TBMM Down Sendromu, Otizm Araştırma Komisyonu
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim görevlisi Ezgi Özalp Akın, "Gelişimsel zorluğu olan çocuklar eğer erken çocukluk döneminde desteklenmezse ileriki dönemde sağlıkla ilgili harcamaları artırıyor.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim görevlisi Ezgi Özalp Akın, "Gelişimsel zorluğu olan çocuklar eğer erken çocukluk döneminde desteklenmezse ileriki dönemde sağlıkla ilgili harcamaları artırıyor. Bütün çocuklar için ücretsiz, kaliteli, okul öncesi programları uygulanmalı." dedi.
Down Sendromu, Otizm ve Diğer Gelişim Bozukluklarının Yaygınlığının Tespiti ile İlgili Bireylerin ve Ailelerinin Sorunlarının Çözümü İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu, AK Parti Antalya Milletvekili Kemal Çelik Başkanlığında toplandı.
Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Ruh Sağlığı Daire Başkanlığından psikolog doktor Özlem Aydın, çocuk ruh sağlığında koruyucu hizmetler ve sağlıklı yaşam merkezleri konusunda komisyona bilgi verdi.
Aydın, sağlıklı yaşam merkezlerinin, sağlığa yönelik risklerden birey ve toplumu korumak, sağlıklı hayat tarzını teşvik etmek, birinci basamak sağlık hizmetlerini güçlendirmek, bu hizmetlere ulaşımı kolaylaştırmak amacıyla kurulan çok amaçlı yapılar olduğunu belirtti.
Sağlıklı yaşam merkezleriyle ülke genelinde aile hekimliği hizmetlerinin desteklenmesinin hedeflendiğini ifade eden Aydın, ayrıca merkezlerde, diyetisyenlik, psiko-sosyal destek, fizyoterapi ve çocuk gelişimine yönelik hizmetler sunulduğunu, sigara ve benzeri zararlı madddelerin yol açtığı sağlık riskleri ve tehditleriyle mücadele, hatalı beslenme alışkanlıkları ve obeziteyle mücadele edildiğini aktardı.
Aydın, ülke genelinde 169 merkezin faaliyette olduğunu bildirdi.
"En erken yaşta tedaviye başlanılmalı"
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim görevlisi Ezgi Özalp Akın, erken çocukluk döneminde gelişimsel zorlukların ilk olarak önlenmesi, erken tanısının yapılması gerektiğini vurgulayarak, "Gelişimsel sorunların tedavisine olabilecek en erken yaşta başlanılmalı. Erken yaşlardaki beyin gelişim hızını kaçırmayalım." diye konuştu.
Gelişimsel zorluklar için risk etmenine işaret eden Akın, beslenme yetersizliğini gelişimsel bozuklukta en önemli neden olduğunu, ayrıca erken doğum, zor doğum ve bütün kronik hastalıkların da gelişimsel bozukluklara yol açtığını dile getirdi.
Gelişimi destekleyen koruyucu etmenlere de işaret eden Akın, "Çocuğun doğumundan mutluluk duymak, onun bakımını, güvenliğini sağlamak, konuşmak, iletişimini desteklemek, ailenin kendi içinde uyumlu olması, maddi olanaklar önem kazanıyor." dedi.
Ezgi Özalp Akın, ayrıca, bu tür bireyler için aileye ücretli bakım izni verilmesi, eğitim için maddi destek sağlanması, özel gereksinimi olan çocukların ailelerinin özelikle desteklenmesi, eşit ve nitelikli eğitim hakkının verilmesi, uygun cihazların devlet tarafından kaşılanması, çevrenin uygun düzenlenmesi gerektiğini söyledi.
Gelişimsel bozukluğu olan bireyler için erken yaştan itibaren sağlık, eğitim, rehabilitasyon olanaklarının sağlanmasının çok önemli koruyucu etmen olduğunu belirten Akın, "Gelişimsel zorluğu olan çocuklar erken çocukluk döneminde desteklenmezse ileriki dönemde sağlıkla ilgili harcamaları artırıyor. Bütün çocuklar için ücretsiz, kaliteli okul öncesi programları uygulanmalı. 'Bu çocuk çok ağır engelli değil, yürüyebiliyor, neden aile maddi destekten yararlansın.' düşüncesinden uzaklaşılmalı. Bu konuda daha dikkatli olunmalı." görüşünü dile getirdi.
Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri
Tüm Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Kurumları Derneği Başkanı Faruk Sevindi ise Türkiye'de özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin sayısının 2 bin 597'ye ulaştığını, Milli Eğitim Bakanlığının 2016-2017 istatistiklerine göre özel eğitim okullarında 51 bin 797, kaynaştırma sınıflarında 238 bin 901, özel eğitim sınıflarında 42 bin 900 öğrencinin bulunduğunu bildirdi.
Sevindi, 2019 itibarıyla özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinden 384 bin 560 engelli bireyin hizmet aldığını ifade etti.
Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin engelli bireyin hayatında önemli bir boşluğu doldurduğunu belirten Sevindi, amaçlarının bu bireylerin kendilerine yeterli hale gelmesini sağlamak ve topluma kazandırmak olduğunu kaydetti.