Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu'ndan Savunma Sanayi Açıklamaları

17'nci Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye'nin yerlilik oranının yüzde 80'in üzerine çıktığını belirtti. Ayrıca, Türk savunma sanayisinin önemli bir konumda olduğunu vurguladı ve uydu üretimi ile ilgili başarıları hakkında bilgi verdi.
17'nci Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda stantları gezdikten sonra açıklama yapan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Yüzde 80'lerin üzerine gelen bir yerlilik oranı var. Bizim için kıymetli. Bizim savunma sanayi bakanlığımız olarak da birçok konuda faydalandığımız ya da desteklemeye çalıştığımız, yani uydularımızdan tutun da yerli ve milli hızlı tren setlerimize kadar ya da metro sistemlerimize kadar. Savunma sanayi bu anlamda tam da bir lokomotiftir" dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul Fuar Merkezi'nde, 17'ncisi düzenlenen Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF 2025), stantları gezdi. Fuarın üçüncü gününde stantları gezen Bakan Uraloğlu, tek tek bilgi. Ayrıca Uraloğlu'na hediye takdimi de yapıldı. Fuar alanını gezdikten sonra ise Bakan Uraloğlu, basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.
'YÜZDE SEKSENLERİN ÜZERİNE GELEN BİR YERLİLİK ORANI VAR'
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Türk Savunma Sanayii esasında teknoloji ürünlerinin nereye geldiğini ve nereye gidebileceğini gösteren çok güzel bir organizasyon. Savunma Sanayii ürünlerimizin sergilendiği, özellikle bulunduğumuz coğrafyada, bugün Rusya-Ukrayna Savaşı, Orta Doğu'daki karmaşa birçok yönleriyle konuşabiliriz. Bütün bunların olduğu, ola geldiği bir ortamda güçlü bir şekilde burada bir savunma sanayi fuarının düzenlenmiş olması gerçekten bizler için kıymetli. Bu seviyeye gelmek bir emeğin, bir gayretin, bir uğraşın sonucu. Bu çok kıymetlidir. Başta her türlü öngörüde bulunan, hedef gösteren Cumhurbaşkanımızın iradesiyle beraber, sonra da burada hizmet eden bütün bakanlarımız, başkanlarımız, özel sektörümüz, Türk mühendislerimiz, girişimcilerimiz hepsinin gerçekten emeği var. Ben bir vatandaş olarak emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Biz 'Zincirin gücü en zayıf halkası kadardır' deriz ya böyledir. Siz bütün sistemleri üretirsiniz. Çok küçük bir parçayı üretemezseniz ya da tedarik edemezseniz o ürününüzün bir anlamı kalmamış olur. Dünyada hiçbir ülke kendi kendine yetebilecek durumda değil. Ama genel anlamda yetiyor olmanız lazım. O bizim için kıymetli. Yüzde 80'lerin üzerine gelen bir yerlilik oranı var. Bizim için kıymetli. Bizim savunma sanayi bakanlığımız olarak da birçok konuda faydalandığımız ya da desteklemeye çalıştığımız, yani uydularımızdan tutun da yerli ve milli hızlı tren setlerimize kadar ya da metro sistemlerimize kadar. Savunma sanayi bu anlamda tam da bir lokomotiftir. Orada gelişen her şey bizim diğer tarafta yapacağımız hizmetler için, üreteceğimiz ürünler için bizi destekleyen ürünlerdir. Aynı şekilde biz de taleplerimizi gündeme getirerek bu sanayinin gelişmesine katkı sağlıyoruz gerçekten. Dünyada ne lazım? Başta Savunma Sanayii olmak üzere teknolojik anlamda ne lazım? Biraz gezebildim, gezmeye de devam edeceğim. Onların hepsi burada var. Dediğim gibi özellikle Orta Doğu'da çok hareketli bir coğrafyada güvenliğin hat safhaya ulaştığı bir süreç sonrasında ya da aşamasında bu Savunma Sanayii fuarının bu boyutta düzenleniyor olması hepimizi gururlandırıyor. Ben onun için gerçekten emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Daha iyilerini yapma gayretini görüyorum" şeklinde konuştu.
'DÜNYADA 11'İNCİ UYDU ÜRETİCİSİ OLDUK'
Bakan Uraloğlu, "TÜRKSAT 6A ile, TÜRKSAT'ın 2014 yılında başlattığı, Savunma Sanayi Başkanlığımız TÜSAŞ ve TÜBİTAK'la beraber hareket ettiğimiz, dünyada 11'inci uydu üreticisi olduk. ve 6A ile biz, Cumhurbaşkanımızın katılımıyla da hizmete aldık. 3 milyar insan olan kapsama alanımızı 5 milyara çıkarttık Endonezya, Malezya ve Hindistan'ın önemli bir bölümü gibi ülkeleri katarak. Şimdi 6A bir anlamda sabit kapsama alanı olan bir uydumuz. Artık yeni uydular değişken kapsama alanına da hitap edecek. Dolayısıyla biz de bu anlamda TÜRKSAT'ımızla ve diğer çözüm ortaklarımızla beraber böyle bir uyduyu nasıl yaparız gayreti içerisindeyiz. Ama uydu üreten bir ekosistem kurduk. Sadece kendimize değil artık dünyaya da bunu pazarlama gayreti içerisindeyiz. Bu sistemi bizim kullanmamız, değerlendirmemiz gerekir. Aynı zamanda da uyduların teorik ömürleri 15 yıldır. 20-25 yıla kadar gidiyor. Son teknolojilerle elbette yükseldi. Uzayda bizim halihazırda TÜRKSAT 6A ile 6 olan haberleşme uydumuzun eskiyenlerin, ömrü dolanların bir taraftan da yenilemeliyiz. Bunu da yerli ve milli olarak yenilemeye devam edelim istiyoruz" dedi.