Yeni Anayasa Çalıştayı
Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, "Türkiye, 1960 yılından itibaren anayasayı tartışıyor.
Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, " Türkiye, 1960 yılından itibaren anayasayı tartışıyor. Bu ülkeye ağır bedeller ödeten ve ekonomik olarak da çok ağır bedeller ödemesine neden olan bir süreçten bahsediyoruz. Dolayısıyla zamanlama açısından 'evet' için doğru zamandır." dedi.
Alpay, Birleştirici İş Dünyası Konfederasyonu (BİRKONFED) tarafından Ordu Kültür Sanat Merkezi'nde düzenlenen, "Yeni Anayasa Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, Türkiye'de hükümetlerin ortalama görev süresinin 16 ay olduğunu söyledi.
Hükümetlerin ömürlerinin kısa olmasının siyasal istikrarsızlığa yol açtığını belirten Alpay, "Peki bu neyi gündeme getiriyor? Bakanlık, milletvekili pazarlıkları ve buna bağlı olarak yaşanan bir sürü siyasi rezalet ve felaket. Bunlar da ekonomik krizleri ve sıkıntıları beraberinde getiriyor." diye konuştu.
Alpay, Türkiye'nin 5 anayasa yaptığını ancak 6 darbeyle baş başa kaldığını vurgulayarak, "Türkiye'de parlamenter sistem, en son 15 Temmuz hain darbe ve işgal girişiminde böyle ağır bir tablo yaşadı. Dolayısıyla yaşatılacak, ihya edilecek parlamenter sistemden ya da iyi, kötü devam eden sitemden bahsetmek mümkün değil." ifadelerini kullandı.
"Bu milletin zekası ile alay etmeye kimsenin hakkı yok"
Yeni sisteme ilişkin, "şimdi zamanı mı?" sorularının gündeme geldiğini anlatan Alpay, şöyle devam etti:
"Evet, şimdi zamanı çünkü anayasa değişikliğiyle ilgili süreçleri yeni başlatmadık. Türkiye, 1960 yılından itibaren anayasayı tartışıyor. Bu ülkeye ağır bedeller ödeten ve ekonomik olarak da çok ağır bedeller ödemesine neden olan bir süreçten bahsediyoruz. Dolayısıyla zamanlama açısından 'evet' için doğru zamandır."
Alpay, yeni siteme ilişkin TBMM'de yaşanan süreci çalıştayda bulunan katılımcılarla paylaşarak, şunları kaydetti:
"Yaşanan sürecin ardından TBMM, bu meseleyi asıl sahibi olan millete tevdi etti. Burada MHP ile AK Parti'nin temsil ettiği toplam yüzde 65'lik bir mutabakattan bahsediyoruz. Sormak lazım, yüzde 65 gibi çok kıymetli bir toplumsal mutabakata sahip uzlaşma zemininin ortaya çıkardığı metinden diktatörlük, tek adamlık ya da başka türlü nitelendirmeler çıkarılabilir mi? Bu milletin zekasıyla alay etmeye kimsenin hakkı yok."
Alpay, 16 Nisan'da yüksek oranda "evet" sonucu alınacağına inandıklarını sözlerine ekledi.
"16 Nisan, bir sistem reformudur"
Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum da ilk kez 16 Nisan'da, nasıl bir siyasal modelde yaşanması isteniyorsa ona ilişkin oy kullanılacağını söyledi.
Referandumda, "evet" denilmesinden yana olduğunu belirten Uçum, "Bunu, Türkiye'nin 21. yüzyıldaki kaderini belirleyecek bir reform adımı olduğunu düşündüğüm için söylüyorum." dedi.
Uçum, katılımcılara, "Bir siyasal sisteme, bir devlete niçin demokrasi dersiniz?" sorusunu yönelterek, "Bunun bazı ölçütleri var. Bu ölçütler meşruiyet, çözüm, değişim ve kuvvetler ayrılığı ilkesidir." diye konuştu.
Uçum, 16 Nisan değişikliğinin sadece basit bir anayasa değişikliği ya da sistem içi revizyon değil, sistem reformu olduğunu dile getirdi.
BİRKONFED Genel Başkanı Osman Ünsal, Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Oğan, Prof. Dr. Kerim Alkin ile Doç. Dr. Bengül Güngörmez'in de konuşma yaptığı çalıştay, katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından sona erdi.
Çalıştaya, AK Parti Ordu Milletvekilleri Oktay Çanak ve Ergün Taşçı ile Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, AK Parti İl Başkanı Uğur Çelenk, diğer ilgililer ve vatandaşlar katıldı.