TBMM Genel Kurulu

AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, "Filistin halkının ikinci Nekbe'yi yaşamaması için Türkiye üzerine düşen bütün sorumlulukları her platformda yerine getiriyor.
AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, "Filistin halkının ikinci Nekbe'yi yaşamaması için Türkiye üzerine düşen bütün sorumlulukları her platformda yerine getiriyor." dedi.
TBMM Genel Kurulunda siyasi partilerin grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yeni Yol Partisi Grup Başkanı Bülent Kaya, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurumsal kapasitesinin yeniden inşa edilmesi gereken bir süreçten geçildiğini söyledi. Kaya, "kamu kurumlarında liyakati esas alan, partizancılığa son veren, kurumsal kültürü ortaya çıkaracak bir kamu yönetimi anlayışını egemen kılmanın zamanının geldiğini" söyledi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin denge ve denetim boşluklarına yol açtığını öne süren Kaya, denge ve denetim boşluklarının TBMM'de görüşülmesi gerektiğini kaydetti.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, terör örgütü PKK'nın fesih ve silah bırakma kararına ilişkin, Suriye'nin kuzeyindeki PKK unsurlarının da silah bırakıp bırakmayacağının açıklanması gerektiğini dile getirdi.
Çömez, şu ifadeleri kullandı:
"PKK'nın uzantısı şeklinde kurulduğu, bugünün MİT Başkanı tarafından ifade edilmiş bir terör örgütü, silah bırakacak mı bırakmayacak mı? Bunun mutlaka cevabının verilmesi lazım. Öte yandan cezaevlerinde bulunan PKK'lı teröristlerin toplam sayısın 7 bin olduğu ifade ediliyor, bunlara bir af hazırlığı var mı? Teröristbaşı cezaevinden çıkacak mı? Çıkarsa buna hazırlamış olduğunuz bir konut ya da bir düzen var mı? Bunlarla ilgili toplumun kaygıları var."
Libya'da yaklaşık 1000 Türk vatandaşının çatışmalar nedeniyle mahsur kaldığını aktaran Çömez, Türk vatandaşlarına sahip çıkılması gerektiğini söyledi.
AK Parti iktidarları döneminde çiftçi sayısında düşüşün yaşandığını kaydeden Çömez, çiftçilerin bankalara olan borcunun 651 milyar lira olduğunu ifade etti.
"Hasan Tahsin Anadolu'nun direniş ruhunu ateşleyen bir öncüdür"
MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, 15 Mayıs Hava Şehitlerini Anma Günü dolayısıyla başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Türk milletinin bağımsızlığı, istiklali ve selameti uğruna canlarını feda eden şehitleri rahmet, minnet ve şükranla yad etti.
İzmir'in işgali sırasında Yunan askerlerine ilk kurşunu sıkan gazeteci Hasan Tahsin'in şehit edilişinin 106. yılı olduğunu hatırlatan Kılıç, Hasan Tahsin'i andı.
Kılıç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"15 Mayıs 1919 sabahı, emperyalist işgal gemilerinin gölgesinde İzmir'in bağrına saplanan hançere karşı bir vicdan feryadı yükseldi. O feryat, Hasan Tahsin'in silahından çıkan ilk kurşundu. O kurşun, teslimiyeti reddeden bir milletin yeniden şahlanışının habercisi, bağımsızlık meşalesini tutuşturan ilk kıvılcım oldu. Hasan Tahsin, sadece bir gazeteci değil; fikirleriyle, cesaretiyle ve eylemiyle Anadolu'nun direniş ruhunu ateşleyen bir öncüdür. Onun şahadetinde saklı olan kararlılık, Milli Mücadele'nin ruhunu temsil eder. O gün, İzmir sokaklarında dökülen kan; Anadolu'nun dört bir yanında düşmana karşı yükselen iman dolu sesin ön sözüdür."
Kılıç, 18 Mayıs 1944'te Kırım Türklerinin Sovyet rejimi tarafından vagonlara hapsedilerek ana yurtlarından sürgün edildiğini belirterek, "Yapılan bu soykırımı kınıyor, hayatını kaybeden şehitlerimizi rahmetle ve minnetle yad ediyorum. Tarih boyunca Türk milleti olarak hep mazlum milletlerin yanında yer aldık, canhıraş mücadele ettik ve günümüzde de dünyanın neresinde zulme uğramış insan varsa yanındayız." sözlerini sarf etti.
"İsrail'in soykırım siyasetini kınıyoruz"
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, 15 Mayıs'ın Kürt Dil Bayramı olduğunu belirterek, Kürtçenin kamusal alanda özgürce konuşulması gerektiğini savundu.
Filistinlilerin zorunlu göçe tabi tutulduğu Nekbe'nin (Büyük Felaket) 77'nci yıl dönümü olduğunu anımsatan Koçyiğit, "Nekbe sadece geçmişte yaşanmış ve bitmiş bir trajik olay değil. Hala Filistin halkı kuşatma, abluka, zorla göç, yoksulluk ve soykırımla yüz yüzedir. Filistin halkının işgale, sömürüye, zorla yerinden edilmeye ve soykırıma karşı yürüttüğü mücadeleyi destekliyor, İsrail'in uluslararası hukuku hiçe sayan saldırgan politikalarını ve soykırım siyasetini en güçlü şekilde kınıyoruz." ifadelerini kullandı.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, dört kişilik ailenin açlık sınırının nisan itibarıyla 23 bin 590 liraya yükseldiğini belirterek, asgari ücretin bu sınırın altında kaldığını söyledi.
Milyonlarca kişinin ağır bir yoksullukla boğuştuğunu öne süren Günaydın, "Milyonlarca asgari ücretli, yalnızca en düşük emekli aylığı alanlar değil ortalama emekli aylığı alanlar da dahil olmak üzere 8 milyon emekli açlık sınırının altında yaşıyor. Ülkede 12 milyon işsiz var ve toplamda 30 milyon yurttaşımız bu memlekette açlık sınırının altında yaşıyor." dedi.
Ticari kredilere ilişkin takipteki alacak bakiyesinin bir haftada 30 milyar lira artarak 225 milyar liraya çıktığını, bireysel kredilerdeki alacak bakiyesinin de 162 milyar liraya yükseldiğini iddia eden Günaydın, insanların artık bireysel kredi kartlarının asgari ödemesini dahi yapamadığını savundu.
Günaydın, Siber Güvenlik Kanunu'nun bazı maddelerinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvuru yaptıklarını, kanunun, gazetecileri zor durumda bırakacağını söyledi.
"Filistin'e ikinci Nekbe'yi yaşatmayacak tüm çalışmaları yapma noktasında kararlıyız"
AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, Filistinlilerin zorunlu göçe tabi tutulduğu Nekbe'nin yıl dönümünde, yeni Nekbeler yaşatılmak istenen bir dönemden geçtiklerini belirtti.
Gazze'deki okulların, hastanelerin ve sivil vatandaşlar İsrail tarafından bombalanmaya devam edildiğini dile getiren Gül, şöyle konuştu:
"Filistin halkının ikinci Nekbe'yi yaşamaması için Türkiye üzerine düşen bütün sorumlulukları her platformda yerine getiriyor. Sayın Cumhurbaşkanı'mız tüm ülke liderleriyle, uluslararası kurumlarla bu mücadeleyi sürdürüyor. Filistin'e ikinci Nekbe'yi yaşatmayacak tüm çalışmaları yapma noktasında kararlıyız. Maalesef dünyanın Filistin'de ve dünyanın diğer yerlerinde çoklu krizlerle karşı karşıya kaldığını ve mevcut sistemin buna bir çözüm üretemediğini de görüyoruz. Dünyanın beşten büyük olduğuna ve daha adil bir dünya ihtiyacı olduğuna bütün insanlık ihtiyaç duymaktadır."
Milletin güçlü desteği, Türkiye'nin güçlü gelecek perspektifi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü liderliğiyle küresel huzursuzluğu sona erdirmek, küresel adaleti ve barışı tesis etmek adına hem sahada hem masada her türlü çalışmayı yaptıklarını belirten Gül, Doğu Akdeniz'de, Libya'da, Ukrayna-Rusya Savaşı'nda, Somali-Etiyopya arasındaki krizin çözümü konusunda Türkiye'nin çalışmalarını anlattı.
NATO Gayriresmi Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın Antalya'da gerçekleştirildiğini anımsatan Gül, "NATO Genel Sekreteri ile Dışişleri Bakanları toplantılar yapıyor. NATO üyesi bir ülke olan Türkiye'nin güvenliği de huzuru da Avrupa'yı ve dünyanın huzurunu, istikrarını doğrudan ilgilendirmektedir." dedi.