Aynı Anda Yapılan Böbrek ve Kalp Nakliyle Hayata Tutundu
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi ile Genel Cerrahi ana bilim dalları ortaklığındaki operasyonla 19 yaşındaki Sevda Gülün'e, beyin ölümü gerçekleşen 20 yaşındaki donörden alınan kalp ve böbrek nakledildi.
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi ile Genel Cerrahi ana bilim dalları ortaklığındaki operasyonla 19 yaşındaki Sevda Gülün'e, beyin ölümü gerçekleşen 20 yaşındaki donörden alınan kalp ve böbrek nakledildi.
Türkiye'de 2011'den bu yana 5 hastaya aynı anda kalp ve böbrek nakli gerçekleştirilirken, Gülün'e yapılan nakil, 19 yaş grubunda eş zamanlı kalp ve böbrek nakil yapılan ilk vaka olma özelliği taşıyor.
Operasyonu gerçekleştiren ekipten Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gökhan İpek, gazetecilere yaptığı açıklamada, Sevda Gülün'ün 2 yıldır kalp yetmezliği şikayeti olduğunu, 1,5 yıldır da diyaliz tedavisi gördüğünü belirterek, operasyona ilişkin şu bilgileri paylaştı:
"Operasyonun tarihe geçen şu özelliği var; hastamız Türkiye'de bu operasyonu geçiren en genç hasta. Yani hastamız Türkiye'de ilk 19 yaş grubunda böbrek ve kalp nakli nakil yapılan bir vaka. Beyin ölümü gerçekleşen kişiden aynı hastaya hem kalp hem böbrek nakli gerçekleştirildi. Önce kalp naklini yaptık, hastayı ameliyathaneden çıkarmadan böbrek nakli ekibi operasyonunu yaptı. Toplam 5 saatlik bir süreç içinde ameliyatı bitirdik. Hastamız şu anda yürüyor, yemeğini yiyor. 30 kişilik bir ekip hastamızla ilgileniyor. Hastamızın takipleri devam ediyor, 1 ay içinde kendisini taburcu ederiz diye tahmin ediyorum."
İpek, geçen yıl dünyada 19 yaş altında 2 kişiye kalp ve böbrek nakli yapıldığına işaret ederek, "İki organın vücudu reddetmeden kabul etmesi büyük bir ekip çalışmasıdır. İki organın birden takılıp ikisinin de fonksiyonlarını yerinde görmek bizi son derece mutlu ediyor." diye konuştu.
Türkiye'de kalp nakli bekleyen 700'e yakın kişi bulunduğunu kaydeden İpek, "Beyin ölümü gerçekleşen hastalardan alınabildiği için kalp bulma oranımız son derece düşük." dedi.
"Hem böbrek hem de kalp takılarak hayata tutundu"
Operasyonu gerçekleştiren ekipten Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Böbrek Transplantasyonu Sorumlusu Prof. Dr. Salih Pekmezci de organ bağışının önemine işaret ederek, şunları söyledi:
"Şu anda 80 bin civarında diyalize ihtiyaç duyan böbrek hastası var. Bunların 25 bini, böbrek nakline uygun fakat organ olmadığı için organ takılamayan hasta grubunu oluşturuyor. Bu kadar hastaya canlıdan organ temin etmek oldukça güç. Bu olguda acılı aile, evlatlarının organlarını bağışlayarak 5 kişiye yeni bir hayata tutunma imkanı bahşetti. Bu kızımıza tarihe geçecek bir ameliyat gerçekleştirdik, hem böbrek hem de kalp takılarak hayata tutundu."
Pekmezci, organ bağışı çağrısında bulunarak, "Kadavra bağış oranımızı ülke olarak arttırmamız lazım. Gelişmişliğin bir göstergesi ülkede ne kadar organ bağışı yapıldığıdır. Bu olgular daha çok kişiye duyurularak daha çok organ bağışı yapılacağına inanıyorum." diye konuştu.
"Beni de bir kızları olarak görebilirler"
Nakil gerçekleştirilen Sevda Gülün ise duygularını şöyle ifade etti:
"Uygun donör bulunduğunu duyduğumda kalbim hızla çarpmaya başladı, çok heyecanlandım; bir yandan korku bir yandan heyecan, mutluluk vardı. Bütün duyguları bir arada yaşadım. Şu anda hem mutluyum hem üzüntülüyüm çünkü bana çocuklarının organlarını bağışlayan aileyi de düşünüyorum. Onlar zor durumda, kızlarını kaybetmişler. Beni de bir kızları olarak görebilirler çünkü onun organları bende, ben yaşatacağım. Çok mutluyum, yeniden hayata döndüm."
Hasta olduğundan bu yana okula gidemediğini anlatan Gülün, "Üniversiteye başlayamamıştım. Şu anda kendimi çok şanslı hissediyorum. Okula gitmeyi çok özledim. Hemşire olmak istiyorum." ifadelerini kullandı.