KOVİD-19 HASTALARI YAŞADIKLARINI ANLATIYOR - "Geceleri 'Ne zaman bitecek bu ağrılar' diye ağladığım zamanlar oldu"
Konya'da yakalandığı yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) zorlu bir sürecin ardından yenen 2 çocuk annesi ana sınıfı öğretmeni Yeşim Kaplan, yaşadıklarını anlattı.
Konya'da yakalandığı yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) zorlu bir sürecin ardından yenen 2 çocuk annesi ana sınıfı öğretmeni Yeşim Kaplan, yaşadıklarını anlattı.
Eşi Mehmet Kaplan'ın rahatsızlığını önce grip zanneden ama daha sonra koronavirüse yakalandığını öğrenen 38 yaşındaki Yeşim Kaplan, kendisinde koku ve tat kaybı gibi belirtiler hissetmesi üzerine Kovid-19 testi yaptırdı. Test sonucunun pozitif çıkmasıyla evde tedavisine başlanan Yeşim Kaplan'ın bir süre sonra 11 yaşındaki kızında ve 4,5 yaşındaki oğlunda da Kovid-19 belirtileri ortaya çıktı. Böylece Kaplan ailesi, evde karantinaya alındı.
Yeşim Kaplan, AA muhabirine, test sonucunun pozitif olduğunu öğrendiğinde ağladığını söyledi.
Kaplan, hastalanmadan önce sadece eşinin iş ve ihtiyaçlar için dışarı çıktığını belirterek tedbiri hiç elden bırakmadıklarını, eşinin getirdiği eşyaları dahi kapı önünde dezenfekte edip içeri aldıklarını aktardı.
Hastalığının ağır seyrettiğini vurgulayan Kaplan, şöyle devam etti:
"Birkaç gün içinde koku ve tat kaybı, daha sonra halsizlik başladı. Gözlerimi kapatıyordum sabah, açıyordum akşam. Narkoz almış gibi sadece kanepeye uzanıp uyuyordum. Bu durum 15 gün sürdü. Şuursuzca kanepenin üzerinde yattığım gece ve gündüzler haricinde öksürüklerde de çok sıkıntılar yaşadım. Öksürük, bel ve sırt ağrısı dayanılmaz bir haldeydi. Hastaneye gitmeyi istedim ama 2 çocuğumu bırakabileceğim bir yer yoktu, onlar da rahatsızdı. Onları bırakmak istemediğim için hastaneye yatmadım."
Kaplan, ağrılarının, içten içe sızılar şeklinde ilerlediğine, normal sırt ve bel ağrısından çok ağır olduğuna dikkati çekti.
"Hastayken nefes alamamak çok kötüydü"
Ardı arkası kesilmeyen öksürükler nedeniyle nefes almakta güçlük çektiğini anlatan Kaplan, şunları söyledi:
"Öksürük ve nefes darlığı yaşadık. Eşim ve kızım hafif atlattığı için onlarda çok sıkıntı yoktu ama oğlum ve ben çok kötüydük. Öksürük bildiğimiz grip ya da normal boğaz ağrısındaki öksürükler gibi değil, ciğerden gelen bir öksürük. Kesinlikle sizi konuşturmuyor, nefes almanıza bile izin vermiyor. Hastayken nefes alamamak çok kötüydü."
Çocuklarının hastalanmasının kendisini daha çok etkilediğini ifade eden Kaplan, "Özellikle oğlumun nefes alamaması beni çok etkiledi. Hastalandığım andan itibaren 'Bana bir şey olursa çocuklarım ne olacak, arkamda kalacaklar.' diye düşündüm. Bu süreçte 5,5 kilo verdim. Dayanamadığım, özellikle geceleri 'Ne zaman bitecek bu ağrılar, şiddetli öksürükler?' diye ağladığım zamanlar oldu ama çocuklarım ve eşim için ayakta kalmam gerekiyordu." diye konuştu.
İnsanların "Bu virüs bana gelmez" şeklinde düşünmemeleri gerektiğinin altını çizen Kaplan, herkesin gerekli tedbirlere uymasını istedi.