"Türk Çocuklarının Ailelerinden Koparılmasından, Nobel Ödüllü Senaryolar Çıkar"

TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, Almanya, Hollanda ve Belçika Gençlik Dairelerinin Türkiye kökenli çocuklara yönelik uygulamalarında büyük dramlar yaşandığını ifade ederek, "Senaristler konu arıyorlar ama orada o kadar çok konu, dram var ki başka yerlere gitmelerine gerek yok. Nobel ödülüne aday olabilecek konular çıkar oradan" dedi.

Komisyon, AK Parti Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün başkanlığında toplandı.

Toplantının başında, komisyona yeni seçilen üyelere "Hoşgeldin" diyen Üstün, geçen yasama yılında kurulan mağdur hakları ve Hozat fişleme alt komisyonlarının çalışmalarına devam edeceğini ifade etti.

Komisyonda, bu yasama yılında da çalışacak mülteciler alt komisyonu ile cezaevleri alt komisyonunun üyeleri yeniden belirlendi. Alt komisyonlar toplanıp, yeni başkanlarını seçecek.

Komisyonda, Almanya, Hollanda ve Belçika Gençlik Dairelerinin Türkiye kökenli çocuklara yönelik uygulamalarına ilişkin inceleme raporu görüşülerek, kabul edildi.

-"Gençlik daireleri, korku imparatorluğu gibi"

Rapor ve bu ülkelerde yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ, gençlik dairelerinin o ülkelerde korku imparatorluğu gibi görev yaptığını söyledi.

6 aylıkken eşcinsel aileye verilen Yunus bebeğin durumunun çokça gündemde olduğunu belirten Dağ, yaşanan sıkıntılar noktasında o ülkelere büyük görevler düştüğünü kaydetti.

Komisyon Başkanı Üstün de bu ülkelerde ailelerinden koparılan çocukların dramına dikkati çekerek, "Senaristler konu arıyorlar ama orada o kadar çok konu, dram var ki başka yerlere gitmelerine gerek yok. Nobel ödülüne aday olabilecek konular çıkar oradan" dedi. Üstün, Almanya'da 5 bin, Hollanda'da da bin Türk çocuğunun ailelerinden alındığını belirtti.

Avrupa'da yaşayan Türklerin eğitim ve kültür seviyelerinin Anadolu'da kırsalda yaşayan insanların eğitim seviyesinden çok geride kaldığını ifade eden Üstün, "Bunun sistematik bir politikanın ürünü olabileceğini oradaki muhataplarımıza söyledik" dedi.

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, Almanya'nın Nazi dönemindeki gibi tek tip insan yetiştirmekten bugün de vazgeçmediğini kaydederek, "Çocuk ya yüzme bilecek ya piyano çalacak ya da başka bir şey yapacak. Çocuk belki yüzmekten hoşlanmayabilir ya da diğer enstrümanları çalamayabilir. Ama gene de bir şey çalacak diye ısrar ediliyor" diye konuştu.

BDP Adana Milletvekili Murat Bozlak, Avrupa'daki gençlik dairelerinin hatalar yapmış olabileceğini ama temelde çocukları korumak için kurulduğunu söyledi.

Çocuklara 6 yaşında yüzme öğretilmesi, 7 yaşında bisiklet binebilmesi ya da bir enstrümanı çalabilmesinin tek tipçi bir devlet zihniyeti olmadığını ifade eden Bozlak, "Raporda 'Türk kökenli, Türkiye kökenli' deniliyor. Oysaki biz sadace Türklerin değil dünya çocuklarının da haklarını savunmak zorundayız. Türkiye'deki yapıyı da  düşündüğümüz zaman, daha toplumsal yapımıza uygun terimleri koymak gerektiğini düşünüyorum" dedi.

-"Bunlar reklamlar" esprisi

Daha sonra komisyonun yeni üyesi AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Sıtkı Güvenç söz aldı.

Güvenç'in, bugünkü toplantının çok olumlu geçtiğini belirterek, komisyona gelmekten duyduğu memnuniyeti belirtmesi üzerine, Komisyon Başkanı Üstün, "Bunlar reklamlar..." diye espri yaptı. AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner'in bu espriye, CHP Ankara Milletvekili Levent Gök'ü kastederek, "Daha sen Levent beyi görmedin, gör ondan sonra" esprisiyle karşılık vermesi, salonda bulunanları güldürdü. - TBMM