Et Yiyen Bakteri Türkiye'de!
"Et yiyen bakteri" olarak bilinen MRSA bakterisi, başta hastanelerden olmak üzere, çeşitli yollarla bulaşabiliyor.
Deri altına yerleşen bu bakteri, yerleştiği bölgede krater şeklinde derin yaralar açıyor ve kemiğe ulaştığında da hasta için hayati tehlike sinyalleri çalıyor. MRSA enfeksiyonu için ise henüz tam anlamıyla bir tedavi sözkonusu değil. Doktorlar, enfeksiyonun yayılmaması için hastaya antibiyotik tedavisi uyguluyor ve bakteri bulaşan bölge kesiliyor. Ancak bu tedavi, bakterinin tekrar nüksetmesini önleyemiyor. İngiltere’deki hastanelerde yılda 2 bin kişinin bu bakteri nedeniyle hayatını kaybetmesi ile harekete geçen bilim adamları, sarımsağın güçlü antibiyotik etkisinin kullanılmasının, bu ölümcül bakteri ile mücadelede yeni bir umut olacağını vurguluyorlar.
Amerika’da 1997′de 100 kişinin ölümüne yol açarak ülkede büyük bir paniğe neden olan et yiyen bakteri, Florida’da yeniden hortladı MRSA olarak bilinen bakterinin yayılması engellenemeyince bacağı kesilen 19 yaşındaki bisikletçi Nathan Dooley ölümden döndü.
Nathan Dooley’in kabusu çıktığı bisiklet turuyla başladı. Dooley, her akşamüstü yaptığı gibi Florida eyaletine bağlı Oregon’daki evinden bisikletini alarak dolaşmaya çıktı. Bütün gün yağmur yağdığı için yollar kaygan ve çamurluydu. Bir anda bisikletin hakimiyetini kaybeden Dooley yere düştü. Düşerken bacağını kesti. Hastaneye gitmek yerine eve döndü. Çünkü daha önce de bisikletten düşmüş ve bacağında buna benzer kesikler oluşmuştu.
ÖLÜMLE SONUÇLANABİLİYOR
Grip virüsünü andıran et yiyen bakteri, genellikle bir çatlak veya kesikten vücuda girerek grip belirtilerine yol açmanın yanı sıra kasları kemiriyor. Hastalık vücudun bazı bölümlerinde kızarıklık ve deri enfeksiyonu oluşmasıyla ortaya çıkıyor, tüm vücuda yayılıyor ve son aşamada ölüm genellikle zatürre ve doku kaybı sonucu oluyor. Hastaya büyük acı vererek kasları kısa sürede çürüten yamyam bakteri, 3 gün içindeölüme de yol açabiliyor. Hastalığın çok erken aşamada teşhisi ve yoğun antibiyotik tedavisi sayesinde, yakalananların 3′te 2′si kurtarılabiliyor.
Et Yiyen Virüsler Türkiyede Ortaya Çıktı
Ergenekon davasının 'tutuklu' sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nden Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Acil Servis'te ilk müdahalesi yapılan Ersöz, ayağında morluk tespit edilince Ortopedi Servisi'nde sevk edildi.
Levent Ersöz'ün kızı Fulya Ersöz de babasının hastaneye kaldırıldığını duyunca Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne geldi. Fulya Ersöz, gazetecilerin sorularını yanıtlamadı.
FOTOĞRAF DAĞITTI
Fotoğraflarda Levent Ersöz kolu ve bacaklarındaki ameliyat izlerini gösteriyor.
Fulya Ersöz, hastane bahçesinde yaptığı açıklamada, "Haseki Hastanesi donanımı olmadığı halde babamı GATA'ya sevk yapmıyor. Sağlık Bakanlığı'nın emri ile babam hastanede yatırılıyor. Yaşama önceliği yok. Gerekli işlemler yapılmıyor. Babam bile bile ölüme terk ediliyor." dedi.
Fulya Ersöz, babasının hastalığının 'nakrotizen fazit' (et yiyen virüs) hastalığı olduğunu da söyledi.