Edirneli Berk'in Böbreği Arnavut Anneye Umut Oldu
Bir çocuk annesi 32 yaşındaki Arnavut Pajtima Ateş, 17 Şubat'ta beyin ölümü gerçekleşen ve ailesi tarafından organları bağışlanan 18 yaşındaki Berk Karlık'ın böbreğiyle yeni bir hayata başladı.
Bir çocuk annesi 32 yaşındaki Arnavut Pajtima Ateş, 17 Şubat'ta beyin ölümü gerçekleşen ve ailesi tarafından organları bağışlanan 18 yaşındaki Berk Karlık'ın böbreğiyle yeni bir hayata başladı.
Karlık'ın böbreğinin 6 aydır diyaliz makinesine bağlı yaşayan Ateş'e uyması üzerine, nakil Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Transplantasyon Ünitesi Böbrek Nakli Bölümü'nde gerçekleştirildi.
Ateş, böbrek naklinin ardından hastanede tedavi gördüğü odada gazetecilere yaptığı açıklamada, organ bağışında bulunan aileye minnettarlığını dile getirerek, teşekkür etti.
Karlık'ın ailesine sabır dileyen Ateş, "Benim de bir oğlum var. Bağışta bulunan aileye öncelikle teşekkür ediyorum. Onlara peygamber sabrı diliyorum. Ailemize can verdiler. Hastanede herkes bize çok iyi davrandı. Doktorlarımıza teşekkür ediyorum. Benim ailem de Arnavutluk'ta yaşıyor. Eşimle tanıştık ve beni ailemden geldi istedi. Şimdi Kırcasalih'te yaşıyoruz" diye konuştu.
Pajtima'nın eşi Hakan Ateş ise Karlık ailesine minnettar olduklarını söyledi. Organ naklinin hayati önem taşıdığını anlatan Ateş, eşinin sağlığına kavuşması dolayısıyla mutlu olduğunu dile getirdi.
"Adaletli bir organ dağıtım sistemi var"
TÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Transplantasyon Ünitesi Böbrek Nakli Uzmanı Doç. Dr. Tamer Sağıroğlu da Karlık ailesinin organ nakli konusunda bilinçli ve duyarlı davrandığını söyledi.
Berk Karlık'ın karaciğer, kalp ve diğer böbreğinin nakil bekleyen insanlara umut olduğunu dile getiren Sağıroğlu, şunları kaydetti:
"Sağlık Bakanlığının yaptığı düzenlemeler sonucunda organ naklinde dünyada iyi yerlerdeyiz. Oldukça fazla sayıda nakil gerçekleştiriyoruz. Bakanlığın ve bizim arzumuz kadavradan böbrek ya da diğer organların naklini artırmaktır. Doğum gibi ölüm de bir gün gerçekleşecek ve her insan bunu yakınlarıyla yaşayacak. Beyin ölümü gerçekleşen insanların yakınları mutlaka organ bağışını düşünmeli. Çünkü birçok hastaya yaşam ışığı olacaklardır. Türkiye'de adaletli bir organ dağıtım sistemi var. Hasta ve doktor arasına hiçbir şey girmiyor. Tamamen hakkaniyete dayalı, kim hak ediyorsa ona nakil yapılıyor."