Haberler
Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat: Yoğun savaşa hazırlanın

Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat

Türkiye sınırında kritik gelişme: Muhalifler, ikinci büyük kenti ele geçirmek üzere

Türkiye sınırında kritik gelişme! Muhaliflerin ikinci büyük kenti geçirmesi an meselesi

İslam Memiş uyardı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Kritik uyarı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Fuhuşa zorlanan 17 yaşındaki kızın anlattıkları kan dondurdu: Günde 180 kişi ile birlikte oluyordum

Günde 180 kişiyle birlikte olmaya zorlamışlar

İstemsiz gülümseme ALS belirtisi olabilir

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

ALS hastalığının, istemli kas hareketinin kontrolünden sorumlu sinir hücrelerinin hasarından kaynaklanan nadir bir nörolojik hastalık olduğunu söyleyen Nöroloji Uzmanı Dr. Leyla Polat, "Türkiye'de yaklaşık 10 bin kişi ALS ile savaşıyor.

ALS hastalığının, istemli kas hareketinin kontrolünden sorumlu sinir hücrelerinin hasarından kaynaklanan nadir bir nörolojik hastalık olduğunu söyleyen Nöroloji Uzmanı Dr. Leyla Polat, "Türkiye'de yaklaşık 10 bin kişi ALS ile savaşıyor. Hastalık, kalem ya da fincan tutmakta zorluk çekme, yürürken bacaklarda takılma, kaslarda kramp, yutkunmada güçlük, istemsiz gülümseme gibi belirtiler ortaya çıkabiliyor" dedi.

Ünlü profesör Stephen Hawking'in hastalığı olan amyotrofik lateral skleroz yani ALS birçok kişi tarafından merak ediliyor. Medical Park Fatih Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Leyla Polat, 21 Haziran Dünya ALS Günü'nde hastalıkla ilgili önemli bilgiler verdi.

İstemli kasların çiğneme, yürüme ve konuşma gibi hareketlerin yapılmasında görevli olduğunu belirten Nöroloji Uzmanı Dr. Leyla Polat, "ALS bir çeşit motor nöron hastalığıdır. Motor nöronları olarak bilinen istemli kas hareketlerinde kullanılan sinir hücrelerine saldırır. Bunlar, kollar, yüz ve bacaklar gibi kontrol edebileceğimiz eylemlerdir. Motor nöronlar beyin ve omurilikte bulunur. ALS ilerledikçe, bu hücreler hasar alır ve ölür. Beyin artık istemli hareketleri kontrol edemez. Kaslar zayıflar ve tükenir" diye konuştu.

HASTALIĞIN KESİN TEDAVİSİ HENÜZ YOK

Hastalığın genellikle erişkin yaşlarda (40-50) ve erkeklerde daha sık görülebildiğini söyleyen Dr. Polat sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hastalığa çok sık rastlanmıyor ve Türkiye'de yaklaşık 10 bin kişinin ALS olduğu biliniyor. Genç yaşta yatağa bağımlı hale gelen ve yaşamını yitiren ünlü futbolcu Sedat Balkanlı da ülkemizde bilinen ALS hastalarından biriydi. ALS hastalığı ilerleyicidir ve belirtiler zamanla kötüleşme eğilimi gösterir. Günümüzde, ALS hastalığının ilerleyişini durdurmak ya da tam tedavi sağlamak için herhangi bir tedavi seçeneği yoktur ancak bu konudaki araştırmalar devam etmektedir."

BELİRTİLER AYNI, HASTALIK FARKLI OLABİLİR

ALS'nin başlangıç ??belirtileri farklı hastalarda farklı şekillerde kendini gösterebildiğini belirten Nöroloji Uzmanı Dr. Leyla Polat, "Hastalardan biri kalem ya da kahve fincanını tutmakta zorluk çekerken, bir başka kişi de konuşma ile ilgili problem yaşayabilir. Eğer anahtarla kapıyı açarken, düğme iliklerken zorlanıyorsanız, yürürken bacaklarınız takılıyorsa, yutkunmada güçlük çekiyorsanız, yüzünüzde istemsiz bir gülümseme oluşuyorsa, kaslarda seyirme, ağrı ve kramplar varsa vakit kaybetmeden bir uzmana görünmeniz gerekir. Tanı klinik belirti ve bulgulara dayanarak konur. Yine de, hastalık pek çok kas ve sinir hastalığı ile karışabildiği için bazı tetkiklerin yapılması gerekir" ifadelerini kullandı.

HAYATTA KALMA SÜRESİ 5 VEYA 10 YIL

Dr. Leyla Polat, ALS'nin nedenlerinin tam olarak belirlenemediğini kaydederek, şunları söyledi:

"Tüm ALS hastalarının yüzde 90'ı sporadik (bireysel), yüzde 10'u ailesel ALS hastasıdır. Hastalığın ilerleyiş hızı, hastadan hastaya oldukça değişkenlik gösterir. ALS hastalarında ortalama hayatta kalma süresi 3 ila 5 yıl olmasına rağmen, birçok hasta 10 veya daha fazla yıl yaşayabilmektedir. Tedavi için birçok alanda eğitilmiş entegre bir doktor ve sağlık personeli ekibine ihtiyaç vardır. Bu hayatta kalma sürenizi uzatabilir ve yaşam kalitenizi artırabilir. Tedavide çeşitli ilaçlar, fizik tedavi ve rehabilitasyon, konuşma terapisi, beslenme takviyeleri, psikolojik ve sosyal destek tedavileri kullanılmaktadır."


- İstanbul
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Sağlık
title