Kurban Etini Saklarken "Bakteriye" Dikkat
Erzurum Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Polat, kurban etinin hijyenik ortamda muhafaza edilmesi gerektiğini belirterek, "Etin küçük bir parçasına bakteri bulaşırsa ve biz bunları uygun şartlarda muhafaza edemezsek birkaç gün içerisinde insanları zehirleyebilecek, hasta edebilecek boyutlarda bakteri ortaya çıkmış olabilir.
FAHRETTİN GÖK - Erzurum Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Polat, kurban etinin hijyenik ortamda muhafaza edilmesi gerektiğini belirterek, "Etin küçük bir parçasına bakteri bulaşırsa ve biz bunları uygun şartlarda muhafaza edemezsek birkaç gün içerisinde insanları zehirleyebilecek, hasta edebilecek boyutlarda bakteri ortaya çıkmış olabilir." dedi.
Erzurum Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı da olan Prof. Dr. Polat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kurban Bayramı'nda, ülke genelinde yaklaşık 850 bin büyükbaş ve 2 milyon 500 bin küçükbaş hayvanın nakli ve kesimi yapılacağını, bu miktarın ülkedeki yıllık kesilen hayvan miktarının yüzde 25-30'una karşılık geldiğini söyledi.
Kurbanlık hayvanların, veteriner hekim kontrolü yapılan ve hijyen şartları iyi olan, bakanlıktan ruhsat almış mezbaha ve kombinalar veya geçici kesim yerlerinde kesilmesi gerektiğini anlatan Polat, "Kurbanlıklar, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca görevlendirilen veteriner hekimlerin kontrolünde, profesyonel kasaplarca hijyenik bir ortamda kesilmeli. Bu sayede vatandaşlarımız hem denetimden geçmiş sağlıklı et tüketebilecek hem de çevre kirliliği önemli oranda engellenmiş olacaktır." diye konuştu.
Polat, kurbanlık kesiminde asıl sıkıntının, kurbanın kesiminden sonra ortaya çıktığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Et ve et ürünleri bakterilerin çoğalmaları için son derece uygun bir ortam niteliğindedir. Aslında sıkıntı bundan sonra başlıyor. Çünkü et ve et ürünleri, bakterilerin üremesi için mükemmel bir ortam. Uygun koşullarda bir bakteri 12 saatte 16 milyar adete ulaşabilmektedir. Özellikle etin küçük bir parçasına bakteri bulaşırsa ve biz bunları uygun şartlarda muhafaza edemezsek birkaç gün içerisinde insanları zehirleyebilecek, hasta edebilecek boyutlarda bakteri ortaya çıkmış olabilir."
Kurban kesildikten sonra etin güneş görmeyen serin yerde soğumasının beklenmesi gerektiğini aktaran Polat, kurban etinin daha sonra küçük parçalar halinde getirilip muhafaza edilmesi gerektiğini dile getirdi.
Polat, etin kalitesinin korunması ve sağlık risklerinin önlenmesi için kısa sürede tüketilecekse artı 4, uzun süre muhafaza edilecekse sıfırın altında 18 derecede saklanması gerektiğini belirterek, sağlıklı beslenme için bu özelliklere dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti.
Kurban edilen hayvanın sağlıklı olması gerektiğine dikkati çeken Polat, şunları söyledi:
"Hayvan ve hayvansal ürünlerden gelebilecek tehlikelerin azaltılması veya ortadan kaldırılması için kesilen hayvanın sağlıklı olması önemlidir. Bu nedenle veteriner hekim kontrolü dışında yetiştirilen, sevki yapılan, satışa sunulan ve kesilen hayvanlar, bulaşıcı ve salgın hayvan hastalıklarının yayılma riskini arttırmakta ve bu hayvanlardan elde edilen etler insan sağlığı açısından önemli risk oluşturmaktadır. Kurbanlık hayvanlar, hayvan pazarları, hayvan borsaları veya Kurban Hizmetleri Komisyonu tarafından belirlenen kurbanlık satış yerlerinden veya doğrudan hayvancılık işletmesinden alınmalıdır."
Polat, hastalık belirtisi sayılan yüksek ateşli, tüyleri karışık ve mat, bakışları ve dış görünümü cansız, pis kokulu ishal ve burun akıntısı olan, çevreye karşı aşırı tepkili ya da çok duyarsız olan, vücudunun çeşitli yerlerinde şişlikler olan hayvanların kurban edilmemesi gerektiğini belirterek, "Ülkemizin hayvan sayısını artırmak amacıyla yoğun şekilde gebe düve ithal ettiğimiz bir dönemde damızlık değeri olan dişi hayvanların kesilmemesi de ülkemizin hayvan varlığını artırmak için önemli faydalar sağlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.