Haberler
Ankara'da FETÖ operasyonu! 7'si aktif görevde 35 Emniyet mensubu için gözaltı kararı

Ankara'da operasyon! Çok sayıda emniyet mensubu için gözaltı kararı

Kayapınar Belediye Başkanı Cengiz Dündar gözaltında

Belediye başkanı terör soruşturmasında gözaltına alındı

50 ülkeden İsrail'i yıkacak bir hamle daha: Tasarı resmen kabul edildi

50 ülkenin "Evet" dediği İsrail karşıtı karara 4 liderden "ret" oyu

Kilisedeki yoga seansı Süryanileri küplere bindirdi

Türkiye'de çekilen fotoğraf Süryanileri küplere bindirdi

"Türbanı Politikacılara Sorun, Bana Ne"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la Çukurambar'da Yaptıkları Görüşmeyle İlgili Olarak Konuştu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, türban meselesinin Cumhurbaşkanı olarak kendisine değil politikacılara sorulmasını gerektiğini belirterek, "Ben ne söyleyeceğim ki türban meselesiyle ilgili. İnsanlar nasıl istiyorlarsa öyle hareket etsin bana ne? Niye ben öyle konulara gireyim" dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, NTV'nin canlı yayınında Murat Akgün ve Ruşen Çakır'ın sorularını yanıtlayan Gül satırbaşlarıyla şunları söyledi:

-"TATİL PARASININ BANA DÜŞEN KISMINI ÖDEDİM": Kamuyu, kamunun gücünü ve benim gibi milleti temsil eden insanlarla ilgili herkesin bilgi edinme hakkı vardır. "Şunlar da bizim özel alanımızdır' diye alanımızı genişletme hakkımız yoktur. Böyle çok gerçekten özel ve istismar edilmemesi gereken konular vardır. Bir tatil yapılacaksa o herkesin hakkıdır. İşini görevini daha iyi yapabilmesi için böyle bir hakkı vardır. Ben özel hayatımla ilgili ne yaptıysam bunların hepsini kendim karşıladım.

Bunlar özel harcamalarımdır, bu konularda şeffafımdır. 5 sene Dışişleri Bakanlığı yaptım nerdeyse hiç tatil yapmadım. Sadece 2 yıl ikişer gün yaptım. Birinde yine ailemle beraber bir yere gittim. Kaldığım otelin resimleri yayınlandı ama ücretini kendim ödedim. Bu son tatilde bana düşen kısmını ben kendim ödedim.

-ERBAKAN'IN AFFI: Ben açıklamalar yaptım ama maalesef bazıları önyargılı davranıyor. Erbakan affedilirken, sadece yükümlülük kısmı sona erdirildi. Onunla ilgili tazminat davaları devam etmektedir. Ben sadece hükümlü olan insanlar içerisinden sağlık durumu elverişsiz olanlar varsa, Adalet bakanlığı bana gönderecek öyle olur. Ben istediğim kişiyi getirin affedeyim diyemem. Birçok isim gündeme getirildi, adil ol Cumhurbaşkanı dediler. Benim en çok önem verdiğim konu adil olmaktır. Örnek verilen isimlerden çoğu tutuklu, mahkemeleri devam ediyor. Bana Erbakan'ın da dahil olduğu 5 dosya geldi. 3'ünü değerlendirdim. Hükümlü olmayan kişileri affedemem. Ferit İlsever'le ilgili talebe de baktırdım. Cumhuriyet savcılığı hastaneye sevk etmeli, hastanede adli tıp rapor vermeli. O raporun ardından ben karar verebiliyorum. Benim önüme dosya gelirse incelerim.

-"ÇUKURAMBAR'DA OLDUĞUMU BASINA BEN SÖYLEDİM": Tabi ki insani konumlarımız var, arkadaşlıklarımız, çeşitli ilişkilerimiz var. O toplantıda benim olduğumu hiç kimse bilmiyordu. Gizli ve benim bilinmemem gerekmiş olsaydı bunu bilmiyordunuz. Ama bunu biz söyledik. Böyle bir ilgi olunca biz söylemeseydik böyle bir haber de olmayacaktı belki. Benim de orada olduğumun söylemesini ben istedim. Bizim de bir araya gelip rahat konuşabileceğimiz demek ki ihtiyacımız oluyor. Kendi aramızda konuştuk, herkesin zaman zaman konuşmaya ihtiyacı var. Toplantıda 3 kişiydik, 4. kişi yoktu.

-"ERGENEKON TÜRKİYE İÇİN BİR AŞAMA": Bu dava ben cumhurbaşkanı olmadan önce başladı. Bu davayla ilgili ismi geçenlerin suçlu ilan edemeyiz mahkeme kararını vermeden. Önemli bir davadır. Bu konuların varlığını herkes bilirdi ama bu konulara değinilmezdi. Hiç kimseyi suçlu ilan edemeyiz. Bu ahlaki de hukuki de doğru olmaz. Ama böyle bir davanın Türk mahkemelerine teslim edilmesi ve mahkemelerimizin açık şeffaf kuralları belli usuller çerçevesinde bunlara bakacak olması Türkiye açısından bir aşama olduğu kanaatindeyim. Yanlış yapanlar ayrı, kurumlar ayrıdır. Bütün kurumlarımızı yıpratma vesilesi olarak bunu kullanmamalıyız. Asker, polis ya da sivil olarak da yanlış yapanlar çıkabilirler kanunlar karşısında herkes eşitse, bu çalışıyor.

-"GÜNGÖREN SALDIRISINI PKK YAPTI": Terör gündemimizdeki en önemli konudur. Aslında dünyanın gündeminde en önemli konudur. Ben Cumhurbaşkanı olunca ilk ziyaretimi önce Van, Başkale Yüksekova, Hakiri, Siirt, Diyarbakır'a gittim. Halkla iç içe oldum ve inanılmaz bir sevgiyle karşılaştım. Bu sevgi benim şahsımda devletimize olan bir sevgiydi. Orda çok zor şartlar altında vatan savunması yapan Mehmetçikleri yerinde gördüm mevzilerinde bulundum. Bütün vatandaşlarımızın devletine olan aidiyet duygusu çok güçlü olmalıdır. Türkiye'de kimsenin garip hissetmemesi gerektiğine inanıyorum. Birçok problemler var. Problemleri hasıraltı etmek en kolay iştir. Sıkıntıları vaktinde çözmemiz lazım. Terör, bölücü terör hiçbir şekilde gerekli gösterilemez. Bununla ilgili sonuna kadar devletimiz mücadele edecektir. Irak'la ilişkilerimiz çok önemlidir. ABD konunun içine sokulabilmiştir. Terörle mücadelede şehirlerimizde bazı olaylar olmaktadır. Ama o kadar utanılacak olaylar olmaktadır ki terör örgütü bunları sahiplenememektedir. Güngören ve İzmir'deki ve başka yerlerdeki olayları sahiplenememektedir. Bana verilen bilgiler Güngören'i ve İzmir'i PKK'nın yaptığıdır.

-"MECLİSİN İTİBARININ SARSILMAMASI LAZIM": Anayasa çalışmaların herkesi içine alan bir şekilde takip edilmesi gerekir. Bazen metod esas kadar önemli oluyor. Bu Meclis vasıfları itibarıyla farklı. Yazın sıcağında en üst katılımla yapılmış bir seçim. En ekstrem diyebileceğimiz siyasi akımları bile yansıtan bir Meclis. Temsil ve katılım açısından böyle bir Meclis neredeyse yok. Bu Meclis'in itibarının sarsılmaması lazım. Bu Meclis kanun da yapabilir Anayasayı da değiştirebilir. Burada psikolojik taraf önemli. Anayasa için herkesin katılımını sağlamak lazım.

-"TÜRBANI POLİTİKACILARA SORUN": Türban meselesini politikacılarla konuşun. Ben ne söyleyeceğim ki türban meselesiyle ilgili. İnsanlar nasıl istiyorlarsa öyle hareket etsin bana ne? Niye ben öyle konulara gireyim. Sokakta görüyorsunuz, insanların birbiriyle bir problemi var mı? Etrafta savaşlar var, kaybedilmiş yıllar var. Enerjimizi bunlara vermemiz lazım.

-1 YILIN ÖZELEŞTİRİSİ: Şüphesiz ki kim yaptığımız işe dört dörtlük diyorsa ona inanmamamız gerekir. Muhakkak ki daha iyi yapabileceğim şeyler vardır. Genel olarak baktığım zaman içim rahat. Yeminime sadığım. Herkese eşit mesafedeyim. Çankaya'yı herkese açtım. Fikri zikri ne olursa olsun, benim cumhurbaşkanı olmamam için her türlü çabayı gösteren insanlara açtım. En ufak bir şekilde onun öncesini hatırlamam, hiçbir vatandaşıma dışlanmışlık duygusu vermemek en önemli görevlerimden bir tanesi. 20 yurtdışı seyahati yaptım ilk defa Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Japonya'ya gittim. (ANKA/SON)

(İG/ZG)

Kaynak: ANKA / Politika
title