Haberler
Suriye'de Baas Partisi çalışmalarını süresiz olarak askıya aldı

Esad'ın gidişi onları da bitirdi! Faaliyetlerini durdurdular

Sosyal medya platformları WhatsApp, Facebook ve Instagram çöktü

3 sosyal medya platformu, aynı anda çöktü

Bakan Uraloğlu, 16 yaş altı için sosyal medya düzenlemesi geleceğini açıkladı

16 yaş sınırı konuşuluyordu! Sosyal medyaya yeni düzenleme geliyor

Somali ve Etiyopya arasındaki krizi Türkiye çözdü

Afrika'daki krizi Türkiye çözdü

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı Yunus Yener'den Barış Günü Açıklaması

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı Yunus Yener, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla bir açıklama yaparak, emperyalizme, faşizme, gericiliğe karşı çıkacaklarını ve demokratik bir Türkiye mücadelesinde yer alacaklarını belirtti.

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı Yunus Yener, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla; "Odamız; emperyalizme, faşizme, gericiliğe, halkların birbirine kırdırılmasına karşı çıkmaya; eşitlik, özgürlük, laiklik, adalet ve hukukun üstünlüğü temelinde bir arada yaşamın hakim olacağı demokratik bir Türkiye mücadelesinde yer almaya devam edecektir" açıklaması yaptı.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makina Mühendisleri Odası (MMO), 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla "Acil İhtiyaç: Ülkede, Bölgede, Dünyada Barış!" başlıklı basın açıklaması yayınladı. MMO Başkanı Yunus Yener imzalı açıklama şöyle:

"ÜLKEDE, BÖLGEDE, DÜNYADA BARIŞ DİYORUZ"

"1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla bir kez daha ülkede, bölgede, dünyada barış diyoruz. Bilindiği üzere yurtta sulh cihanda sulh, Cumhuriyetin başından 1950'lere kadar ve 1960'lardan itibaren Türkiye dış politikasının temel ilkesi olmuştu. 1950'lerle birlikte bu ilke terk edilmiş, Türkiye ABD'nin başını çektiği emperyalist devletlerin savaş aygıtı NATO'ya sokulmuş, hiç ilgimizin olmadığı Kore'deki savaşa asker gönderilmiş, Cezayir'in Ulusal Kurtuluş Savaşı sırasında Fransa'nın yanında yer alınmış, emperyalizm lehine Suriye ve Lübnan'a müdahale bile düşünülebilmişti. Özal'lı yıllarla ve bugünkü iktidarla birlikte dış politikada emperyalizmin aktif taşeronluğu politikası yeniden başlamış, emperyalizmin Afganistan, Irak, Suriye, Libya işgallerine sunulan destek bu politikanın bazı örnekleridir.

"ÜLKEMİZİN BAĞIMSIZLIĞI, DIŞ POLİTİKANIN ÜLKE VE HALK ÇIKARLARINA TABİ KILINMASI ACİL BİR İHTİYAÇTIR"

İktidarın dış politikasının, ülkemiz toplumsal muhalefetini baskı altında tutmaya yönelik politikasıyla bağlantılı olduğu bilinmektedir. İç ve dış politikanın emperyalizme bağımlılıkla, militarizmle, milliyetçilikle, ümmetçilik ve siyasal İslamcılıkla belirlenmesi ile Kürt sorununda sergilenen baskı ve şiddet, ülkemizde toplumsal yarılmalara yol açmaktadır. Diğer yandan ABD-İngiltere-NATO'nun onlarca yıldır sürdürdüğü emperyalist yayılma ve Rusya'yı kuşatma siyasetinin Rusya'yı Ukrayna'da savaş ve işgale kışkırttığı; şimdi de Tayvan sorunu üzerinden bölgesel ittifaklarla birlikte Çin'i kuşatmaya çalıştığı bilinmektedir. Bu sorunlardan hareketle nükleer savaş ve yeni bir dünya savaşı olasılıklarının dahi konuşulduğu bir konjonktürdeyiz. Ayrıca Afganistan ve Irak'tan sonra Suriye ve Libya'ya yönelik emperyalist müdahale ve işgal ile şeriatçı örgütlerin desteklenmesinin büyük yıkımlar yarattığı ve ülkemizde önemli sorunlara yol açtığı kamuoyunca bilinmektedir. Bu nedenle ülkemizin bağımsızlığı ve başta komşularımız olmak üzere diğer halklarla barışçı ilişkiler kurulması, dış politikanın ülke ve halk çıkarlarına tabi kılınması acil bir ihtiyaçtır.

"ODAMIZ, DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE MÜCADELESİNDE YER ALMAYA DEVAM EDECEKTİR"

Ülkemizde Kürt sorunu ve göç sorunu üzerinden oluşturulan etnik düşmanlıklar, bölgemizdeki işgaller, nükleer silahlanma ve genel savaş olasılıkları, barışçı politikaların önemini ortaya koymaktadır. Her zaman savunduğumuz doğru dış politikayı; iktidarın izlediği emperyalizm-NATO yanlısı militarist politikaları reddetmek; ülkede, bölgede, dünyada barışı ve halkların kardeşliğini savunmak; savaşlara, işgallere, emperyalist ve her türden yayılmacılığa karşı çıkmak; savaş aygıtı NATO'dan çıkmak; ülkelerin içişlerine müdahale etmemek bütünü şeklinde özetlemek mümkündür. Odamız bu doğrultuda emperyalizme, faşizme, gericiliğe, halkların birbirine kırdırılmasına karşı çıkmaya; eşitlik, özgürlük, laiklik, adalet ve hukukun üstünlüğü temelinde bir arada yaşamın hakim olacağı demokratik bir Türkiye mücadelesinde yer almaya devam edecektir."

Kaynak: ANKA / Politika
title