Tika Projeleri Açılış Töreni

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Merv şehrinde Sultan Alparslan'ın türbesini bulma çalışmalarında sona geldik. Hamaset milliyetçiliği yapan ama bu türbenin yerini bildiğini iddia ettiği halde sırf bize zorluk olsun diye söylemediğini ifade edenler, bunu bulduğumuz zaman acaba utanacaklar mı?" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATO Congresium'da gerçekleştirilen TİKA projelerinin açılış törenine katıldı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşık 19 milyon dolarlık bir yatırımla gerçekleştirilen 6 ülkedeki 6 eserin hayırlı olması dileğinde bulundu. Kırgızistan'daki Bişkek ekmek fabrikasının, Myanmar'daki Türk Şehitliği'nin, Pakistan'daki Recep Tayyip Erdoğan Hastanesi'nin, Moğolistan'daki Bilge Tonyukuk Karayolu'nun, Filistin Nablus'taki okulun, Kosova'daki Mehmet Akif Ersoy Camii'nin hayırlı olması temennisinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hizmetlerin açılış heyecanını kendileriyle paylaşan herkese teşekkür etti. Dünyanın dört bir köşesinde Türkiye'nin yüzüğünü ağartan, yüreğini okşayan bu projeleri hayata geçiren TİKA personelini tek tek kutladığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün TİKA'nın ambleminin 5 kıtada insanların umudu, sevinci, heyecanı haline dönüşmüş durumda olduğunu kaydetti.

Türkiye'nin geçen yıl 4.5 milyar doları bulan insani yardım tutarıyla bu alanda üçüncü sıraya yükselmesinde ve böyle bir bütçenin içerisinde TİKA'nın çok büyük katkısı olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece bugün açılışı yapılan hizmetlerin coğrafi dağılımı ile TİKA'nın faaliyet alanının genişliğini göstermeye yettiğini vurguladı.

"BİZDE KURU SLOGAN OLMADI"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir tarafta Kosova'nın, diğer tarafta ise ata yurt Orta Asya, Kırgızistan'ı gördüklerini söyledi. Sadece bir tek açılış töreninde bir araya gelen bu coğrafyanın genişliğinin ve ifade ettiği anlamı kendilerinin çok iyi bildiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hayalleri 81 vilayetimize ulaşamayanların aksine biz üç kıta yedi iklimi kucaklayan bir anlayışla tüm kardeşlerimizin onurunu korumanın, geleceğine ışık tutmanın mücadelesini veriyoruz. Bizde kuru slogan olmadı. Bizde istismar olmadı. Biz yaşadık ve yaşatmaya gayret ettik. Çünkü hep şunu söyledik; ne aldanan olacağız ne aldatan olacağız. Biz sadece samimiyetle, izzetle, hürmetle kardeşlerimize el uzatıyor, umutlarını canlandırıyoruz" diye konuştu.

"BULDUĞUMUZ ZAMAN ACABA UTANACAKLAR MI?"

"Türk milliyetçiliği adına Orta Asya'yı ağızlarından düşürmeyenler acaba bizim bugün yolunun açılışını yaptığımız Bilge Tonyukuk Anıtı'na bir kez olsun gitmişler midir?" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bakın ben oraya önce gittim, yerini gördüm, gezdim ondan sonra projelendirme ve bugün de hamdolsun yolun açılışını yapıyoruz ve ardından müze kısmını da inşallah tamamlayacak ve böylece nasıl Göktürk Anıtları'nın müzesini de yaptıysak orayı da önce gittim, gördüm ve 42 kilometrelik yolunu yaptık, müzeyi yaptık. Tüm Türk dünyasının insanlarının hizmetine sunduk. Merv şehrinde Sultan Alparslan'ın türbesini bulma çalışmalarında sona geldik. Hamaset milliyetçiliği yapan ama bu türbenin yerini bildiğini iddia ettiği halde sırf bize zorluk olsun diye söylemediğini ifade edenler, bunu bulduğumuz zaman acaba utanacaklar mı? Hiç sanmıyorum. Çünkü bunlar sadece istismar etmeyi bilir. Bunların defterinde hizmetin yeri yok. Aynı şekilde Suriye'deki, Irak'taki her etnik gruptan, her inançtan kardeşimize el uzattık. Bugüne kadar Suriye'den ülkemize gelen misafirlerimiz için harcadığımız para 5.6 milyar doları buldu. Şimdi buna bile göz dikenler, bizi suçlamak için göz dikenler, bizi suçlamak için seçim malzemesi haline dönüştürenler var. Allah aşkına bizim töremizde misafire kapı kapatmak var mıdır? Bizim kültürümüzde eldeki imkanı mağdurdan, mazlumdan, garipten, kapına sığınmıştan esirgemek var mıdır? Dünyalarında bu değerleri yaşatmayanlar evet bu yola tevessül edebilir ancak biz kendimize yakışanı yapmak zorundayız. Atalarımız bundan 500 yıl önce İspanyol zulmünden kaçan her inançtan on binlerce insana kucaklarını açmışlardı. Doğu Avrupa'dan, Rusya'dan, Kafkasya'dan, diğer bölgelerden kim olursa olsun tarihin her döneminde bu topraklarda kendisine yer bulmuştur, yurt bulmuştur."

"BUNLAR BÖYLE BİR ZİHNİYETİN TEMSİLCİLERİ"

2. Dünya Savaş'ından sonra Boraltan Köprüsü'nde düşmana teslim edilen Azerbaycanlılar'ın sızısının hala yüreklerinde olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün Suriye'den, Irak'tan gelen misafirlerimizi zorla geri göndermekten söz edenler milli şeflerinin izinden gitmek istiyor olabilir. Ama necip milletimiz böyle utancın bir daha yaşanmasına asla izin vermez. O Azeri kardeşimizin ifadesini unutmak mümkün mü? 'Bizi keşke siz öldürseydiniz ama bizi Stalin'in askerlerine teslim etmeseydiniz.' Şu hale bak ya. Bunlar böyle bir zihniyetin temsilcileri. Bizler paylaşmanın eksiltmediğine, bilakis bereketlendirdiğine inanan bir geleneğin, medeniyetin mensuplarıyız. Şükürler olsun ülkemizin ve milletimizin insanları bu kardeşlerimizin ihtiyaçlarını karşılamak için ziyadesiyle yeterli. Batı ne yaparsa yapsın, biz ne yaptığımızdan sorumluyuz. Onun için bu adımları biz kararlılıkla atıyoruz, atacağız. Nasıl dünyanın 140 ülkesinde yardım faaliyeti yürütebiliyorsak hemen yanı başımızdaki kardeşlerimize de kucak açacak imkana hamdolsun sahibiz. Biz yanı başımızdakiler başta olmak üzere kardeşlerine kapılarını kapatan değil, tam tersine kardeşleriyle her alanda daha çok kucaklaşan, daha çok bütünleşen bir Türkiye için çalışıyoruz. Bundan sonra da aynı şekilde devam edeceğiz" diye konuştu. - ANKARA