TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Önemli Kanun Teklifinin Görüşmeleri Tamamlandı

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Önemli Kanun Teklifinin Görüşmeleri Tamamlandı
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Bazı Kanunlarda ve 660 Sayılı KHK'da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmeleri sona erdi. CHP ve İYİ Parti milletvekilleri çeşitli eleştirilerde bulunurken, teklifin Anayasa Mahkemesi'nin kararları doğrultusunda hazırlandığı ifade edildi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Bazı Kanunlarda ve 660 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de (KHK) Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

Teklifin tümü üzerinde söz alan CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, sistem sorunu yaşandığını belirtti. Dağınık bir yapının bulunduğunu savunan Türeli, bazı düzenlemelerin KHK'lerle, bazı düzenlemelerin de kanunlarla yapıldığını aktardı.

Anayasa Mahkemesinin iptal kararları doğrultusunda bir kanun teklifinin daha TBMM'ye geleceğini bildiren Türeli, "Bu çalışma şekli Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerinin motivasyonlarını yok ediyor. Biz kanun yapıcılarız. Toplum sorunlarının çözülmesini bekliyor ancak biz aynı şeyleri görüşüyoruz." diye konuştu.

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, maden ocaklarının, bulundukları bölgelere fayda sağlamadığını öne sürdü. Madenlerin çıkarılmasını savunduklarını ifade eden Ağbaba, madenlerden elde edilen karların yerel yönetimlere aktarılması gerektiğini söyledi. Ağbaba, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ı da eleştirdi.

İyi Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, Diyanet İşleri Başkanlığında, "kul hakkına girecek" işlerden kaçınılması gerektiğini belirtti.

Diyanet İşleri Başkanlığında "aday memurluk" uygulamasına geçilmesini talep eden Usta, fahri Kur'an kursu öğreticilerine kadro verilmesi gerektiğini dile getirdi. Usta, hac ve umre faaliyetlerine yönelik harcamalarla ilgili düzenlemeyi eleştirerek, şunları söyledi:

"Hac ve umre faaliyetlerinde yapılan harcamaların denetlenmesinde Sayıştay denetimini ortadan kaldırıyorsunuz. Hac ve umre faaliyetlerinin, emsal ülkelere göre pahalı olduğunu da biliyoruz. Sayıştay denetimini neden çıkarıyorsunuz? Hac ve umre faaliyetleri harcamalarında geçmişte olduğu gibi Sayıştay denetiminin yapılması, hesapların şeffaf olması lazım. Hac ve umre faaliyetlerine yönelik harcamaların kamuoyuyla paylaşılması lazım."

MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, Anayasa Mahkemesi tarafından 703 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname'deki bazı düzenlemelerin iptal edilmesi dolayısıyla hazırlanan üçüncü kanun teklifinin ele alındığını hatırlattı.

İptal edilen bazı düzenlemelerle ilgili sürenin 4 Haziran'da dolacağını anımsatan Aksu, şöyle konuştu:

"Kanun teklifi, 8 kanunda, bir kanun hükmünde değişiklik öngören 29 maddeden oluşuyor. Anayasa Mahkemesinin verdiği süreye kadar bu düzenlemeleri kanunlaştırmak gerekiyor. 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, kuvvetler ayrılığını ortadan kaldırdı' gibi ifadeler oluyor. Tam tersine başkanlık sistemlerinde katı kuvvetler ayrılığı vardır, parlamenter sistemde hükümetler parlamentonun içinden çıkar. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin en temel özellikleri, denge ve denetim mekanizmasının çok güçlü olması, uzlaşmaya dayalı kültürü oluşturmasıdır."

"Eleştiriler, sistematik bir yıpratma kampanyasıdır"

Teklifin ilk imza sahiplerinden AK Parti Denizli Milletvekili Nilgün Ök, teklifin Anayasa Mahkemesinin iptal kararları doğrultusunda hazırlandığını anımsattı.

Diyanet İşleri Başkanlığına yönelik bazı eleştirilerde bulunulduğunu belirten Ök, Diyanet İşleri Başkanlığının hedefe konulmasını "siyasi nezaketsizlik" olarak nitelendirdi.

Ök, Başkanlığın, din hizmetlerinde asli kurum olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Diyanet Başkanlığı, milyonlarca insanımıza hitap eden bir kurumdur. Eleştiriler, sistematik bir yıpratma kampanyasıdır. Diyanet İşleri Başkanlığı, 82 ülkede temsilciliğiyle milletimizin inancını, merhametini ve değerlerini dünyaya taşıyor, milyonlarca insanımıza doğrudan din hizmeti sunuyor. Diyanet İşleri Başkanlığı sadece hutbe okuyan bir yapı değildir. Milletin manevi direncini ayakta tutan, doğru dini bilgiyle toplumu buluşturan, aileden bağımlılığa, gençlikten dijital sapmalara kadar geniş yelpazede sosyal sorumluluk üstlenmektedir, çağın tehditlerine karşı da yol gösterici görevini ifa etmektedir."

Teklifin tümü üzerindeki görüşmelerin ardından maddelerin görüşülmesine geçildi.

Kaynak: AA / Kemal Karadağ - Politika
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title