyorum, okumak istiyorum, oyun oynamak istiyorum" diyerek gözyaşı döküyor.
AİLENİN DRAMI AKRABA EVLİLİĞİ İLE BAŞLADI
Barık ailesinin dramı inşaatlarda işçi olarak çalışan İbrahim Barık'ın 21 yıl önce amcasının kızı Sevda Barık ile evlenmesiyle başladı. Yakın akraba evliliği yapan Barık çiftinin, bu evlilikten 1996 yılında Esra ismini verdikleri bir kız çocukları oldu. Ancak Esra'nın 9 yaşından sonra sürekli burnu kanamaya başladı.
HASTANEYE GİTTİKLERİNDE HASTALIK İLERLEMİŞTİ
Doktorlar Esra'da dalak ve karaciğer büyümesi tespit etti. Ancak hastaneye geç başvurulduğu için hastalık ilerlemişti. Esra, 2 yıl tedavi görmesine rağmen 2007 yılında 11 yaşındayken hayatını kaybetti.
ESRA'DAN SONRA KARDEŞİNDE DE AYNI HASTALIK ÇIKTI!
Rabia (15), Suna (13), Şule Esra ve 2.5 yaşında İbrahim isimli çocukları olan Barık ailesi, vefat eden kızlarının acısını yaşarken 2 yıl önce Şule'de de dalak ve karaciğer büyümesi olduğunu öğrendi.
BABA, KIZININ TEDAVİSİ İÇİN İŞİ BIRAKTI!
Bu hastalıktan ilk çocuğunu kaybeden baba İbrahim Barık, çalıştığı işten ayrılarak kızının tedavisi için mücadele etmeye başladı. İki yıldır işsiz olan baba ve ailesi iki odalı üzeri çinko ile kaplı bazı pencerelerinde ise cam yerine naylon bulunan bir evde yaşam sürdürüyor.
EN KÜÇÜK ÇOCUKTA DA AYNI HASTALIĞIN ÇIKMASI AİLEYİ PERİŞAN ETTİ!
Kızının sağlığına kavuşması, ilk kızı gibi çocuk yaşta ölmemesi için mücadele eden baba Barık, 2.5 yaşındaki oğlunun da sürekli kaşınmaya başladığını fark ederek doktora götürdü. Minik İbrahim'e de dalak ve karaciğer büyümesi tanısı kondu. Aile bu haberle birlikte perişan oldu.
BARIK AİLESİ ŞİMDİ DİĞER ÇOCUKLARI İÇİN ENDİŞELİ!
Hem maddi imkansızlıkla hem de çocukların sağlık problemleriyle boğuşan aile, bir taraftan çocuklarını tedavi ettirmeye çalışırken bir taraftan hastalığın diğer çocuklarında da çıkacağı korkusuyla yaşıyor.
ALMANYA'YA GÖNDERİLEN ÖRNEKLER İNCELENDİ, SONUÇ: SİROZ!
Bu arada Barık ailesindeki çocuklarda neden dalak ve karaciğer büyümesi hastalığı çıktığı yönünde yapılan araştırma kapsamında alınan örnekler Almanya'ya gönderildi. Almanya'dan gelen raporda ise çocukların siroz hastası olduğu belirtilirken, "ailesel ilerleyici karaciğer" rahatsızlığı tanısı konuldu.
ÇOCUKLARIN HAYATTA KALABİLMESİ İÇİN TEK ÇARE KARACİĞER NAKLİ
Çocuklara ilaç tedavisi uygulanıyor ancak çocukların hayatta kalabilmesi için tek çareleri karaciğer nakli.
BABA ANLATTI, BÜTÜN AİLE AĞLADI
Baba Barık, ilk göz ağrısını bu hastalıktan kaybettiğini şimdi ise iki çocuğunun bu hastalığın pençesinde olduğunu belirterek, "Bundan 10 sene önce benim Esra Barık kızım 11 yaşındaydı, kaşınması ve kanaması başladı, hastaneye götürdüm bana dediler ki bir şey olmaz. 10 sene sonra kızım Şule ve İbrahim aynı hastalığa yakalandılar. Şu anda bu çocuklar siroz hastalığına yakalanmışlar." dedi.
"KARACİĞER NAKLİ OLMAZSA ÇOCUKLARIM ÖLECEK"
Baba Barık çocuklarının 8 ya da 12 ay ömrü kaldığına söyleyerek, "Karaciğer nakli olmazsa çocuklarımın 8 ya da 12 ay yaşayacağını söylediler. Çocuklarım gözlerimin önünde eriyor başbakanım bana ulaşmanı istiyorum bir büyük olarak. Bunun nedeni ailesel karaciğer hastalığı anne, baba amca çocuklarıyız bizde de taşıyıcı çıktı, çocuklarımıza bulaştırmışız biz" diye gözyaşlarına boğuldu.
"ABLAM GİBİ ÖLMEK İSTEMİYORUM"
Ölümle pençeleşen Şule Barık, "Karaciğer hastasıyım nakil olmam gerekiyor. Nakil olmazsam ne olacağını biliyorum ve yaşamak istiyorum. Ablam gibi ölmek istemiyorum. Hastalıktan okula gidemiyorum ama gitmeyi çok istiyorum. Oyun oynamak istiyorum" diye ağladı.